Siyasetten uzaklaştıkça siyaset size yakınlaşır

Haberin Devamı

27 EKİM... Artık değişmez, hatta bundan sonra hep 27 Ekim’lerde yerel seçimlere gidilecek. Yani şimdiden takvimlere yazabilirsiniz. Beş yılda bir... Seçim sihirli bir sözcüktür. Ağızdan çıktı mı, geri dönüşü zordur. Teşkilatlar hareketlenir, partiler kendine çekidüzen verir, adayların midelerinde bir sancı başlar, kulisler ısınır.
O tenha parti binaları dolar taşar.
Her seçimin sürpriz isimleri, her seçimin büyük hayal kırıklıkları olur. Normaldir...
Siyasetin doğasında vardır.
Bazen hiç ummadığınız bir anda bir teklif gelir, bazen de yıllarca beklediğiniz o telefon gelmez.
Siyasette şans faktörü de önemlidir, genel konjonktür de...
Tabii nerede durduğunuz da...
Ama şunu gördüm ve gözlemledim.
Siz siyaset istedikçe siyaset sizden uzaklaşabilir.
Siyaset istemediğinizde de siyaset size yaklaşır.
Birçok insan için bu böyle olmuştur.
Niye böyle yazıyorum.
Çünkü öyle anlaşılıyor ki, AK Parti, üçüncü dönem adaylıklarını tüzüğü gereği dördüncü döneme taşımayacak. Genel siyaset yapan birçok partili yerelde aday gösterilecek. Sürpriz isimler olabilir, kulağıma öyle bilgiler geliyor.
MHP bir önceki seçimde tabanından kayan oylara yeniden talip, üstelik son anketlerde partide bir çıkış görülüyor. Bu sefer seçimlere MHP de asılacak. 27 Ekim, MHP’nin de işine geliyor. Böyle bir trend yakalanmışken, MHP de iyi sonuçlar almak istiyor.
CHP bu öneriyi reddedemez, seçimden kaçamaz... CHP de iktidar iddiası olan bir parti olarak nasıl 1994’te Refah Partisi seçimleri alarak siyasetin haritasını değiştirdiyse, Kılıçdaroğlu da aynı şeyi deneyecektir.
Ve İzmir’i korumak şartıyla, İstanbul ve Ankara’da seçimleri kazanarak siyasetin yol haritasını yeniden çizmek isteyecektir.
Özetle...
Seçim iyidir, demokrasi için vazgeçilmezdir. Halka gitmek, halka sormak işlerin iyi gittiğini gösterir. Ama şunu da unutmamak gerekir. Konjonktür, partilerin hedefleri, AK Parti’nin vitrinini yenileme çabaları, CHP’nin mutlaka bir çıkış yapma mecburiyeti, MHP’nin tabanına hakim olabilmesi için...
Kartlar yeniden açılacaktır. Bu da bazı kişiler için yeni bir heyecan ve adaylık anlamına gelir, bazıları için hayal kırıklığı...
Diyebilirsiniz ki, “Her seçim böyledir...” Böyledir ama bu sefer sürprizler de, hayal kırıklıkları da fazla olur.
Birkaç ay sonra ne dediğimi anlarsınız.

Haberin Devamı

Vazgeçmemeli
İnsanların kafası karışık... Aslında benim bile kafam karışık... Benim bile derken; her gün olayları, haberleri, gelişmeleri takip eden bir gazeteci olarak. Kurtuluş ve bayram törenleriyle ilgili yeni düzenlemelere gidildi. Bazılarına benim de itirazım vardı. Değiştirilmeliydi, düzenlenmeliydi. Ama... Bazılarına da dokunulmamalıydı. Toplumun bazı alışkanlıkları, değerleri var. Bunların çoğu bizlerin gözünde sembol... Anlamı oldukça fazla, manevi değerlerimizi zenginleştiren ayrıntılar...
Birkaç gündür tartışıyoruz. Sadece İzmir’in değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli günlerinden biri olan 9 Eylül törenleri için ne yapılacak, ne yapılmayacak?
Örneğin, İzmir Valiliği binasına Türk bayrağı çekilmesi töreni olacak mı, olmayacak mı?
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, bu konudaki rahatsızlığını dün açıkladı.
“Bu çerçevede, 90 yıldan bu yana uygulanagelen kutlama etkinlikleri herhangi bir yönetmelik tarafından getirilecek bir sınırlandırmaya tabi tutulmaksızın bugüne kadar olduğu gibi uygulanmalıdır.”
Sonrasında da İzmir Valiliği bir açıklama yaptı.
“O bayrak çekilecek” dedi.
Ben de böyle düşünüyorum.
Bazı şeylerden vazgeçilmemeli, bazı ayrıntılardan uzaklaşılmamalı.
O bayrak çekilmeli...
Çekilmeli...

Yazarın Tüm Yazıları