GeriSeyahat Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel!
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel!

Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel!

Roma’dan yaklaşık 40 dakikalık bir uzaklıkta, bütçeye uygun ve görkemli bir atmosferde, hem turistik yerleri görmeyi hem de plaj keyfini bir arada yaşamayı kim istemez. Parıldayan Akdeniz’in muhteşem manzarası, rüzgârda uçuşan hafif perdeler, uzun pencere kenarından beyaz yatağa vuran güneş ışınları, bir köşede göze çarpan kayalıklı kıyı, plajın geniş kavisli görünümü. Tüm bu güzel tasvirler, 5 yıldızlı bir oteli anlatıyor hissi verebilir fakat bu sahne, Roma kıyılarına 50 kilometre uzaklıktaki altın kumlara bakan, 14. Yüzyıldan kalma pembemsi bir şatoya ait. Bazı gayrimenkul danışmanlarının gözlerini parlatmaya yetecek kadar muhteşem olan bu yeni hostel, geçen yaz Lazio yerel yönetimi tarafından Santa Severa Şatosu’nda açılmış.

Roma Termini istasyonundan bir saatten az süren bir yolculuk sonrasında yaklaşık 15 dakikalık bir yürüyüş ile bu hostele ulaşılabiliyor. Hostelin üç cephesinde bulunan evler, bahçeler, dükkanlar ve iki kilise, burayı bir şatodan çok duvarlarla çevrilmiş tam bir ortaçağ köyü haline getiriyor. Santa Severa Şatosu (Castello di Santa Severa), yüzyıllar boyunca Romalı bazı asil aileler ve Katolik Kilisesi tarafından sahiplenilmiş ve ortaçağ papaları tarafından bir yaz sığınağı olmuş. Ancak Alman ordusunun kullandığı 1943’teki dönem haricinde, 1600’lerin sonlarına doğru biraz ihmal edilmiş.

Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel


 Lazio kıyısında pembelikler içinde Santa Severa Şatosu

Lazio kıyısında yer alan bu özel tesis, dört yıl süren restorasyon ve onarım çalışmalarının ardından, üç müze, 11. yüzyıl kulesi, pek çok sergi ve organizasyon ile 2017'de ziyaretçilerine açılmış. İlk yılında aileler ve okul grupları derken, yaklaşık 50 bin ziyaretçiyi kendine çekmeyi başarmış. Birkaç çömlekçi, mücevher ve deri eşya imalatçısı diğer eski binalarda dükkanlar açmış. Hostel ise geçen yıl eklenmiş. Şato, 2013 yılında seçilen yerel başkan Nicola Zingaretti tarafından halk için korunan 'kültürel ciğerlerden biri' olarak nitelendirilmiş durumda. Tarihi kemerli geçitler yoluyla, 14 odanın ve 42 kişinin kalabildiği yatakhanelerin bulunduğu, tesisin en eski bölümüne çıkılabiliyor. Deniz manzaraları özel odalar, kendilerine ait duş ve tuvalete sahip. Ahşap zemini, cilasız gri ve beyaz duvarları, açıkta duran çatı krişleri, hoş çarşafları ve sevimli görünümü bulunan odalardan sekizinin ise deniz manzarası bulunuyor. Bir sabah şatoda, denize karşı uyanmak…

Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel


Santa Severa Şatosu müzeleri ve sergileri

Hostelde kalanlar, kendi kahvaltılarını organize edebiliyorlar hem de bir bahçe boyunca uzanan yüksek kaliteli ve ortak kullanılan bir mutfakta.  Bu mutfakta, Hristiyan kilisesinin kırıntılarının ötesinde, kirişli tavan, TV, şirin kanepeler, kahve makinaları, atıştırmalıklar, içecekler, buzdolabı ve fırın da yer alıyor. Eski gemilerin onarılmış hallerini içeren deniz müzesi, klasik terakota tablo galerisi, çiniler, vazolar, amforalar (bir çeşit çömlek), maden ve tarım müzesi gibi kültür dolu müzeler, eski tarihi koklamaya yardımcı olan öğelerden sadece bazıları.

Sergilerin ve bilgilendirme tabelalarının, İtalyanca bilen ziyaretçiler için uygun olduğu söylense de hostel genelde Avrupa’dan gençleri ağırlamaya açık olduğundan, misafirler tarafından İngilizce tabela ve bilgilendirmelerin daha fazla olması öneriliyor. Şato duvarlarının hemen kuzeyindeki kumlar, bir İtalyan halk plajı için son derece göz alıcı altın renginde. Aynı cephede yer alan birkaç bar ve Isola del Pescatore balık restoranı da şatonun yerini cazip kılmaya yetiyor. Su kenarı boyunca dolaşıp, levrek ve çipura yakalamayı ümit eden balıkçıların yanı sıra burada bir de yerel sörf okulu bulunuyor. Yeşil örtülü Santa Severa köyü, Mussolini tarafından 1930’larda yaratılmış. Santa Severa meydanında barlar, dondurmacılar, fırınlar ve ihtiyaçlar için bir de süpermarket yer alıyor.

Santa Severa Şato’suna karşı çimlerde piknik ve sörf

Pazartesi günleri burada en güzel gün. Neden mi? Pazartesi günleri, şato günübirlikçilere kapalı olduğundan, tüm tesis, hostel misafirlerine kalıyor. Güney kısmına bakan kıyıda bulunan dağınık ve düzensiz çimler bile, misafirler için şatoya karşı yapılan bir piknik sırasında çekici gelebiliyor. Sörf ya da piknik harici yapılabilecek aktiviteler arasında, köyün birkaç mil iç kısmında bulunan Monti della Tolfa’ya düzenlenebilecek rehberli dağ bisiklet keşif turları bulunuyor. Şatonun beş ya da altı kilometre güneyinde Macchiatonda Doğal Park’ına doğru inanılmaz manzaralara ve vahşi yaşama da şahit olmak mümkün.

Roma’nın yanı başındaki ortaçağ şatosu artık bir hostel


Konaklama, Castello di Santa Severa tarafından sağlanıyor. (yatakhane yatakları 25 Euro’dan ve çift kişilikler 65 Euro’dan başlıyor, castellodisantasevera.it). Santa Severa istasyonunda bilet ofisi ya da bilet otomatı olmadığından dönüş biletinin de Roma’dan alınması tavsiye ediliyor.

Denizin öptüğü şatoyu görünce Roma’yı unutmak an meselesi gibi hissediliyor. Ya Roma’yı gezdikten sonra bu şatoda plaja karşı tatili yaşamak lazım ya da Roma’ya takılmadan önce Santa Severa’da biraz enerji depolayıp masal kente adım atmak lazım. Buralara geliş sebebini unutmamak tamamen size kalmış.

Kaynak: The Guardian

False