Alkışlar

Efes Türkiye’de kupalarda triple-double yapmış bir takımdı. Bu nedenle takımın kupa kazanması tarihsel açıdan sıra dışı bir durum değil. Ancak tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşayan Efes’in bu sezonda kupa kazanmış olması gerçekten alkışı hak ediyor.

Haberin Devamı

Ataman’ın, Efes’e geldikten sonra yarattığı enerjinin ömrü kısa sürmüş ve takım yeniden sıkıntılarıyla baş başa kalmıştı. Ancak saha dışı olayların da etkisiyle Ataman oyuncularını Türkiye Kupası için motive etmeyi başarıp üstüne teknik olarak da verimli olunca taraftarların kupa hasretine son verdi. Takımının başında iki ay süre geçiren ve kendi kurmadığı kadroyla mücadele eden Ataman sadece kazandığı kupa sayısını artırmadı, aynı zamanda Efes yönetimine yapılan eleştirileri de bir süreliğine ertelemiş oldu. Kadro mühendisliği problemli olan Efes’te bu kupa her şeyden önce turnuva boyunca Messina seviyesine yaklaşan Ergin Ataman’ın eseridir.

Tofaş’ın da Efes’in de rakibinden çok yorgunlukla mücadele ettiği bir final izledik. (İki takım da buraya dar rotasyonuyla gelmişti.) Efes, oyuncu kalitesiyle bir adım önde olduğu maçı baştan sonra üstün oynayarak kazansa da Orhun Ene’nin öğrencileri maç içinde iki kez geri dönmeyi de başardılar. Ancak bu sefer de öne geçecek momentumu yaratacak enerjileri kalmamıştı. Yorgunluğun, oyuncuların topu potaya atarken sergilediği vücut dilinden bile anlaşılabileceği karşılaşmada, boyalı alanı daha iyi kullanıp (ikilik atışlarda %80’e ulaştı Efes) topu daha iyi paylaşan ve kupayı gerçekten daha çok isteyen Efes mutlu sona ulaştı.

Haberin Devamı

Her iki takımın oyuncuları da bu üç maçlık süreçte büyük özveriye oynadılar. Turnuva başlamadan favori gösterilen Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı eleyen Efes ve Tofaşlı basketbolcuların hepsi sonuna kadar alkışı hak ediyor. Bununla birlikte bu sezonun flaş takımlarından Ene yönetimindeki Tofaş’ın finale gelmesi gelecek için önemli bir motivasyon kaynağı da olabilir.

Öte yandan Krunoslav Simon sadece final maçının en değerli oyuncusu olmadı, aynı zamanda bu üç maçta 21 sayı 5,6 ribaund, 6,6 asist ortalamasına çıkarak kariyerinin en iyi periyotlarından birini yaşattı. Sezon boyunca sıkça eleştirdiğim Simon’un Efes’in sahadaki aklı olması bütün parçaların verimini yükselten bir olgu. Dahası Simon savunmada da pozisyon kaybetmeden oynayıp gerçek bir lider gibi oyunun iki yanında da takımını yönetmeyi başardı. Üstelik final maçında bir sakatlık geçiren Dragic’in ikinci yarı oynayamadığı takımda yüklendiği ekstra yüke rağmen tempoyu çok iyi ayarlamayı ve maçı Efes’e getirmeyi başardı.

Haberin Devamı

Bu kupa turnuvaya lig sekizincisi olarak katılan Efesli oyuncular ve taraftarlar için geleceğe umutla bakılmasını sağlayabilir. Fakat takımın kadro yapısındaki problemler ortadan kalkmış değil. Bu nedenle tek maçlık kupa eşleşmeleri ile ligdeki play-off serileri karşılaştırılmamalı. Efes’in ligde şampiyon olmasının hatta finale çıkmasının dahi çok zor olduğu unutulmamalı.

Son not: Basketbolumuzdaki “müessese” takımları taraftar problemi nedeniyle bazı basketbol izleyicileri tarafından sıkça eleştirilir. Bu takımların basketbolumuza kattığı değerlerin çabuk unutulması sadece kısa süreli belleğini kullanmaya alışkın bir toplum için anormal de değil. Umarım kupa finalini iki müessese takımının oynaması bu takımlarını öneminin yeniden hatırlanmasını sağlar.

Yazarın Tüm Yazıları