GeriSeyahat Sıcak kanlı halkla tanışmak muhteşem doğası bize iyi geldi
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Sıcak kanlı halkla tanışmak muhteşem doğası bize iyi geldi

Sıcak kanlı halkla tanışmak muhteşem doğası bize iyi geldi

Yasemin Bali Çetin (49), yatırımcılara ve ihracatçılara devlet destekleri konusunda müşavirlik hizmeti veren bir şirkette yönetici. İstanbul’da yaşıyor. Kitap okumaya, klasik müzik, sinema ve tiyatroya ilgi duyuyor. Bunların yanı sıra düzenli spor yapıyor ve değişik ülkelere seyahat etmekten hoşlanıyor. Çetin, Vietnam’ın Nha Trang şehrini anlattı.

Yasemin Bali Çetin eşiyle birlikte seyahat etmekten büyük keyif aldığını söylüyor. “Aylar öncesinden plan yapıp gezeceğimiz yerlere konsantre olmak bile bizim için bir zevk” diyor. Her ay kısa bir seyahat, yılda birkaç kez ise daha kapsamlı yurtdışı gezileri yaptıklarını anlatıyor. Son yıllardaki tercihi ise “alternatif rotalar.”
Çetin, bugüne kadar yaklaşık 50 ülke gördü. Bunlar arasında Avrupa’nın neredeyse tamamı, Mısır, Tunus, Güney Afrika, Hindistan, Küba gibi yerler var.

BU PAZAR VİETNAM’I ANLAMAYA YETİYOR

Çetin, Vietnam’a Kurban Bayramı’nı da kapsayacak şekilde kasımda gitti. “Çok uzun bir seyahatti. Singapur’a uçup burada 1 gece kalıp, kruvaziyerle yola çıktık. Vietnam’ın Ho Chi Min ve Nha Trang şehirleri seyahatin en muhteşem iki noktasıydı. Nha Trang şehrinin Cai Nehri kıyısındaki balıkçı köyünde konaklamak ilginç bir deneyimdi” diyor ve anlatıyor:
/images/100/0x0/55eb6d37f018fbb8f8c05a39

“Nha Trang tam bir deniz, güneş, kum üçgeni. Bu tarz bir tatil yapmak isteyenlere hitap eden bir şehir. Turizmden azar azar pay almaya başlamışlar. Şehirde deniz kenarında 3, 4 yıldızlı oteller var. Yakınında, Cai Nehri kıyısında balıkçı köyü bulunuyor. Tertemiz nehrin kenarındaki köy çok güzel. Nehir tropikal ormanla iç içe geçmiş göz alabildiğine uzanıyor. Oradaki gezimize botla çıktık. Yerel rehberimiz de çok sevimliydi.”
Peki, Nha Trang’a gidenler neler yapabilirler:
Bembeyaz kumsalı, denizi ve güneşi değerlendirebilirler. Ama bu sevimli şehirde başka ilginç yerleri de gezebilirsiniz. Mesela Nha Trang Tapınağı görülmeye değer. Long Son Pagoda’da lotus çiçekleri üzerine oturmuş devası Buda heykeli de... Tapınak harika bir mimariye sahip, rahipler tarafından korunuyor. Cho Dam, yüzlerce kadının bir yandan konuşup, gülüşüp bir yandan çalıştığı, renkli bir pazar. Bütün bölgeye hitap ediyor ve iğne iplikten, sebze meyveye her şeyi burada görebilirsiniz. Vietnam’ı burada yaşıyorsunuz adeta. Şehrin fakirliğini de... Buna rağmen insanların güleryüzlü, sempatik davranışlarını da Cho Dam pazarında gözlemleyebildik. Gece hayatına gelince, şehirdeki otellerde eğlence bulabilirsiniz. Ama biz bunun yerine sokakları gezmeyi tercih ettik. Özellikle taksiye binmeden yürüdük. Şehirde çok fazla turist var. Bisiklet taksiler sürekli peşinizde ve söyledikleri fiyatın ellide birine razı oluyorlar.”

MEYVELERDEN SADECE MUZ VE HURMAYI TANIYORDUM

Çetin, Vietnam mutfağını sevmiş, farklı meyvelerle tanışmış. “Sebze ve her türlü deniz ürünü tüketiliyor. Böcek çeşitlerini, hatta yılanı bile keyifle yiyorlar. Ben sebze ve bildiğimiz deniz ürünlerini tattım. Tattığım meyvelerden ise sadece muz ve taze hurmayı tanıyordum desem abartmış olmam.”
Yasemin Bali Çetin’in Nha Trang’a gitmek isteyenlere önerileri şöyle:
“Hiç tereddüt etmeden gidilebilir. O güzel doğayı ve sımsıcak insanları tanımak gerekir. Dar sokaklardaki kapısı açık evlerin önünden geçerken tebessüm ederseniz içtenlikle karşılık veriyorlar. Evlerdeki çok az eşya dikkatlerini çekecek. Fakir ama mutlular çünkü. Bilhassa çocuklar çok sevimli, bakışları ile şefkat bekliyorlar. Hava çok nemli olduğu için açık renk pamuklu giysilerle gidilmeli. Vietnam’a gider gitmez üçgen hasır şapkalardan alınmasını tavsiye ederim. Bu mevsim oraya gitmek için iyi bir zaman. Yağmurluk, şapka, güneş kremi ve gözlük varsa, rahat rahat gezilebilir.”

ŞAPKALARIN SIRRI
/images/100/0x0/55eb6d37f018fbb8f8c05a3b


Nha Trang’ın Cai Nehri kıyısındaki balıkçı köyü mutlaka görülmeli. Burası tipik bir Vietnam köyü. Daha önce tatmadığımız tropikal meyveler, ardından mis kokulu Vietnam’a özgü bitki çayları ile mest olduk. Bambu ve hindistancevizi ağaçlarının ihtişamı karşısında şaşkınlığımızı saklayamadık. Nehir gezimiz esnasında yoğun nemi hissediyorduk, aniden yağmur bastırdı. Tropikal iklim kendini gösteriyordu. Ama hasır şapka hem güneş hem de yağmurdan korudu bizi. Vietnamlı kadın ve erkeklerin neden bu şapka olmadan kolay kolay gezmediklerini anladık.

KÖYLÜ KIZLARIN İLGİNÇ TEPKİSİ

Cai Nehri’ndeki balıkçı köyünde 14-15 yaşlarında pek çok genç kız gördük. Akdeniz kanı taşımamızdan, biraz da farklı kültürlere duyduğumuz sempatiden işaret dili ile veya yerel rehberimiz aracılığıyla konuşmaya başladık. Kızlar hem utanıyor hem de kıkırdıyorlardı. Bir ara, birkaçının açık tenli ve mavi gözlü olan eşime bakıp bakıp güldüklerini fark ettik. İçlerinden biri eşimin kolundaki tüyleri çekip çok ilginç bir şey görmüş gibi inceledi. Onu görünce biz de gülmeye başladık. Tüylü bir erkek kolu bu sevimli kızın ilgisini çekmişti.

False