Shell: Turcas ve Tüpraş yatırımı büyüme planlarımızı gösteriyor

ENERJİ meselesi dipsiz bir kuyu gibi.

Shell Petrol ve Kimyasal Ürünleri Dünya Başkanı Rob Routs ile geçen gün bu dipsiz kuyuda birkaç saatliğine bir tura çıktık.

Milano’daki birkaç saatlik buluşmada, enerji dünyasının baş aktörlerinden Shell’in Türkiye’ye bakışını, gelecek senaryolarını öğrendik.

Shell, Coca-Cola gibi dünyanın en bilinen markalarından.

2005 yılında geliri 22.94 milyar dolar olmuş.

Petrol ürünlerinde 7.5 milyar dolarlık rekor bir gelir elde etmiş.

Rekor, zira 2004 geliri 940 milyon dolar.

Elbette bu rekor gelirde petrol fiyatının artışının payı büyük.

Rob Routs, "Rekor gelir elde ettik ancak yine harcamalarımız da rekor düzeyde" diyor.

Çünkü petrol çıkartmanın maliyeti giderek artıyormuş.

Aynı şekilde teknolojiye yatırımın maliyeti de.

TURCAS VE TÜPRAŞ

Routs
’un sunumunda bizim açımızdan ilginç nokta şu:

Shell yatırımlarını doğuya doğru kaydırıyor.

İlgi alanının kaydığı coğrafyada Hindistan, Çin, Endonezya, Türkiye, Rusya var.

Rob Routs, Türkiye’yle ilgili görüşleri şöyle:

"Türkiye’de Turcas ile Tüpraş ortaklığımız bu ülkede büyümek istediğimizin göstergesi. Türkiye, AB’ye dahil olsun, olmasın Avrupa’nın en çok gelecek vaad eden pazarlarından biri. Son yıllar kaydedilen gelişmeler heyecan verici. Hele yedi, sekiz yıl öncesine kıyaslandığında."

Routs, Shell’in yüzde 2’lık bir payının olduğu Tüpraş ile ilgili şunları söylüyor:

"Bu ortaklığa bilgi, tecrübe yani know-how’umuzu getireceğiz. Ticaret ağımıza Tüpraş’ı da dahil edeceğiz. Bu şirket için çok iyi olacak. Ayrıca Shell’in teknoloji şirketi Tüpraş rafinelerinin daha verimli çalışmalarını sağlayabilecek."

Rob Routs, Shell
’ın Türkiye’de başka yatırım planlayıp planlamadığı sorumuza "Olsa dahi şu anda bilgi veremem" şeklinde yanıtlıyor.

PETROL BİTMEZ

Rob Routs’un sunumunda altını dikkatle çizdiğim birkaç nokta şöyle:

Shell’in 2025 yılı uzun vadeli senaryoları var ancak bu küresel senaryolar üç yılda bir filan değişiyor.

Neden?

İklim koşulları, nüfus artışı, güvenlik, ekonomik büyüme, hükümet politikaları senaryoların değişmesine yolaçan şeyler.

Routs, "2050’ye kadar yetecek petrol var dünyada. Merak etmeyin petrol bitmeyecek. Çünkü değişik yerlerde petrol buluyoruz. Kanada’da kumda petrol var örneğin. Eskiden teknoloji yeterli değildi. Şimdi kumdan petrol çıkarmak için teknoloji geliştirdik. Kayadan petrol çıkarabiliyoruz."

Yani, petrol sadece Suudi çöllerinde değil artık.

Rob Routs şöyle bir benzetme yapıyor: "Taş devri taş tükendiği için sona ermedi. Aynı şekilde petrol devri petrol tükendiği için sona ermeyecek..."

Petrol tükenmezse de Shell’in alternatif enerji çalışmaları tam gaz sürüyor.

Hidrojen bunlardan bir tanesi.

Maliyetin hayli yüksek olmasına ve özel araba tasarımına ihtiyaç duyulmasına rağmen Shell’in İzlanda’da, Tokyo’da böyle çalışmaları mevcut.

Güneş enerjisi, mısır ve şeker kamışından elde edilen bio yakıtlar, rüzgar enerjisi kısaca "yenilenebilir enerji"yle ilgili de bilgi veriyor Routs.

Shell,
rüzgar enerjisi alananda ABD’de ikinci yatırımcı durumunda.

Routs, ikmalin daha güvenli olması ve iklim değişikline tehdit oluşturmaması nedeniyle bio yakıtlara büyük önem verdiklerini söylüyor.

Shell bitkilerden elde edilen "etanol" alanında önemli yatırımlar yapmış

Nükleer enerji alanına 25 yıl önce el atmış.

Ancak zarar ettiği için bu alandan çekilmiş.

2008’de üst yönetimin yüzde 20’si kadın

ROB Routs’un CV’sinden beş kız çocuğu babası olduğunu öğreniyorum.

Zaten kendisi de sunumunda kızlarına şöyle değiniyor:

"Beş kız çocuğu babası olarak kadınların iş hayatına katılımlarını yürekten destekliyorum. Shell’ın 2008 yılında hedefi üst düzey yöneticilerinin yüzde 20 oranında kadın olması."

Shell,
Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu.

Erkek sektörü diye bilinen enerji sektöründe Shell’in kadın istihdamı açısından devrim yapmasında Edipoğlu’nun da payı var.

İstanbul trafiğini rahatlatma projesi

Shell’ın İstanbul Belediyesi’yla, daha doğrusu İETT ile birlikte geliştirmekte olduğu bir hidrojen projesi var.

İstanbul Teknik Üniversitesi’nin de dahil olduğu proje devam ediyor.

İstanbul ile ilgili bir diğer proje ise şehrin trafiğini rahatlatmaya yönelik.

Shell, Meksika’nın başkentinde yaklaşık 1 milyar dolara böyle bir proje gerçekleştirmiş.

Trafiği büyük anlamda rahatlatmış.

İstanbul trafiği için böyle bir proje hayata geçirildiği takdirde partnerler arasında Ford, Toyota, GM, BP, Michelin olacak.

Nükleer atıklar meselesi

’Nükleer sizin olsun, Sinop bizim" yazıma bazı okurlardan gelen tepkilere yer vermek istiyorum. Çoğu "nükleer atıklar ne olacak" şeklinde.

Birkaç yıl önce yapılan referandumda "nükleere hayır" diyen İsviçre’den Dr. Hüseyin Pekin bakın ne yazmış:

"Nükleer atıkların güvenli biçimde depolanması henüz çözümlenmedi..

Ayrıca zengilenleştirilmiş uranyum tesislerinin ülke içersinde kurulması karmaşık bir konudur. Zenginleştirilmiş uranyum ve reaktör parçaları Fransa, ABD, Kanada gibi ülkelerden temin edileceğinden bu seçenek dışa bağımlılığı artıracaktır".

ABD’den yazan Yılmaz Şahinkaya da yine nükleer atık meselesine dikkat çekiyor.
Yazarın Tüm Yazıları