Seçimlere dair bir senaryo

BU köşede ısrarla 2006 yılında erken seçim yapılmasının gerekliliğini gerekçeleriyle açıklıyorum.

Ancak, geçen gün bir dostum, seçimlerin 2007 yılına sarkmasını esas alan bir senaryoyu bana anlattı.

Benim 2006 yılı için seçim senaryolarım gibi onun da 2007 yılı seçim senaryoları gerekçeli. Hatta, onun senaryosunun varsayımı da benimkiyle aynı:

‘Recep Tayyip Erdoğan, 2007 yılında Cumhurbaşkanı olmak isteyecek!’

Kimse, belki de Başbakan’ın kendisi bile, bu varsayımın ne kadar gerçekçi olduğunu şimdilik bilmiyor. Herhalde, Erdoğan da son ana dek siyasi havayı koklayacak.

* * *

Senaryo basit iki öngörüye dayanıyor:

1) Recep Tayyip Erdoğan, 2007 Mayıs’ında Köşk’e çıkacak.

2) Hemen ardından genel seçim yapılacak.

Neden ve nasıl?

* * *

Erdoğan, Başbakanlık yükünü taşıyamadığını kendisi de görüyor ve tıpkı Özal ile Demirel gibi o da ‘Köşk’e kaçmayı!’ arzu ediyor.

Bu isteğini gerçekleştirebilecek ‘aritmetik’ şu anda TBMM’de var; erken seçimden nasıl bir aritmetik çıkar, belli değil.

Ama şu anda önünde bir engel var:

Türban takan hanımefendisi!

Erdoğan, hukuki hiçbir dayanağı olmayan ancak kendinden menkul bir meşruiyet taşıyan eşine dönük tepkiye de bir çözüm önerecek.

Eşini Köşk’e taşımayacağını önden ilan edecek!

Açıkçası, ailesiyle Köşk’e taşınmayacak ve böylece ‘türban Cumhurbaşkanlığı’na girmeyecek!’

Böylece, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması önündeki tek engel ortadan kalkmış olacak.

* * *

Ancak, Erdoğan’ın Köşk’e çıkması ile TBMM’de zaten çoktan bozulduğu iddia edilen ‘temsil dengesi’ iyice bozulacak.

‘AKP-Erdoğan’ yeni AKP’yi oluşturacak!

Gül, Şener, Arınç yeni AKP’nin çatısını çatmak durumunda kalacaklar.

Ancak, dostuma göre tıpkı Demirel’in Doğru Yol’a yaptığı gibi Erdoğan da kendisinden sonraki AKP’de neler olacağını fazla dert edinmeyecek.

TBMM, Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen ardından, 2007 yılında; ama normal zamanından (Kasım-2007) önce seçime gidecek.

Böylece Recep Tayyip Erdoğan:

1) Hem Köşk’ü türbanla zorlamayacak,

2) Hem erken seçim taleplerine cevaz verecek,

3) Hem de kendi arzusunu gerçekleştirecek.

Genel dengeler fazla yıpranmamış olacak, Erdoğan’sız AKP muhalefetin de işine gelecek.

* * *

Senaryo bir sürü soruya cevap oluşturduğu için anlam taşıyor.

Ancak, benim aklımı hálá zorlayan bir soru var:

Recep Tayyip Erdoğan, kendi partisini bu formüle nasıl razı edecek?

Olası cevap: Özal ve Demirel kendi partilerini zamanında nasıl razı ettilerse, o da aynı yöntemle AKP’yi razı edecek!
Yazarın Tüm Yazıları