Kıbrıs’ın görmeden dönülmemesi gereken 10 köyü

Kıbrıs denildiğinde aklımıza sadece deniz, kum, oteller ve kumarhaneler gelmemeli. Adada görülmesi ve keşfedilmesi gereken çok fazla yer var. Kıbrıs köyleri de bu listenin başında geliyor. Doğası ve tarihi dokusu ile ilkbaharda her biri farklı bir güzelliğe bürünen Kıbrıs’ın mutlaka görülmesi gereken köylerini alanında uzman isimlere sorduk...

Ömer Bilge / Hürriyet Gazetesi Kıbrıs Temsilcisi
Saffet Emre Tonguç / Hürriyet Seyahat yazarı
Nurgül Büyükkalay / Hürriyet Seyahat gezgini
Mesut Günsev / Detay Kıbrıs Gazetesi yazarı
Yıldırım Güngör / Dağcı

Bahar Akıncı / Seyahat yazarı
Sinan Hamamsarılar / Yeme-içme, seyahat yazarı
Mehtap Hız / Kıbrıslı turizm rehberi
Nazif Bozatlı / Kıbrıslı yazar
Bahar Barlasoğlu / Travelpoint direktörü

10- Havasında çilek kokusu var: Yeşilırmak
Kuzey Kıbrıs’ın en batı ucunda yer alıyor. Köyde her yıl düzenlenen ‘Çilek Festivali’ bu yıl 26 Nisan 1 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Verimli topraklarında çilekle beraber zeytin, harup, incir, üzüm, narenciye de yetişen köy için “Yeşil ile mavinin buluştuğu yer” deniliyor.

9- Plajları ve tarihi ile ünlü: Bafra
Tarihi merkezlere yakınlığı ve plajlarının muhteşemliği ile Kuzey Kıbrıs’ın en dikkat çekici köylerinden. Birçok kişiye göre adanın en güzel plajları burada yer alıyor. Eski adı Vokolida’nın ‘sığır çobanının kızı’ anlamına geldiği köy Bafra, Apostolos Andreas Manastırı, Kantara Kalesi, İskele İkon Müzesi ve Kral Mezarları gibi birçok tarihi yapıyı barındırıyor.

8- Küçük koyların köyü: Tatlısu (Akatu)
Girne’nin 40 km doğusunda Beşparmak dağları ile Akdeniz sahili arasında bulunuyor. Küçük koy ve kumsallarıyla öne çıkan köyün bir diğer önemli özelliği ise tarımsal üretim. Bölgede seracılık, büyükbaş hayvancılık, küçükbaş hayvancılık, harnup ve zeytin yetiştiriciliği ve balıkçılık yapılıyor. Köy ayrıca Kuzey Kıbrıs’ın en önemli turfanda sebze üretimi yapılan bölgelerinden.

7- Lezzetleri dillere destan: Kormacit
Orta Çağ’da Levant’tan dinsel ve siyasi çatışmalar nedeniyle kaçarak Kıbrıs’a yerleşen ve Maruni Kilisesi üyesi olanların kurduğu köy Girne’nin 34 kilometre batısında yer alıyor.

Köyün en önemli özelliği ise mutfağının zenginliği! “Kormacit Köyü’nde ünü ada sınırlarını aşmış Yorgo Kasap Restoran’ın nefis fırın kebabını tatmalısınız. Mönüsü dillere destan” diyor Bahar Barlasoğlu.

6- Kıbrıs’ın Şirincesi: Bağlıköy
Kıbrıs’ın Kuzey batısındaki Güzelyurt ilçesinde yer alan, ‘ekoköy’ unvanına sahip, özelliklerini koruyabilmiş tipik bir Kıbrıs köyü. Adını bugün artık yok denecek kadar az olan bağlarından alan köyün Rumca adı Ampelikou da yine bağ anlamına geliyor. Görenlerin Türkiye’de Şirince’ye benzettiği köyün oldukça etkileyici bir de mutfağı var.

5-Yer altı mağaraları ile ünlü: Kalavaç
400 yıl önce Muğla’dan göçen Kalavaç aşiretinin kurduğu köy Kıbrıs’ın otantikliğini koruyan en güzellerinden biri olarak kabul ediliyor. Köy Beşparmak Dağları’ndan Meserya Ovası’na bakıyor. Köy, güzelliğinin ve manzarasının yanı sıra mağaraları ile de ünlü. Mesut Günsev “Köye neredeyse hayatını vermiş muhtar Ömer Meraklı’yı mutlaka bulun ve Kalavaç’ı onun gözüyle tanıyın…” diyor.

4- Medeniyetlerin ev sahibi: Akdeniz
Adanın en batısında, çam ormanlarının çevrelediği köy aynı zamanda deniz kenarında ve geniş bir kumsala sahip. Arkeolojik kazılarda 5000 yıl öncesinde ait yerleşim yerleri ve birçok tarihi eser burada ortaya çıkarılmış. Cüce fil ve su aygırı fosillerinin de bulunduğu bölge birçok endemik bitkiye ve kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Akdeniz Köyü’nde, doğa yürüyüşü, at binme, atv gezisi, bisiklet turu ve safari gibi etkinlikler de yapılabiliyor.

3- Çiçek kokulu sokaklar: Karmi (Karaman)
Girne’ye sekiz kilometre mesafede, Beşparmak dağlarının eteğinde bulunan Karmi Köyü’nün nüfusu tamamen İngilizlerden oluşuyor.

Günümüzdeki adı Karaman olan köy Kıbrıs’ın İngiltere hâkimiyeti döneminde İngiliz aristokrat ve sanatçılar tarafından kurulmuş.

“Köyün sokakları bahar aylarında çiçek kokusu kaplı! Köy sokakları ise yürüyene sadece huzur veriyor” diyor Yıldırım Güngör.

2- Festivallerle daha da güzel: Beylerbeyi
Beşparmak dağlarının Girne’ye bakan yamacında, çamların arasında incir, limon, nar gibi meyve ağaçları ve çiçeklerle bezenmiş bir köy.

Bölgede yerleşim yeri olmadan önce kurulmuş olan Bellapais Manastırı, köye ayrı bir güzellik ve önem kazandırıyor.

Mehtap Hız, “Her yıl Nisan Mayıs aylarında düzenlenen Uluslararası Klasik Müzik Festivalleri de bölgeye ayrı bir renk katıyor, kaçırmayın” diyor.

1- Altın rengi kumsallar: Dipkapraz
Burası insanın üzerine yapışmayan altın rengi kuma sahip kumsalları ve göz alabildiğine uzanan el değmemiş kıyılarıyla meşhur. Ancak buranın tek güzelliği denizi ve kumsalları değil.

Aynı zamanda Milli Park, Doğal ve Arkeolojik Sit Alanı olan köy, Kıbrıs’ın en güzel canlılarından Kıbrıs eşeklerine de ev sahipliği yapıyor.

Ömer Bilge, “Özgür gezen yabani Kıbrıs eşeklerini ve daha yüzlerce canlı ve bitkiyi sadece burada görebilirsiniz” diyor.