Mustafa Denizli: Zevk için değil 3 puan için oynadı

Fenerbahçe, Emre, Mehmet Topal, Sow ve Webo’dan yoksun bir kadroyla sahaya çıktı ancak ilk 45’te bunun eksikliğini pek hissettirmedi. Bunu sağlayan faktörler nelerdi?

FENERBAHÇE, doğru bir görüntü veriyor. Eksik futbolcuları var ama sen eğer doğru işler yaparsan eksikler de çok fazla hissedilmez. Sarı lacivertli ekip ilk devrede bunu yaşadı. Fenerbahçe’de görev yapan futbolcular, Kasımpaşa’nın bu görüntüsüyle kadroda olmayan arkadaşlarını hiç bir şekilde aratmadılar. Ancak şunu da kabul etmek lazım ki Fenerbahçe, rakibinden çok daha organize ve bilinçli mücadele ediyor.
Yani son derece ciddiyetle oynadıkları bir ilk 45 dakika var sahada. Fenerbahçe, “Her maç, her puan bizim çok önemli” mesajını veriyor! Kendi maçının daha önce olması sayesinde alınacak üç puanın rakiplerini de olumsuz etkileyeceğinin farkında olarak mücadele ediyorlar. Fenerbahçeli futbolcular, takım savunmasını da iyi yapıyor. Çok yaratıcı olamadılar fakat son derece organize ve bilinçli bir atakla golü buldular. Dolayısıyla, “Kasımpaşa, Fenerbahçe’nin bu görüntüsünü ikinci devre bozar mı” diye, düşünüyorum ama çok zor görünüyor.

DIEGO, ‘PAS OLSUN’ DEĞİL, ‘GOL OLSUN’ DİYE ATTI

Diego’dan da olumlu sinyaller geldi...
Diego, ilk 45’te olumlu işler yaptı. Zor bir pozisyonda çok güzel bir şut attı. Kuyt’a çok akıllıca bir top gönderdi. Bu top ‘pas olsun’ diye değil, ‘gol olsun’ diye atılmış bir toptu. “Kuyt’a en doğru işi nasıl yaptırırım pasıydı” ki Hollandalı futbolcu da “Böyle pasa, böyle bir vuruş yapılır” dedi.
Sonuç olarak ilk devrede ortaya konulan futbola bakıldığında Fenerbahçe, “Ben bu koltuğu kolay kolay bırakmam” diyor. Fakat futbol da her şeye gebe bir oyun. Tüm beklentiler veya düşünceler bir anda alt üst olabilir.

Takımdan ayrılacağı tartışmalarına konu olan Emenike ise, bir türlü istenileni verecek noktaya gelemiyor, neden?
Emenike için kolay değil. Bu kadar polemik konusu olan futbolcuların rahat ve huzurlu bir şekilde top oynamaları son derece zor. Emenike, fal bakar gibi “Gidecek miyim kalacak mıyım, gidcek miyim kalacak mıyım” düşüncesi içinde. Bu düşünce, futbolcuyu çok yıpratan bir düşüncedir. Ama “Kalacağım” seçeneği daha ağır basıyor. Zaten Fenerbahçe’nin fazla alternatifi yok. Sow, Afrika Kupası’nda, Webo da sakat. Bu durum da Emenike’yi alternatifsiz kılıyor.

EN BÜYÜK SORUN BOŞ TRİBÜNLER
Kasımpaşa, ikinci 45’e inisiyatifi alır gibi başladı. Pozisyon da buldu ama golleri yiyen taraf oldu yine...
İkinci yarının başında “Acaba” diye bir düşünce hasıl oldu. Ancak bu “Acaba” sorusunu kalite farkı ortadan kaldırdı. Kasampaşa, rakibine karşı hakimiyet kurup pozisyon buldu. Ancak pozisyon yakalamak kadar o pozisyonun sonunu getirmek de önemli. Kasımpaşa, bu noktada zaafiyet yaşıyor. Birbirinin benzeri pozisyonda ikinci golü yedi. Aynı kanattan aynı adamdan.
Fenerbahçe ikinci devrenin başında biraz salllandı ama devrilmedi. Devrilmeyince de tekrar oyuna hakim oldu. Maçta sıkıntı yaşadığı dönemi iyi takım savunması yaparak aştı. Devam eden süreçte bunu rakibine de kabul ettirdi. Kısacası Fenerbahçe, “Buradan üç puanı nasıl alırım” düşüncesini hem oyuna, hem de sonuca yansıttı.
“Fenerbahçe tat veya zevk verdi” demiyorum. Zevk veren bir futbol oynamıyor. Dediğim gibi “Bugün buradan üç puanı nasıl alırım” futbolu oynuyor. Bu futbolun tat vermesi için hem saha içinde iyi işlerin yapılması lazım hem de tribünlerin insanla dolu olması lazım. Ne kadar iyi oynarsan oyna, boş tribünler oldu mu o futboldan tat alamıyorsun. Türkiye’de en büyük sorun bu!

3 GALİBİYET ŞAMPİYONLUK YOLUNU AÇMAZ

İsmail Kartal ikinci devrenin ilk üç maçını almaları halinde şampiyonluk yolunun açılacağını söylemişti. Bu tespite katılıyor musunuz?
Biraz erken olmuş ama üç maçı kazanmak elbette önemli bir avantaj getirir. Fakat bu üç maçtan alınacak 9 puan, şampiyonluğu getirmez. Bu üç hafta kopma haftaları olmaz. Fenerbahçe’nin bu üç maçı kazanması sürpriz olmaz. Kartal, psikolojik bir baskı oluşturmak için söylemiş olabilir fakat bunun için de daha erken. Üç maçı alırsa sadece kayıpsız olarak yoluna devam etmiş olur...

ŞOTA’NIN PAŞASI KAYSERİ GİBİ

Sadece bu maç için değil genel olarak da Kasımpaşa geçen sezonki görüntüsünde uzak. Neden üstüne koyamıyor?
Evet, Kasımpaşa geçen seneki görüntüsünde değil ve beklentilerden de çok uzak. Çünkü bir türlü organize olamıyorlar. Kolektif anlayışı ön plana çıkaracak bir görüntüyü hiçbir maçta vermedi. Kulüp organizasyonu son derece başarılı olsa da bu başarı futbol takımında gözükmüyor.

Kasımpaşa’nın hocas Şota, Kayserispor’da da takımı belli bir noktaya getirdikten sonra tıkanmıştı. Paşa’da da tıkandı mı?
Şota’nın Kayseri ile Kasımpaşa görüntüleri birbirine yakın. Hâlbuki son derece akıllı ve yaratıcı bir hoca. Zamanın onun lehine işlemesi gerekir diye düşünüyorum fakat öyle olmuyor. Sempatik ve iyi futbol adamlarından biri ne var ki uzayan süreç, takımın mesafe kat etmesine değil, aksine ivme kaybetmesine daha yakın gözüküyor.