Avrupa’nın en büyüleyici 10 seyahat rotası

İlkbaharın gelmesiyle beraber Avrupa’da keşfe çıkmanın tam zamanı! Yaz aylarındaki turist kalabalığından uzakta, tarihin, doğanın, manzaranın ve lezzetli yemeklerin arasında kaybolun. Sadece bir kenti gezmek yerine özenerek oluşturulan en iyi rotalarda yol alırkenistediklerinizi bulacaksınız. İşte uzman jürimizin seçtiği en güzel 10 yer...

Fotoğraflar: Alamy

JÜRİ
Saffet Emre Tonguç – Hürriyet Seyahat yazarı
Ayhan Sicimoğlu – Hürriyet Seyahat yazarı
Mehmet Yaşin – Hürriyet Seyahat yazarı
Gülhan Şen - TV programcısı, sunucu
Sinan Kunter – TV programcısı, gazeteci

Bahar Akıncı – Hürriyet yazarı
Özlem Tunca - TV programcısı, sunucu
Serda Büyükkoyuncu - Seyahat ve sanat tarihi yazarı
Faruk Akbaş – Fotoğraf turları rehberi
İlhan Eroğlu – Fotoğrafçı

10- Saraylar ve doğa: TUNA NEHRİ / MACARİSTAN – ALMANYA - AVUSTURYA
Doğu Avrupa’nın can suyu olan Tuna Nehri 2800 km’lik uzunluğuyla 10 ülkeden geçiyor.

Nehir rotasında etraftaki sarayları, eşsiz mimariyi ve doğayı seyrederek yol alıyorsunuz. Cruise geminizde kamaranızın bir tarafının da cam olmasıyla odanız da sizinle seyahat ediyor.

Budapeşte, Viyana, Bratislava, Linz, Passau ve Nüünberg gibi şehirleri göreceksiniz. Ayhan Sicimoğlu, “Benim favorim nehir turları. Avrupa’nın tarihinin içine girdiğiniz Tuna Nehri zamanının ekspres yolu ve benim bir numaram” görüşünü belirtiyor. Cruise turları yedi gece sekiz gün sürüyor.

9- Cennet gibi: DOLOMİTLER / İTALYA
Ülkenin kuzeyindeki Dolomitler alabildiğine yemyeşil bir doğa, göl ve dağ manzaralarıyla huzur vaat ediyor

. Doğa fotoğrafçılarının uğrak noktası olan bölgede UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kayıtlı Dolomitler’in eteklerindeki Gardenia Vadisi’nde SPA’larıyla ünlü mücevher köyü Ortisei, 1496 metre yükseklikteki Braies Gölü ve dağ grubu Sassolungo gezilecekler arasında başı çekiyor.

İlhan Eroğlu, “Benim bir numaram burası. Çünkü Dolomitleri görünce cennetin dünyadan daha güzel olduğuna inanmak zor” yorumunu yapıyor.

8- Zirvenin güzelliği: AVUSTURYA ALPLERİ / AVUSTURYA
Schladming Dachstein, Avusturya’nın Graz Şehrine Yaklaşık 2 saatlik uzaklıkta bulunan, dünyanın yedi harikasından biri olmaya aday bu buzullar ülkenin Styria bölgesinde yer alıyor.

Schladming Dachstein’nın 3 bin metre yükseklikteki zirvesindeki buzullar yaz gelse de erimiyor ve binlerce yıldır donmuş halde. Özlem Tunca, “Teleferikle 3 bin metreye çıkan turistleri sürprizler bekliyor. Uçurumun dışına taşan cam balkondan manzarayı izlemek isteyenler uzun sıralarda beklerken, isteyenler de iki dağı birbirine bağlayan dünyanın en yüksek asma köprüsünden geçerek dünyanın en eski (600 yıllık) buz müzesini gezebiliyor” diye anlatıyor.

Buraya gelmişken dağın yamaçlarındaki kasabaları da gezmeden dönmeyin.

7- Tarih ve denizle iç içe: DALMAÇYA KIYILARI / HIRVATİSTAN - KARADAĞ -BOSNA HERSEK
İlkbaharla birlikte Avrupa’nın en güzel noktalarından biri olan Dalmaçya kıyılarında hem denize, güneşe hem de şehirlerindeki tarih kokusuna doyacak, Osmanlı İmparatorluğu’nun eserlerini de görüp bizden bir şeyler de bulacaksınız.

Hırvatistan’da Dubrovnik, Split, Trogir, Zadar, Hvar ve Braç Adası, Plitvice Ulusal Parkı; Karadağ’da Kotor Körfezi ve Budva; Bosna Hersek de ise Mostar ve çevresini mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Hırvatistan hariç Karadağ ve Bosna Hersek’e vizesiz giriş yapabilirsiniz.

6- Denizle baş başa: NORVEÇ FİYORDLARI / NORVEÇ
Fiyordların ve şelalelerin görkemli manzaraları eşliğinde denizle baş başa ve alabildiğince yemyeşil bir coğrafyada günler süren masalsı bir yolculuk.

Genellikle Kopenhag’dan başlayan turda Olden, Bergen, Grainger, Flaam ve Almanya’nın bir şehri olan Kiel uğranılacak destinasyonlar arasında bulunuyor.

Lüks cruise gemilerinde bambaşka bir coğrafyaya demir alan yolculuk için sekiz gece dokuz gün veya 14 gece 15 gün süren iki farklı tur seçenekleri var.

5- Hayran kalacaksınız: ROMANTİK YOL / ALMANYA
Sevgilinizle birbirinden güzel 22 kasabadan, bağlardan, rengârenk çiçeklerin arasından geçeceğiniz rota, 320 km’lik uzunluğa sahip.

Frankfurt’un 120 km. güneydoğusundaki Würzburg’den başlayan yolculuk Avusturya sınırındaki Füssen’de son buluyor.

Yol boyunca UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki saray, kilise ve şatolarla karşılaşacaksınız. Saffet Emre Tonguç, “Romalıların ayak izlerini sürmek için yol üzerindeki Augsburg’a muhakkak uğrayın. Barok üslupta yapılmış evler, görkemli bulvarlar ve geleneksel mutfağın lezzetlerini bulabileceğiniz, insanı ortaçağ atmosferine taşıyan restoranlar sizi bekliyor” tavsiyesini veriyor.

4- Görkemli şatolar: LOIRE VADİSİ / FRANSA
Fransa krallarına, şairlerine ve sanatçılarına ev sahipliği yapmış olan bölge Fransız Rönesans’ının da merkezi. Balzac’ın kitaplarını yazdığı, Leonardo da Vinci’nin emekliliğini geçirdiği üç yüzü aşkın şatonun bulunduğu eşsiz bir yer. Paris’ten iki buçuk saatte ulaşılan Loire Vadisi’nde Amboise, Villandry, Clos Luce Şatosu, Perreux ve Valmer Şatoları Fransız krallarının taht oyunlarına ev sahipliği yapmış.

Bu şatoların bahçeleri da güzellikleri ve estetik tasarımlarıyla ünlü...

Serda Büyükkoyuncu, “Gökkuşağı renklerine bürünmüş binlerce çeşit çiçeğin arasında yüzlerce şatonun bulunduğu vadide kendinizi masal diyarında hissedeceksiniz” diye söylüyor.

3- Ayrılmak zor: AMALFİ SAHİLİ / İTALYA
Sorrento’yu geçer geçmez başlayan sahil yolu sizi limon bahçeleri, sonsuzluk manzaraları ve falezlerin üzerine kurulu küçük kasabalarla dolu bir yolculuğa çıkarıyor.

Yol üzerinde yer alan Positano, Amalfi, Minori, Atrani kasabaları ve en tepede iki muhteşem saraya ev sahipliği yapan Ravello köyü romantik manzaralar sunuyor.

Gülhan Şen, “İnsan, kartpostal güzelliğindeki bu kasabaların içinde dolaşırken bir turist olarak geçip gitmenin yerine, burada yaşama isteğine kapılıyor.Bu rotada gezmek sizi bir süreliğine hayal âleminde yolculuğa çıkarabilir” diyor.

2- Gurme başkenti: BASK BÖLGESİ / İSPANYA
Ülkenin kuzey batısındaki özerk bölge doğal ve tarihi güzelliklerinin yanı sıra gastronomi başkenti olmasıyla gurmelerin akınına uğruyor.

Öyle ki San Sebastian nüfusuna oranla en çok Michelin yıldızlı restorana sahip olan kent. Rioja şarap bölgesine geçip oradan da Bordeaux’a geçip damağınızı şenlendirebilirsiniz.

Bahar Akıncı, “Sanatın parlayan yüzü Bilbao, yol üzerindeki muhteşem kasabalar St. Jean de Luz, sörf cenneti Biarritz ve bağlar ile şatolar kasabası St. Emilion’un güzellikleri de cabası” yorumunu yapıyor.

1- Ortaçağ ve eşsiz doğa: TOSKANA VE CINQUE TERRE / İTALYA
Çizmenin kuzey batısındaki Toskana Vadisi doğal güzelliği, ortaçağa götüren mimarisi, bahçeleri, üzüm bağları ve mutfağıyla bu baharda seyahat planınızın ilk sırasında yer almalı. Bölgenin yönetim merkezi olan Floransa’da Rönesans’ı baştan yaşamak mümkün!

Sinan Kunter, “Uçakla Pisa’ya inip kiralayacağınız bir araçla, önce Pisa’nın o meşhur yamuk kulesini görün.

Ardından Toskana’nın Siena ve San Gimignano gibi orta çağ kentlerini gezip, bağ evlerinde meşhur Chianti şaraplarının tadına bakabilirsiniz. Son olarak rotamızı denize doğru kırıp iki saat sonra La Spezia ulaşın. Trenle 20 dakika sonra masal diyarını andıran balıkçı köyleri Cinque Terre’yı keşfe çıkın. Yaz aylarında kalabalık olan Cinque Terre köylerini ister trenle sıra sıra gezin, isterseniz de günübirlik tekne turlarına katılıp denizden görün, turkuvaz renkli sularda yüzün” diyor.