Sonunda anladılar...

YANDIK bittik derken bir yılı tamamladık. Bize kalırsa yakınmalar yersiz değil ama çok abartılıydı. Hele Türkiye battı, bundan sonrası felaket teraneleri, yaşadığımız olumsuzluklardan bile kötü ve zararlıydı.

Kimseye anlatamadık ki, Türk halkı çok daha vahim koşullardan bugüne gelmiştir.

Bir veya birkaç kriz nedeniyle hemen paniğe kapılmanın anlamı yoktur. Çünkü bu ülkenin potansiyeli büyüktür.

Nitekim o günlerin geride kaldığını düşünecek noktadayız. Önümüzde bize umut vaat eden bir yıl var.

Dahası... O battı, bitti denen Türkiye'nin temelde doğru bir yolda olduğunu bizim aklı evveller hálá göremedi ama yıllardır aynı şeyi anlattığımız zaman küçümseyerek yüzümüze bakan Batılılar nihayet anladılar.

Şöyle bir anımsayın lütfen:

Türkiye irtica tehlikesinden söz edip ‘‘Demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını korumanın temel koşulu bu hareketi tasfiye etmektir’’ dediği zaman ne Almanya'sı aldırış ediyordu, ne Hollanda'sı, ne de Fransa'sı... Yobazlık onlara göre bir din ve vicdan özgürlüğü sorunuydu. Kendilerine zarar vermediği sürece, yaşamasında, gelişmesinde, örgütlenip başka (Müslüman) ülkeler için tehlike oluşturmasında hiçbir sakınca yoktu.

Aynı şeyi Türkiye'yi bölmeyi amaçlayan kanlı eylemleri sonucu 35 bin insanın ölümüne yol açan PKK konusunda da yaptılar. DHKP-C'de hálá yapıyorlar.

Şimdi The New York Times yazarı William Safire'ın, ayıldığı anlaşılıyor. O yüzden olacak, Türkiye'nin ‘‘PKK'nın başı Abdullah Öcalan'a kendi topraklarında bulunma olanağı veren Suriye'ye askeri müdahaleye karar vermesi sayesinde PKK terörünün tasfiye edildiğini’’ anımsattıktan sonra, ‘‘Türkiye'nin terörle mücadelede herkese ders verdiğini’’ yazmış. ABD, Hindistan ve İsrail'in bundan yararlandıklarını vurgulamış.

Belli ki Safire -doğru söylüyor olsa da- hálá 11 Eylül şokunun etkisiyle değerlendirme yapıyor. Türkiye'den söz ederken asıl Irak'a yönelik ABD emellerinin önündeki engelleri kaldırmaya çalışıyor.

Oysa Batı'nın asıl, ‘‘irtica’’nın sadece Müslüman ve laik ülkeler için değil, tüm uygarlık ve insanlık için ne kadar büyük bir tehlike oluşturduğunu görmesi gerekir. Cezayir'de FIS isimli yobaz örgütünün sürdürdüğü terör kampanyası sonunda 100 bin kadar insanın ölmesi bile Batı'ya bir şey anlatamamıştı.

Keza Türkiye'deki Hizbullah canavarları ile İBDA-C soytarıları da, Almanya'daki Kaplan cemaati ile Milli Görüş yobazları da Türkiye'nin laik toplum düzenini korumak için verdiği mücadelenin önemini ve değerini kafalarına sokamamıştı. Ama şimdi damdan düşenler arasına onlar da girdiler. Türkiye'nin dediklerinin de, yaptıklarının da doğru olduğunu nihayet kabul ettiler...

Doğrudur... 2001 birçok yönden bizi üzdü ama kabul edelim ki Türkiye'nin temel çizgisinin ne kadar isabetli olduğunu da 2001 öğretti.
Yazarın Tüm Yazıları