Futbolun cilvesi

Maç tek kale Beşiktaş’ın kontrolünde geçti. Ama kazanan taraf Konya oldu.

Geneli itibariyle bakıldığında Beşiktaş oyunun kontrolü elinde olsa da yakalamış olduğu fırsatları bir türlü değerlendiremedi.

Geçen haftalara nazaran daha istekli ve arzulu bir Beşiktaş takımı vardı sahada.

Demba Ba çıkana kadar, sağa koştu, sola koştu, geriye geldi top aldı ve sürekli arayış içinde oldu.

Sosa kanatta oynamasına rağmen oyunu organize eden, ataklara yön veren, isteği ile çabalayan bir görüntü içindeydi.

Olcay ve Mustafa aynı istek ve düşüncedeydi.

Tolgay da (niye çıktı anlamadım) oyunu kurmada görevli ikinci adamdı.

Eğer karşınızda sahaya iyi yayılan, alanı iyi kapatan, top size geçtiği anda takım halinde topun arkasında duran bir takım varsa herhalde ilk olması gereken şey yakaladığınız ilk fırsatta golü atmaktır.

GÜNAY’IN GOLDE HATASI BÜYÜK

Yediği gole kadar Demba ile, Kerim ile ve Cenk ile gole çok yaklaştı ve bunlardan hiçbirini gole çeviremedi.

Konya takımına karşı sadece 1 pozisyon veren Beşiktaş aslında istediği şekilde de rakibi kalesinden uzak tuttu.

Ama futbolun cilvesidir ki hiç beklemedikleri anda kornerden gelen topun ağlara gitmesi her şeyi alt üst etti.

Golde Beşiktaş savunmasının almış olduğu yanlış pozisyonu bir tarafa bırakıyorum Günay’ın da böyle bir yanlışın içinde olmaması gerekirdi.

Beşiktaş ne olursa olsun bence bu sene çok iyi iş çıkardı.

Sahası olmadan bile iç sahada 29 puan topladı.

Bana göre bütün maçları deplasmandaydı.

Çok iyi bir planlama ile güzel bir kadro kurdular.

Seneye yapılacak takviyelerle (tecrübeli ve kaliteli) ve yeni stadıyla beraber çok güzel işler yapacaktır.

Bilic’in kafasında bu maçı oynamadığını gördüm.

En azından oyuncu değişikliklerine baktığım zaman (zorunluluktan olmadıysa tabii) değişiklikleri doğru değildi, Cenk Tosun hamlesi hariç.