Bir önerim var;

Soran olmadı ama ciddiye alınmasını rica ettiğim bir önerim var;

Haberin Devamı

Türk sporunda “Devrim” kararlarının detaylarını, Sabah gazetesi yazarı Fatih Doğan’ın yazısından okudum.
Federasyon yetkililerine ve Fatih Terim’e bir önerim olacak…

***
Kararları okumayanlar için özetlersek;
Yabancı oyuncu transfer eden kulüplerden oyuncu sayısına bağlı olarak para toplanıyor…
Örneğin; 12 yabancı satın alan bir kulüp Federasyona 3.000.000 TL ödüyor.
Toplanan paralar kulüplere dağıtılmak üzere bir havuzda toplanıyor…
-------Yüzde 70’i;Türk oyuncu oynatan kulüplere, belirli kıstaslar ile teşvik amacı ile dağıtılıyor…
------Yüzde 15 ‘i; Milli takımda oynayan oyuncu sayısına göre yine kulüplere dağıtılıyor…
------Yüzde 15 ise Gençlik Gelişim Programı için ayrılıyor…
Öncelikle sistemin özünü çok beğendiğimi itiraf etmeliyim.

***

Bu noktada bir önerim var;
Kulüplere, oynattıkları Türk oyuncu nedeniyle dağıttıkları paranın belli bir oranı;
O oyuncuyu yetiştiren alt yapı kulübüne verilsin.
Birden fazla ise ona göre bölünsün…
Aynı şekilde Milli olan oyunculardan gelen paranın da belirli bir oranı;
O oyuncuyu yetiştiren alt yapı kulübüne verilsin…
Örneğin Fenerbahçe, Caner Erkin’i oynatmış olmasından dolayı kazandığı paradan belli bir oranını, Caner’i yetiştiren Manisaspor kulübüne versin…
Aynı şekilde;
Volkan Demirel için Kartalspora,
Egemen Korkmaz için Kartalspora,
Selçuk İnan için Dardanelspora,
Mehmet Topal için Dardanelspora,
Semih Kaya için Altaya
Umut Bulut için Petrolofisine,
Mert Günok için Kocaelispora,
Paralar ödensin…
Bu paralardan onları yetiştiren hocalar da payını alsın…

Haberin Devamı

***
Belki geç kaldık…
Bu oyuncuların büyük bölümü bonservis parası bile ödenmeden alındı…
Futbolcu yetiştiren kulüplerimizin birçoğu parasızlıktan kapandı…
Yetiştiren kulüp ve hocası da para kazanamadığı için üretemez oldu…
“Dur” diyelim bu sisteme ve işin biraz daha köklerine gidelim.
Hocası, “Caner’i ben yetiştirdim” diye gurur duymak ile yetinmesin!
Gelir kaynağı bu olsun ve yeni Caner’ler yetiştirsin!
Son tren perondan ayrılmadan üreten kulüpleri teşvik edelim!

***

Geçmiş yıllarda bir araştırma yapmıştım;
Bugün hacizlerle boğuşan, amatör kümeye düşen bir takımımızın yetiştirdiği 11 oyuncu Süper Ligde oynuyor…
Oysaki yaşamı boyunca bir tane oyuncu bile yetiştirmeyen bir kulübümüz ise Süper Ligde başa güreşiyor…
Olmaz!
Düzeltelim bu abuk sabuk sistemi…
Üretenin hakkını verelim…
Verelim ki üretmeye devam edecek gücü olsun!

Haberin Devamı

***
Dağıtılacak para, çerez parası bile değil;

Ne kadar para dağıtılacağı henüz bilinmiyorsa da;
Toplanan para dağıtılacağına göre dağıtılacak para yetersizdir…
Kaba bir hesap ile
Türk oyuncuya ağırlık veren bir kulüp ile 11 yabancı ile oynayan bir kulüp arasında 3-4 milyon gelir farkı olacaktır…
Bu meblağ, takımların stratejisini değiştirecek bir boyut değildir!
Size büyük gelebilir...
Takımlarımız bir galibiyete zaten 1Milyon TL pirim almaktadır…
Bunu düşündüğünüz zaman stratejinizi;
Türk oyuncu oynatmaya değil kazanmaya kurarsınız!
O nedenle buradaki ödül, teşvik edici olmaz…
Gerçekten etkili olmasını istiyorsanız arttırmanız lazım…
Gerekirse yayıncı kuruluşun dağıtımından pay vermek lazım!

Haberin Devamı

***
Ancak;
Süper lig takımlarına çerez gibi gelecek bu paralar, alt yapı kulüplerine ilaç gibi gelir…
Selimiye’ye, Altınordu’ya gelecek 1 Milyon TL belki Süper Ligde oynayacak 10 oyuncunun yetiştirme maliyetidir.

Sonuç;
Konunun uzağında olan biri olarak naçizane ve bence;
• Çalışmanın özü doğrudur!
• Borcu olan kulübe transfer yasağı getiren 6. Maddeye kesinlikle uyulmalıdır!
• Teşvikin tutarı stratejiyi yönlendirecek boyuta gelmelidir…
Bugün ki hali ile yetersizdir!
• En önemlisi; gerçek üretici alt yapı takımları, teşvik edilmelidir!


Yazarın Tüm Yazıları