Sivaslı Cuma’nın düşler tarlası

Düşlerinde gördüğü yaratıkların heykellerini yapan Cuma Altıntaş, binlerce eserini Gün-doğan’da, iki dönümlük arazide sergiliyor.

Haberin Devamı

BODRUM’un rengarenk hayatının ortasında, aslında insanın hiç de aklına gelmeyecek bir dünya burası... Gündoğan’dan Türkbükü’ne giden yolun sağ tarafında dizili ilginç heykeller dikkat çekiyor önce... Hemen ardındaki tepeye bakınca yaklaşık iki dönümlük arazi bir heykel tarlasını anımsatıyor. Ana caddedeki heykelleri izleyerek patika yola girdiğinizde sağlı sollu ilginç figürler bizi Sivaslı Cuma’nın barakasına çıkarıyor.
Heykellerin yaratıcısı olan Cuma Altıntaş, Sivas’ın Kocaoğlu Köyü’nde doğmuş. Altı yıl önce gördüğü bir rüyanın ardından Bodrum’a yerleşmiş. Düşlerine giren yaratıkların sabah kalktığında heykellerini yapıyor. İlk ilginç rüyasını çocukken görmüş. Etkilenip çamurdan heykellerini yapmak istemiş. Ancak köyünde deli gözüyle bakılmış, dışlanmış. Yine gördüğü bir düş üzerine altı yıl önce Bodrum’a gelmiş. Zamanla yaptığı heykeller araziyi doldurup taşmaya başlamış. Müşterileri arasında koleksiyonerler, ünlü isimler var. İstanbul’da, hatta dünyanın çeşitli yerlerinde sergi açmasını teklif edenler de...

Haberin Devamı

Sivaslı Cuma’nın düşler tarlası

Dört duvara sığmıyor
O ise insanlardan, televizyondan, cep telefonundan uzak yaşıyor. İsimleri aklında tutmuyor. Sadece düşlerinde gördükleriyle yaşıyor, onları heykele dönüştürmenin ruhunu özgürleştirdiğini söylüyor. Cuma Altıntaş anlatıyor:
“Bir rüyadan yola çıktım ve hâlâ bu rüya üzerinden yola devam ediyorum. Yedi yaşımda gördüğüm o rüyadan sonra hep beni etkileyen rüyalar görmeye başladım. Köy yerinde bunları anlattığımda bana deli gözüyle baktılar. Hâlâ da öyle bakıyorlar. İnsanlar beni çok yargıladı. Ama benim içim rahat. Yaptığım her işin gerçekten tanrının sevgisi olduğunu bildiğim için yaptım ve insalara da zaten öyle değer verdim. Benim ruhum kapılara, odalara sığmıyor. Dört duvar arasına giremiyorum. Özgür bir şekilde ormanda açık arazide yaşamam lazım. Çok kötü bir çocukluk geçirdim. İnsanlar üzerime geldi, devamlı yargılandım. Çocuk yaşta ihtiyarladım. Kendi topraklarımda gereken sevgiyi görmedim. Düşümdekiler çok iyi, çok güzel olduğu için hayatta kimseyi sevemedim. Hep düşlerimle bir olmak istediğim için bu heykelleri yaptım. Kendi köyümde, tarlamda bunu yapmayı çok isterdim. Düşümde gördüğüm şeyi ortaya çıkarttığımda rahatlıyorum. Rahatlayınca tekrar düş görüyorum.”

Haberin Devamı

Sivaslı Cuma’nın düşler tarlası

Ruh halime göre fiyat
‘Sivaslı Rodin’ diye lakap da takılan Cuma, heykellerinin alıcılarını ve fiyatlarını anlatırken, “Her gelen ‘Hocam’ dedi, gitti. Ama isimleri hiç aklımda kalmıyor. Yurtdışından da, İstanbul’dan da gelip ‘Sergi yap’ diyenler oldu. Ama istemedim. Çünkü ben rüyamın ortasında yaşıyorum. Benim önüme dünya hazinelerini koy, ben buralardan ayrı yaşayamam, olmaz. Eserlerimi satıyorum ama gerçekten anlayana, bilene satıyorum. Fatih Terim bir tane çocuk heykeli almıştı. Ruh halime göre fiyat belirliyorum. Örneğin gerçekten güzel bir heykelim vardı. Biri geldi, ‘7 bin 500 TL veririm’ dedi. Ruh halini sevmedim, ‘Satıldı’ dedim. Çok sonra Ankara’da üniversite öğrencisi bir kız geldi. Heykelin etrafında dolaştı. Dedi ki, ‘Öğrenciyim, cebimde 50 TL param var. Bana verir misiniz?’ Ona 50 TL’ye verdim heykeli, önemli olan içime sinmesi. Turistlere de satıyorum. Günde iki heykel yapabiliyorum, sayıları bini çoktan geçti.”

Haberin Devamı

Sivaslı Cuma’nın düşler tarlası

Taş, mermer ağaç...

Cuma’nın malzemeleri taş, mermer, kil, çamur, ağaç... Anlatmaya devam ediyor: “Bütün malzemelerle çalışabiliyorum. Aynı zamanda resim de yapabiliyorum. Bazen zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmıyorum, sizi alıp götürüyor. Bir bakıyorsunuz ki bitmiş... Burada beni çeken tam karşıdaki o yerler oldu. O manastır, o mağara falan. Oraya çıktığım zaman burası gözümde canlandı. İndim dağdan buraya geldim baktım. Sonra köydeki sahibinden kiraladım. Burası 1. derece doğal SİT alanı. Hiçbir şey yapılamıyor. Ama biz başardık.”

Sivaslı Cuma’nın düşler tarlası

YARIN:

Benim ‘Ana’ muhalefetim

Yazarın Tüm Yazıları