Şimdi onlar moda

Çarşıda, pazarda, otobüste, arabada ve de her yerde futbola gönül verenler hep aynı şeyi konuşuyor. Biri, G.Saray'ın oynadığı muhteşem futbol, diğeri Oğuz'lu, Sergen'li ve Aykut'lu İstanbulspor'un gözlere zevk veren oyunu... Ve bu iki takımı gündeme getiren, dillerinden düşürmeyen futbolseverler, hemen ardı ardına bazı soruları da peşine bir takıp bir çıkmaza yanıt arıyor.

Örneğin, G.Saray'ın oynadığı tek paslı, yardımlaşmanın ön plana çıktığı, presin eksik olmadığı futbolunda istikrarı sağlayıp sağlayamayacağı bir merak konusu. G.Saray'dan övgü ile sözeden taraflı, tarafsız herkes aynı görüşte birleşip, aynı soruyu soruyor: ‘‘G.Saray bu futbolu ligde de oynayabilir mi?'' Yani, G.Saray istikrarı yakalayıp, her maç bu oyunu tekrarlayabilir mi?

Bu soruya yanıt arayanlar, en iyi cevabı bir kaç gün sonra başlayacak 1997-98 futbol sezonunda bulacaklar. Günün konuşulan diğer topluluğu İstanbulspor, adından starları ve İnter Toto Kupası'nda aldığı başarılı sonuçlarla sözettiriyor. Östers'le oynadıkları maçta stadı dolduran 15 bin izleyici, bu takımdan haz duyanların hızla arttığını gösteren en çarpıcı örnekti.

İşin ilginç yönü, Beşiktaş'ın ve F.Bahçe'nin aldığı kötü sonuçlar üzerine bu takımlara gönül verenlerin: ‘‘Artık İstanbulspor'un maçlarını izlemeye gideceğiz. Bu takım zevk veriyor'' şeklindeki sözlerinde takımlarına karşı duydukları öfke kadar, İstanbuspor'un oynadığı futboldan aldıkları zevki bir cümlede ne de güzel anlatıyorlar. Şimdi bu iki takım gündemde. Bakalım, yeni lig sezonu bu moda ikiliye yeni isimler getirecek mi...