GeriSeyahat Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Akyaka doğasıyla, müdavimleriyle, Azmak Deresi’nde yüzen kazlarıyla ve dünyadaki sayılı uçurtma sörfü parkuruyla tam da aranan şirin Ege Beldesi...

Aslında bu haberi yazarken bile “Daha fazla popüler yaparız da bu güzel yerin doğasını bozar mıyız?” diye çekiniyorum. Ama Akkaya’nın bozulması biraz zor. Belde yöneticileri ve halk Akyaka’yı korumak için bir dizi kural koymuş. Öncelikle beldede inşaa edilen tüm evler tek bir mimaride olmak zorunda. Eski rum mimarisine uygun olmayan evlerin projeleri belediye tarafından reddediliyor. İstisnasız tüm evlerin ahşap verandası var ve iki katı geçmek yasak. Akyaka için ‘Ege’nin Safranbolusu’ diyebiliriz. Bu mimari anlayışın tek istisnası 80’lerde yapılan lojmanlar.

Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Akkaya’yı Kaş, Alaçatı gibi yerlerden ayıran bir diğer özellik de tüm mekânlarda müziğinin gece 12’de bitmesi. Methi taa İstanbullara kadar gelen ‘22 Riders Inn’ bar bile saat 12 dedi mi müziği kesiyor. Bu kadar keyifli bir ortamda müziğin bir anda kesilmesine alışık olmayan bizim gibi yabancılar durumu hafif yadırgasa da Akyaka’nın sürekliliği için oldukça güzel bir karar. Müzik bitince tüm müdavimler son bir kez ‘Deli Mehmet’in müziksiz barına uğrayıp sonrasında da odalarına dağılıyor. Spor ve doğayla iç içe olan bir belde için ideal harika bir rutin.

Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Akyaka’nın incisi ise Azmak deresi. Beldenin tam ortasından geçen derenin iki yakasında bulunan sazlıklar ve içindeki yaban kazları size kendinizi yeşil bir kuzey Avrupa ülkesinde gibi hissettiriyor. Kuzey diyoruz çünkü azmak deresinin yaz, kış sıcaklığı 5-10 derece arasında. Beldedeki inanışına göre ne kadar sarhoş olursanız olun Azmak Deresi’ne bir kere girip çıktığınızda ayılıyorsunuz. Ben gündüz yaptığımız tekne gezisinde dereye girme cesaretinde bulundum cidden söylenildiği kadar soğuk!

Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Akkaya’yı asıl özel kılan niteliklerin başında ise dünyada eşi benzeri olmayan ‘kiteboard’ yani ‘uçurtma sörfü’ potansiyeli. Kiteboard, 1999’da keşfedilen, stabil ve güvenli olması ise 2003’ü bulan bir ektsrem spor. Temel olarak bir sörf tahtası ve uçurtma yardımıyla su üzerinde sörf yapmak olarak tanımlanabilir. Dünyanın giderek popülerleşen bu spor için Akkaya çok özel bir anlam taşıyor.
Çünkü Akkaya’da karanın sıcak ve denizin soğuk olması sonucu oluşan ve kıyıya paralel şekilde esen termal rüzgâr sörfçülere müthiş bir deneyim sunuyor.

Bir sörf, bir uçurtma, bir de Akyaka

Üstüne suyun diğer sahillere göre sığ olması da sörfçülere rahat hareket imkânı sağlıyor. Geçen haftasonu düzenlenen ‘Dünya Kiteboard Şampiyonası’na katılan sporcuların çouğu Akkaya’yı Avrupa’nın en iyi kiteboard pisti olarak tanımlıyor.
Akyaka’da sezonun son demleri yaşanıyor. Güneş insanın içini ısıtıyor. Su sıcaklığı ise halen makul. Haftasonları denizin üzerinde uçurtmasıyla sörf yapanlara rastlayabilirsiniz. İsterseniz bu adrenalin su sporunu siz de deneyimleyebilirsiniz. Türkiye’de bunun için Akyaka’dan daha iyi bir yer yok.

Dünyanın en iyileri yarıştı

‘WKL Amarok Dünya Kiteboard Şampiyonası’, kiteboard’un Formula 1’i. Almanya’nın son anda fikstürden çıkmasıyla şampiyonanın 5. ve son ayağı da bu sene Akkaya’daki Amarok Kite Academy’de yapıldı. Freesytle alanında elit lig olarak adlandırılan dünyanın en iyi 32 sörfçüsü dünya şampiyonu olmak için yarıştı. Normalde üç günde bitmesi planlanan yarışma sezon sonu olması dolayısıyla rüzgârın dengesiz esmesi sonucu beş günden fazla sürse de sonunda kadınlarda Bruna Kajiya erkeklerde ise Liam Whaley en yüksek puanı alarak şampiyon oldu.

 

Fotoğraflar: akyaka. Gezi Evreni, 

 

False