Şiddet middet…

O manşet atıldı, yiğitlik öldü.

Haberin Devamı

En önce kendimi düşündüm.
Hangi dizileri seyrettiğimi.

Fatmagül’ün suçu ne? seyretmeden bir Perşembe geçiremiyorum.
Kuzey Güney ve ÖBGZK kaçırmamak için uğraştığım iki dizi. 

Bu üç dizinin üçünde de şiddet var.

Hele Fatmagül ve ÖBGZK’da kadına yönelik şiddetin alasını yaşıyoruz bir yıldır. Sürekli kendimle hesaplaşıyorum bu yüzden.
“Yahu Yonca sen nasıl insansın ki, bu dizileri seyrederken kendinden geçiyorsun!” diyorum kendime.

O kadınların dramı sanki benim dramım.
O kadınların çektikleri sanki benim çektiklerim!
Beraber ağlayıp, sinirlenip, kin tutup beraber gülüyorum umutlanıyorum onlarla.
Oysa aramızda hiçbir bağ yok.
Hayatlarımız benzer değil. Deneyimlerimizin birbiriyle zerre alakası yok. 

Kendi ruh halimi, neden bu kadar bu dizilerle anlaştığımı anlayamadım gitti. Bunu sanırım bir psikolog veya sosyolog çok daha iyi çözer.
Ama içinde kadına şiddet barındıran herhangi bir şeye seyirci olmak, beni kendime dair şüpheyle yaklaşmaya, kendimi azarlamaya davet ediyor.

Haberin Devamı

Bunun eğitimimizle mi alakası var çözemiyorum. Eğitimden kastim de, en önce aileden gelen eğitim.
Çünkü mesela bizde ne olursa olsun, suçsuz olsan da azar işitirsin. Testiyi kırmadan daha tokadı basar Nasreddin Hoca.
Mutlaka bir başkasının yüzünden suçlandığın olur ve her zaman kendini savunamaz, gayet o şuçlamanın altında kalırsın. Yetmez, özür de diletirler sana... 

Öyle yetiştik biz.

Komşunun senin hakkında dedikleri, senin gerçekten ne olduğundan hep daha önemli olur.
O yüzden komşu lafı attı mı ortaya, sen de tokadı yersin.
Kanıksarsın şiddeti. Bitti gitti.
O yüzden, bu memlekette kadına şiddet dendi mi, bir duruyorum. 

Şiddet illa bıçakla mı, dayakla mı?  

Değil.

Psikolojik şiddete sürekli maruz kalarak büyütülmüş, bastırılmış, suçlanmaya, kafasına kakılmaya küçükten alıştırılmış bir toplumsan… hiç değil. Şiddet kafada başlıyor her şeyden önce, bedene oradan yayılıyor. Tepeden tırnağa şiddet var her yerde.

Şiddetin azını çoğunu şeklini her şeyini yadsıyoruz farkında olmadan, korkarım.
O yüzden ben iğrençliklere değil de, daha çok çözüme odaklanma taraftarıyım.

Haberin Devamı

Gazetemin inanılmaz emek verdiği AİLE İÇİ ŞİDDETE SON Kampanyası 7 gün 24 saat çalışıyor mesela.

Daha geçenlerde yeni bir erkek töreye sığınıp kız kardeşini katletmek yerine o hatta sığındı hani…
Bence bu haber Türkiye’nin en iyi haberiydi.
2 kişinin hayatı sırf o anda, o hat sayesinde kurtarıldı.

Demek ki…

Çözüme odaklı çalışanları, bu işe başkoyanları desteklemeye ve verdikleri aklı almaya devam etmeliyiz.
Onlar ne yapılması gerektiğini biliyorlar.
Çalışıyorlar, bilgileri var, bildikleri var.
Kendi başımıza iş yapınca, çok yanlış oluyor. Hele de böylesi inanılmaz hassas ve tehlikeli konularda.
Laf dinlemeden, danışılmadan, sonuçları ne olur soruşturmadan kendince ortaya dinamit atanlar... 

Yazıktır...

Haberin Devamı

Yapılana ket vuruyorlar.
Yapmasınlar.

Yonca
“Kına”

 Şiddet middet…

ŞU anda:
Avrasya’da TEGV için ADIM ADIM 15km boyunca tekerlekli sandalyede engelli bir arkadaşımızı iterek koşmama 4 gün 1 saat 35 dakika kaldı!
1 Çocuğun 1 yıllık eğitimi için 60TL bağış yeterli.
Ama 1TL de bağış olsa, ben koşacağım nasıl olsa.
1 Çocuk değişir Türkiye değişir!
Derken derken dün itibariyle 300 çocuğumuz oldu... Heyecandan minnetten bayılmak üzereyim...
Bağışlara devam.
Bağış yapmak için:
Hesap Sahibi:
TEGV(Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı)
Banka: Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.
Hesap IBAN: TR 740006701000000001000000
Açıklama kısmına: YTokbas/AAO/Kendi Adınız ve Soyadınızı da kesin yazın!

Bunları izlemiş miydiniz?
http://webtv.hurriyet.com.tr/3/14611/0/1/adim-adim-dogum.aspx

Haberin Devamı

http://webtv.hurriyet.com.tr/3/14591/0/1/runtalya-2011.aspx

 

Yazarın Tüm Yazıları