Sedat Ergin: İmaj sorununu dağıtmaya çalıştı

Sedat ERGİN
Haberin Devamı

TÜRKİYE'nin 10. Cumhurbaşkanı seçilen Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer, ilk açıklamasıyla nasıl bir Cumhurbaşkanı olacağı konusunda ilk ipuçlarını verirken, toplumun muhtelif kesimlerine de bir dizi mesaj ve güvenceler verdi.

Sezer'in konuşması şu başlıklarda analiz edilebilir:

1) İMAJ SORUNUNU AŞTI: Sezer, laiklik konusunda yaptığı kuvvetli vurgularla, adaylığının belli olmasından sonra bu başlıkta yeterince kuvvetli bir çizgide durmayacağı yolunda yayılan havayı büyük ölçüde dağıttı.

Sezer'in imaj sorunun gerisinde mahkeme başkanlığına muhafazakar üyelerin de oylarını alarak seçilmesi, ardından başkanvekilliğine muhafazakar bir adayın gelmesi yönünde oy kullanması yatıyordu.

Aynı zamanda belli çevrelerce kendisinin ‘‘Fethullahçı’’ olduğu yolunda kulislere bilinçli bir şekilde yayılan söylentiler, bu arada FP Lideri Recai Kutan'ın ‘‘Aynen bizim gibi konuşuyor’’ şeklindeki sözleri bazı tereddütlere yol açmıştı.

Sezer, dün laiklik konusundaki kuvvetli çıkışı, ‘‘dinin devlet işleri ve politikaya kesinlikle karıştırılmamasını sağlamayı temel görevi olarak gördüğünü’’ açıklaması, Siyasal İslam'ın temsilcileri ve FP çevrelerinde hayal kırıklığı yaratacak niteliktedir.

10. Cumhurbaşkanı'nın, laikliği, demokrasinin de ‘‘olmazsa olmaz’’ bir koşulu olarak gördüğünü vurgulaması ayrıca anlamlıdır. Sezer, bu çıkışıyla kendisinin adaylığının belli olmasından sonra ‘‘bekle-gör’’ tutumuna geçen Türk Silahlı Kuvvetleri'ne de önemli bir güvence vermiş olmaktadır.

2) DEMOKRASİDE EKSİKLİKLER: Konuşmasına bakılırsa, Sezer'in demokrasiye olan taahhüdü, laikliğe bağlılığının gerisinde değildir. ‘‘Demokrasi ve demokratik değerler hukuk devleti ilkesine uygun olarak hukuk devletimize yerleştirilmelidir’’ şeklindeki sözleri, Türk demokrasisinde doldurulması gereken önemli boşluklar gördüğünün bir ifadesi olarak alınabilir.

Sezer, ‘‘Toplumsal ve siyasal yaşamda demokrasi anlayışının yeterince gelişmemiş olması ve demokrasi geleneğinin yerleşmediğini’’ belirtirken de, Türkiye'deki demokrasi sorununu yalnızca eksiklikleri gidermek için atılacak bir dizi adımla sınırlı görmediğini kayda geçirmiş oluyor. Sezer'e göre, bir bu kadar önemli olan sorun, Türkiye'de demokrasi kültürünün, demokratik zihniyetin henüz yeterince gelişmemiş, kökleşmemiş olmasıdır.

3) KURALLAR BY-PASS EDİLEMEZ Sorunların temelinde kuralsızlık ve kurumlaşamamayı göstermesi, Sezer'in ‘‘Anayasa bir kez delinerek bir şey olmaz’’ sözüyle simgeleşen ve son 20 yılda iyice güçlenen ‘‘kurallardan uzaklaşma, kuralları-yasaları by-pass etme’’ eğilimlerinin karşısında sağlam bir şekilde duracağını gösteriyor. Denilebilir ki, Türkiye, katı kuralcı bir Cumhurbaşkanı görecek.

4) YOLSUZLUKLAR KONUSUNDA DUYARLI ÇİZGİ ‘‘Kamu harcamalarında gerekli özenin gösterilmesini’’ daha ilk konuşmasında vurgulama gereğini duyması da, yeni Cumhurbaşkanı'nın vergi mükelleflerinin paralarının israf edilmemesi konusunda aşırı dikkat ve hassasiyet göstereceğine işaret ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları