Galatasaray'ı kim durdurdu? YENİ

Güncelleme Tarihi:

Galatasarayı kim durdurdu YENİ
Oluşturulma Tarihi: Aralık 07, 2009 22:39

Galatasaray, geleneklerine bağlı bir camia...

Kulübün içinden doğduğu Galatasaray Lisesi'nin 528'inci kuruluş yıldönümü kutlandı, İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçından saatler önce.

Hep beraber pilav yendi.

Bu, keyifli bir gelenekti.

Ancak, son yıllarda yerleşen, adeta gelenekselleşen bir de kötü alışkanlık var Galatasaray'da.

O da, rakipler kaybettiğinde kazanamamak. 
Â

İskender Baydar yazıyor


Bu nedenle, genel bir gerginlik vardı maçtan önce herkeste.

Beşiktaş evinde berabere kalmış.

Fenerbahçe, üst üste 3'üncü maçını kaybetmiş.

Geçen hafta Galatasaray'ı yenen Bursa, Kayseri'den eli boş dönmüş.

Üstelik, rakip Büyükşehir de 7-8 kişi eksikmiş.

Hepsi, bir umut ışığı vermekten öte, bir karabasanın habercisi gibiydi adeta.

Herşey bu kadar iyiyse, sonuç bir felaket olabilirdi.

Maça da bu psikoloji hakimdi.

Galatasaray, golü bulamadıkça strese girdi.

Oz Büyücüsü'nün, "Ne sihirdir ne keramet, kafa çabukluğundadır marifet" dedirten golü bile ortamı yumuşatamadı.

Bu kez, "Ya gol yersek" stresi yerleÅŸti.

Rijkaard da değişiklikleri ile paniği körükledi.

Son dakikalar adeta gerilim filmi gibiydi.

90 artı 4'te korkunun ecele faydası olmadığı bir kez daha görüldü.

Evet; tribünlerin büyük tepkisini çeken Hüseyin Göçek iyi değildi.

Sanki, hakem camiasına savaş açan Aziz Yıldırım'ın etkisindeydi.

Peki ya Galatasaray, gerçekten iyi miydi?

+++++

Gelelim maçın keşkelerine...

Keşke, Milan Baros dün sahada olabilseydi.

Keşke, teknik kadro tribündekiler kadar inanabilseydi.

Keşke, Galatasaray'da birkaç Kewell daha bulunabilseydi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!