Bir teknik direktör mülakatı

Bu sezon, Avrupa’nın 5 büyük liginde 22 Türk futbolcu oynuyor. Bunların 12’si Süper Lig ihracatı...

Haberin Devamı

Dünyanın en değerli 300 futbolcusu içinde de 4 Türk var: Çağlar 32, Ozan 29, Merih 27, Cengiz’se 24 milyon Euro’luk aktüel değerleriyle ilk 300 içindeler... Ancak bırakın Avrupa’nın top 5’ini, top 10 veya top 20 lige dahi uzun süredir bir teknik direktör ihracatımız olmadı maalesef. Geçenlerde bir okuyucu dostumuzdan bu minvalde bir e-posta aldım:

TEKNİK ADAM NİYE YOK?

"Nasıl oluyor da Avrupa’ya bu kadar çok futbolcu ihraç edebiliyorken, tek bir teknik adam dahi gönderemiyoruz” diye soruyordu e-postada. Bu soru, bir teknik direktör mülakatı hikayesini getirdi aklıma... Gary Caldwell’i hatırlarsınız. Emekli İskoç stoper, daha birkaç yıl öncesine kadar Premier Lig’de top koşturuyordu. Futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlüğe hızlı bir geçiş yaptı, Wigan’ı Lig 1’de şampiyonluğa taşıdı, son olarak da ülkesinde Partick Thistle’ı çalıştırdı. Şu sıralar işsiz ve geçenlerde ülkesinin medyasına muazzam bir röportaj vermiş:

Haberin Devamı

3 AŞAMALI MÜLAKAT

“Bir aralar Manchester City U23 takımını çalıştırmak için bir mülakata katıldım. Görüşmek için kulübe geldiğimde inanamadım, zira benimle mülakat yapmak için her biri kendi alanında uzman 9 kişi dizilmişti karşımda! Mülakat üç aşamalıydı ve tam 3 saat sürdü. İlk aşamada kendimi tanıttım, hedeflerimi ve vizyonumu anlattım. İkinci mülakatta önümde kartlar vardı. Kartlarda farklı senaryolar var, rastgele seçiyor ve önüne gelen senaryoya çözüm üretiyorsun. Bana ‘çalışmak istemeyen bir futbolcuyu idman yapmaya ikna etme’ kartı denk geldi. Senden nasıl bir yanıt istediklerini biliyordum ama maalesef kendi yöntemimi söyledim. Birbirlerine baktılar ve muhtemelen çözümümü beğenmediler. Mülakatın üçüncü kısmındaysa, 10 dakikalık iki ayrı klip izledik. Ve farklı oyun felsefeleri olan iki rakibe karşı takımımı taktiksel olarak nasıl hazırlayacağımı anlattım...”

ÇIKARILACAK DERS ÇOK

Bu röportajdan çıkarılacak o kadar çok ders var ki... Caldwell kendi dersini çıkarmış, artık her iş görüşmesine kalın bir dosyayla gidiyormuş. Kadro analizinden antrenman metotlarına, insan yönetiminden bütçe planlamasına kadar hazırlıyormuş tüm detayları. Sanırım Caldwell’in çıkardığı ders, bizim genç teknik adamlara da yol gösterebilir. Acaba Süper Lig’de kaç teknik adam Avrupa’nın 5 büyük ligindeki 98 kulübün herhangi birine gidip böyle bir mülakat yapabilecek kadar yabancı lisan konuşabiliyor? Bir elin parmaklarını geçmiyor sanırım bunu yapabilecek teknik adam sayımız... Ya da Süper Lig’de kaç kulüp, bırakın U23’ü, A takıma hoca seçerken bu kadar hassas mülakatlar yapıyor? Bu röportajdan çıkarılacak bir başka ders de, altyapı hocası seçiminin önemi. Bazı kulüpler alttan sürekli oyuncu çıkarırken, bazılarının çıkaramama nedenini de görüyoruz sanırım bu mülakatta.

Haberin Devamı

VURUŞ ÖĞRETİLİR JURGEN KLOPP ÖRNEK ALINIR

Bu sütunun dikkatli takipçileri anımsayacaklardır, ben bir Sergen Yalçın hayranıyım. Futboluna bayılırdım, teknik adamlıkta da çok başarılı olacağına inandım hep. Ancak son zamanlarda deklare ettiği bazı görüşlere katılmadığımı söylemeliyim: “Vuruş öğretilmez” demişti mesela bir maç sonrasında. Evet belki yeteneksiz bir sporcuya yetenek enjekte edemezsiniz, ama ‘çok tekrar’ diye bir gerçek var. Siz sporcunun eksik olan tarafının üzerine gidip ve çok tekrarla bir ‘kas hafızası’ oluşturabilirsiniz pekala... Yine bir başka röportajında “Pep veya Klopp’u örnek almıyorum. Adamların yedekleri bile 100 milyon Euro’luk” demiş Sergen Hoca... Belki Pep konusunda haklı olabilir, ama Klopp için bence yapamayız böyle bir suçlama...

Haberin Devamı

KARLI BİR FABRİKA

Alman teknik adam, Liverpool’a geldiğinden beri 401 milyon harcatmış. 327 milyonluk da oyuncu satmış. Yani 4 yıldaki net zararı sadece 74 milyon pound... Trent’e, Robertson’a, Mane’ye, Firmino’ya kattığı değeri de düşündüğünüzde kesinlikle Liverpool futbol takımını kârlı bir fabrikaya dönüştürdü Klopp.

OKAN BURUK, ENGİN FIRAT

Sanırım bu sitem dolu yazıya, son olarak şunu da eklemeliyim: Elbette sürüye uymayan çok değerli Türk hocalar var. Engin Fırat, Moldova Milli Takımı’nı çalıştırıyor başarıyla. Roma’da basın toplantısını İtalyanca yapan Okan Buruk var, yine uluslararası donanımları olan Tayfun Korkut var, Erol Bulut var. Yeni nesil hocalarımız umarım Türk futbolunu Avrupa’da da temsil edecekler başarıyla.

Yazarın Tüm Yazıları