SP'den milletvekillerine mektup

Güncelleme Tarihi:

SPden milletvekillerine mektup
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 18, 2016 15:18

SP'den milletvekillerine mektup

Haberin Devamı

KAYSERİ, (DHA)- SAADET Partisi (SP) İl Başkanı Mahmut Arıkan, İsrail'le normalleşme anlaşmasının meclise sunulması üzerine, tasarının meclisten geçmemesi için Kayseri milletvekillerine PTT’den  birer mektup gönderdi.
Merkez Postane önünde toplanan partili grubu adına konuşma yapan SP İl Başkanı Mahmut Arıkan, herkesin bildiği, gücünün yettiği kadarından sorumlu olacağını belirtirken, "Zalime karşı yayında oku olan okunu atacak, elinde mızrağı olan mızrağını, taşı olan taşını atacaktır. Sizin de oylarınız var ve ondan mesulsünüz" dedi. İl Başkanı Arıkan daha sonra milletvekillerine gönderilmek üzere hazırlanan mektubu okudu. Milletvekillerine gönderilen mektupta, şöyle denildi:
"Yakında onayınıza sunulacak olan İsrail ile yapılan anlaşma konusunda kardeşlik görevimizi yerine getirmek üzere size bu satırları yazıyoruz.  Mescid-i Aksa’yı, Kudüs’ü, Filistin’i her Müslüman gibi yüreğinizin en hüzünlü köşesinde taşıdığınıza inanıyoruz. Bu inançtan hareketle Meclis'e gelecek anlaşmaya ‘Hayır’ oyu vermenizi istiyoruz. Ne dünyanın ve ülkenin şartları, ne ekonomik zaruretler ve ne de siyasi dengeler böyle bir anlaşmayı meşru kılamayacağı gibi mazereti de olamaz. Bütün bu gerekçelerin bir mazlumun duası ve Cenab-ı Hakkın rızası karşısında hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur. İsrail güçlü olabilir, Amerika güçlü olabilir, dünya onların arkasında olabilir; ancak hepsinin gücü Allah’ın gücü karşısında zerre-i miskal kadar değildir. Bizim ne İsrail’e ne de onun hamilerine ihtiyacımız var. İki cihanımızı da mamur etmek istiyorsak ihtiyacımız olan şey mazlumun duası ve Allah’ın rızasıdır. Sizlerin bu memleketi daha iyi, daha müreffeh kılmak için çalışma zaruretiniz olduğu gibi milletin değerleri ve ülkenin onuru için de mücadele etme mecburiyetiniz var. Hepimiz hem fikiriz ki İslam coğrafyasına ve tüm mazlum milletlere önderlik etme görevi Anadolu’nun omuzlarındadır. Bu ulvi görevin gereği ise reel-politik veya konjonktürel gerekçelerle zalimle anlaşmak değil, mazlumun yanında olduğumuzu göstermektir. Unutulmamalıdır ki, tarihin hiçbir döneminde güçlü ile anlaşarak güçlü olunmamıştır."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!