Şişman kadın

BİR yandan içerideki dertler.. Enflasyon, işsizlik, eğitim, sağlık, özelleştirme, Kürt sorunu.. Diğer yandan dış problemler.. AB’yle müzakereler, Irak derdi, ABD ile ilişkiler..

Bütün bu dertlerin arasında Başbakan Erdoğan, fırsat bulup tribüne koşmuş.. Takımda inandığı bir değişikliğe gidilmiş.. Oyuncuların başına bir motivasyon ustası getirilmiş..

Bir başka genç adam.. Her topa yükselişinde havada asılı kalıyor. Çoğunu arkadaşlarına indiriyor. Ölümüne mücadele ediyor. Ama iş o topu kale içine göndermeye geldiğinde, bazen öyle acemilikler yapıyor ki 70 milyonu şaşırtıyor..

Başladık. Ama öyle bir 7 dakika oynandı ki, her iki takım da golü bulabilir, hatta farka gidebilirdi..

Soldan Ümit-Yıldıray bindirmeleriyle geliyorduk. Onlar Ümit’in boşalttığı alana Rommedahl’ı sokup gol arıyordu.

Ligi kasıp kavuran Hasan Şaş, sağ kulvarda etkisizdi. Tümer, iyi başladı ama bir türlü ofansif anlamda etkili olamadı.

20. dakikadan sonra yavaş yavaş tempo düştü. İki takım da ilk yarıyı berabere bitirmeye razıyken birden rakibin kanat akınları başladı. Sonunda da hesapları alt üst eden o gol geldi..

İlginç değişiklikler

Sahaya bütün tribünlerin ‘İmparator’ tezahüratlarıyla çıkan Fatih Terim, ikinci yarıya ilginç iki değişiklikle başladı. Ofansif iki oyuncumuz Yıldıray ve Hasan’ı alıp defansif iki oyuncu Okan ve Hüseyin’i sahaya sürdü.

Plan, Hüseyin’in Gravesen’i etkisiz hale getirmesi, Okan’ın da sağ kulvardan sürpriz gol aramasıydı..

Ve ikinci yarı başlar başlamaz bu planın bir parçası gerçekleşti, inanılmaz bir gol geldi. İnter’de oynamış bir futbolcu topun gelişine bu kadar kötü mü vurur, dedik 70 milyonla birlikte.. Dönen topa yaptığı ikinci vuruş ise elemelerin en güzel gollerinden birini getirdi. Top daha ağlara giderken Başbakan ayağa fırlamıştı. Golü avuçları patlarcasına alkışladı. Tıpkı bütün tribünlerin yaptığı gibi..

Elimizde kalan

İkinci golde Tümer’in vuruşu ağlara giderken sadece Başbakan değildi Türkiye için gururlanan.. Dünya üzerindeki bütün Türkler ayaktaydı.

Sevdiğim bir söz vardı. Dün sevmediğim bir söze dönüştü.. Şişman kadın sahneye çıkmadan oyun bitmezmiş.. Ülke olarak öğrenemedik gitti.. Bu kez şişman kadını oynayan Larsen oldu.. Her şey bizim elimizdeyken 2006 finalleri için avantajı ortaya attık. Bakalım çarşambadan sonra bu avantajın ne kadarı elimizde kalacak..
Yazarın Tüm Yazıları