Sevdiğimin ağabeyi anneme iftira atmıştı

Sevgili Güzin ablacığım, 22 yaşında arkadaşlarımın söylediğine bakılırsa oldukça güzel bir genç kızım. Şu anda üniversitede okuyorum. Dört yıldır çok saçma bir sebepten dolayı aşk acısı çekiyorum.

Benim sevgim, aşkım karşılıksız değil, sevdiğim kişi de en az benim kadar beni seviyor. Ama biz birleşemiyoruz, aksine günden güne ilişkimiz yıpranıyor. Bunun nedeni hem mezhep ayrılığı, hem de sevdiğim kişinin ağabeyinin geçmişte anneme duyduğu karşılıksız aşk.

Ağabeyi, babam vefat ettikten uzun süre sonra, anneme beraber olma isteğini belirtmişti. Annemden karşılık alamayınca da anneme iftiralarda bulundu.

Şu anda da onun kardeşiyle ben birbirimizi seviyoruz, işte onlar da böyle bir konuyu bahane ederek bizi ayırmak istiyorlar. Annesi ve ablaları her gün, benimle görüşmemesi için onun aklını çeliyorlar. Kaç defa bu yüzden ayrıldık hatırlayamıyorum bile!

Ablacığım, bizim günahımız ne? Biliyorum yine de bir süre sonra ayrılacağız ama ben onu çok seviyorum, o da beni.

RUMUZ: MUTSUZ VE UMUTSUZ

Sevgili kızım, işte bak bu dünyada ne büyük dramlar yaşanıyor. Ve zaman zaman insanlar ne kadar acımasız ve alçakça davranabiliyor, göz koyduğu kadından yüz bulamayınca utanmadan ona iftiralar atmaktan kaçınmayan bu adamı ve ailesini asıl sen istememelisin.

Onlarla görüşmek zorunda değilsin. Ama aranızdaki bu düşmanlık nedeniyle de seni gerçekten seven ve sahiplenen bir genci geri çevirmen de gerekmez.

Mezhep farkını unut gitsin, bu saçma ayrımcılığı artık siz gençler aşacaksınız. Ama diğer konu, bir bakıma annenle, onun ailesi arasında aşılması zor bir gerginlik yaratmış olmalı.

Bu nedenle dört yıl gibi uzun bir süredir beraber olduğun bu gençle gerçekten iyi anlaştığınıza inanıyorsan, hiçbir şeye bakmayıp, birleşin.

Ama ailelerin görüşmesini ya da onun ailesinin seni bağırlarına basmasını bekleme.

Buna katlanabilecekseniz evlenin.

Askerlik dönemi onu değiştirdi

Ben 20 yaşında bir genç kızım ve çıkmazdayım. Bir senedir beraber olduğum biri var. Ama o şu anda askerde ve bu bir yıl içinde, o kadar çok kavga ettik ve barıştık ki, artık sayısını bile unuttum.

Askerde olduğu için psikolojisi iyi değil. Kendisi de söylüyor... İzinli gelmeden önce her şey çok iyi gidiyordu. Beni ne kadar sevdiğinden söz ediyordu. 20 günlük izin süresince sadece bir kez buluştuk. Zaten ne olduysa bu buluşmadan sonra oldu.

Daha sonraki günlerde, görüşmek için ısrar ettiğimde, hep bir bahane buldu, gelmedi. Bana karşı davranışları değişti. Arkadaşlarının yanındayken bambaşka biri oluyor, beni eleştiriyor ve küçümsüyor.

Her izin dönüşü aramız bozuluyor, bir hoşçakal bile demeden, gidiyor. Ona bitmesi gerektiği söyledim, tepkisini ölçmek için. O da ‘tamam’ dedi. Dünya başıma yıkıldı.

Ona son bir mektup gönderdim. Aldığım yanıt sevgimle dalga geçer gibiydi.

RUMUZ: YARALI

Bir anlamda blöf yapmak istemişsin ama zamanı değilmiş, kızım. Sevdiğin genç sana psikolojik açıdan iyi olmadığını kendi söylemiş.

O zaman ne diye üstüne üstüne gidiyorsun? Ona şu zor döneminde yardımcı olacağına, huzur vereceğine ‘Ayrılalım’ demek marifet miydi? Belki de son görüşmenizde onu kıracak bir şey söyledin?

Belki o da düşündü taşındı, seninle yapamayacağını anladı, kimbilir? Zamana bırak, kızım. Eğer hallolabilecek bir durumsa, kendiliğinden düzelir.

Anlaşamasak da ayrılamıyoruz

Merhaba Güzin abla, ben 20 yaşında özel bir sektörde çalışan bir genç kızım. Sorunum ise erkek arkadaşımdan ayrılmak istememe rağmen bir türlü ayrılamamak.

Aslında birbirimizden uzak olmamız sebebiyle zaten görüşemiyoruz. Kavga dahi edemiyoruz, çünkü beni üzmemek için o hep susuyor. Beni kırmamak için dahi olsa, kendi fikirlerini savunması gerekir, diye düşünüyorum.

Biliyorum, bir çok kişi ağzına bakan sevgili isterken benim böyle düşünmem garip gelir insanlara. Sevgisinden hiç şüphem yok. Ancak çocukça davranışları beni kendinden uzaklaştırdı. Onu karşıma alıp konuşmaya çalıştım. Ayrılmak istemediğini söyledi ve gözleri doldu. Her istediğinde beni arayabileceğini ama, bu konuyu konuşarak halletmemiz gerektiğini, söyledim.

Şimdi bu ilişki zorunlu bir şekilde devam ediyor. Ben çok mu kötüyüm, gerçekten?

RUMUZ: ANTALYA’DAN KİRAZ


Hayır kötü bir kız değilsin, elbette. Ama mantıklı düşünüyorsun. Daha şimdiden anlaşamadığını görüp, bu beraberliğe boş yere uzatmak istemiyorsun. Çok da haklısın.

Belki bu zamanda, böyle güvenilir, sevgi dolu, dürüst ve iyi bir erkek bulmak gerçekten pek kolay değil ama, dediğin de çok doğru, bir insanı sevmeden, sırf seviyor diye, ya da iyi diye kabul etmek de zor. Üstelik sana zayıf ve kişiliksiz görünüyor. Bu durumda ikiniz de mutsuz olursunuz.

Birbirinizden bu kadar uzakta olmasanız, belki zaman içinde bir uyum sağlayabilirdiniz, ama bunca mesafe durumu daha da zorlaştırıyor.
Yazarın Tüm Yazıları