Sen nereye ben oraya!

Güncelleme Tarihi:

Sen nereye ben oraya
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 02, 1998 00:00

Haberin Devamı

Artık bizim taksilerimiz de reklam alıyor. Ticari araçlarda reklam bulundurulmasının esaslara bağlanarak serbest bırakılmasının ardından, reklamcılar taksilerin tepesine bir platform kondurdu ve onları birer mobil medyaya dönüştürdü. Böylece reklamveren İstanbul'un her yerini gezen ve binlerce kilometre dolaşan bir taksi ile günde yalnızca dört milyon liraya reklamını yapmaya başladı. Üstelik prime-time 24 saat!

Taksi üstüne reklam almak için özel yapılmış platformun adı ‘‘canopy.’’ Diğer adı ise ‘‘roof top.’’ Canopy, Türkiye'deki taksilere ilk uygulandığında sorun çıkmış. Nümune taşıtlara büyük gelmiş. Bakmışlar ki nümune yerli arabaya uymuyor. Taksi Medya adlı şirket kolları sıvamış ve ortaya yeni bir canopy kalıbı çıkarmış.

Canopy herhangi bir kaza anında zarar vermemesi için parçalanıp dağılabilir bir maddeden yapılmış. Otomobilin tavanına mıknatısla tutturuluyor. Hiçbir vidası, bağlantısı yok. Binlerce kilometrelik yolda 200 kilometreye kadar süratle test edilmiş. Işığı dahil toplam ağırlığı yedi kilo 600 gram. Boyutu ise 105'e 36 santim. Bu da 3.17 metrekare gibi bir yüzeye denk geliyor. Çift taraflı olduğu için bu 7.5 metrekarelik bir reklam alanı demek.

EN AZ 30 ARAÇ

İstanbul'da kayıtlı 18 bin, korsan otomobillerle birlikte toplam 22 bin taksi çalışıyor. Herhangi bir durağa ait olmayan, yolda gezen bir taksiye reklam verilmiyor. Reklamveren firma arabaların günlük raporunu almak istiyor çünkü. Her taksiciyle bir yıllık kesin sözleşme yapılıyor. Bu sözleşmeler bölgeler halinde dosyalanıyor. Reklam alındığında hangi bölge istenmiş ise o bölgenin listesi yapılıyor. Müşteri ürünün hitap etmesini istediği kitleye veya bölgeye göre taksiyi seçebiliyor.

Taksi reklamı ile ilgili kampanya, yönetmelik gereği en az 30 araçlık olmak zorunda. Reklamda yer alacak yazı, resim, sembol ve benzeri işaretler, anayasal rejime, milli ve manevi değerlere, dine, ahlaka ve adaba, demokratik rejime aykırı olmamalı. Ayrıca siyasi içerikli reklam alınamıyor. Kampanyalar en az üç ay olacak şekilde düzenlenmiş. Altı ve 12 aylıkları da var. Takside yer alan reklamlar ile ilgili roof top ve baskı malzemesi firma tarafından sigortalanıyor.

ÜÇ AYDA 100 MİLYON

Üç aylık kampanyada şoförün eline net 100 milyon lira geçiyor. Para ticari taksinin sahibine ödeniyor. Araçların yüzde 70'inin plakalarının kiralık olması, işi biraz zorlaştırıyor. Yasal olarak bu para plaka sahibine ya da plaka sahibinin vekalet verdiği kişiye ödenmek zorunda. Plakalar kiralanırken bir vekalet sözkonusu olduğu için, para vekil olan kişiye vekaletname ile de ödeniyor.

Para ödendiği sırada asıl sözleşme imzalanıyor. Şoförden şunlar isteniyor: Üç ay şirkete bağlısın, üç ay bu canopy takılı kalacak, gece ışıklarını yakacaksın, arabanı temiz tutacaksın, herhangi bir problem olduğunda anlaşmayı yaptığın şirketi arayacaksın... Şoförler ‘‘acaba bize parayı öderler mi?’’ diye başta endişe etmişler. Bugüne kadar pek çok projeye başlanmış yarım bırakılmış çünkü. Taksinin içinde reklam yapalım, koltuğun arkasına birşey takalım, müşteri bindiği zaman benim dergimi okusun, televizyon takalım video oynatarak reklam yapalım gibi... Ama hiçbiri gerçekleşmemiş. Şoföre vaadedilen de verilmemiş.

ŞOFÖR MEMNUN

Şimdi reklam taksinin üstüne konduğu anda şoföre parası ödeniyor. Bu nedenle düne kadar reklam almaya pek sempatik bakmayan şoförler, şimdi ‘‘Abi, kızımı evlendiriyorum reklam ver’’ diye telefon açıyorlarmış.

Bu medya türünü ilginç kılan en olmadık yerde görülebilmesi. Neredeyse en etkili 'açık hava' kampanyası gibi. Taksiler reklamı potansiyel olarak 24 saat boyunca şehrin her sokağına taşıyabiliyor çünkü. Amerika 30, İngiltere 17 yıldır kullanıyor bu reklam tekniğini. Taleplere bakılırsa Türkiye'de de gelecek yıl çok yaygınlaşacak gibi görünüyor.

Prime Time 24 saat

İşte taksi reklamlarının faydaları:

Hedef kitlelere 24 saat, gece-gündüz, köşe bucak mesaj iletme olanağı.

Hiçbir reklam mesajının giremediği noktalara ulaşım.

Trafik yoğunluğunda yüzlerce yaya, binlerce yolcuya ulaşan sürekli iletişim.

Gündüz ışıksız, gece ışıklı billboard işlevi gibi multiavantaj.

Taksi sürücülerinin araçlarında reklamı ya da pazarlaması yapılan ürünleri doğal olarak benimseme, sahiplenme eğilimiyle yüzyüze iletişim olanağı sağlaması.

Taksi içlerinde broşür, föy, indirim kuponu vb. malzemeyle promosyon yapabilme olanağı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!