‘Sayın Başbakanım herkes size düşman...’

AŞAĞIDAKİ metin, ‘Başbakan’a acaba nasıl bir danışmanlık hizmeti veriliyor?’ sorusundan yola çıkılarak hazırlanan hayali ve kurgusal bir metindir.

Başbakan’ın danışmanlarının ‘sözde’ telkinlerini içermektedir.

Metinde yer alan ifadeler, ‘gizli telefon kayıtları’ndan filan yararlanarak yazılmamıştır.

Zaten bu konuda elde somut bilgi ve belge yoktur.

Gerçi sağdan soldan gelen çeşitli çap ve ebatta dedikodular ve söylentiler yedekte fazlasıyla mevcuttur.

Ancak bunlara itibar etmek yerine adına ‘sonuç’ denilen ‘muazzam öğretici’ye yaslanmak daha uygun bulunmuştur.

Amaç, bu tür telkinlere maruz kalan bir Başbakan’ın içine girmesi muhtemel ruh halinin herkes tarafından anlaşılmasının sağlanmasıdır.

Gayret bizdendir, tevfik Allah’tandır.

‘Böylesi telkine hangi Başbakan dayanır?’ sorusu, cevabı aranan sorudur.

İşte danışmanların muhtemel telkinleri, okuyun ve düşünün:

***

Sayın Başbakanım.

Herkes size ve bize düşman, bunu unutmayın.

Şu kerli ferli işadamlarının sizden bir randevu koparmak için kırk takla atmalarının tek bir nedeni var: Çıkar.

Aman Sayın Başbakanım, bu çıkarcı sahtekárlara sakın kanmayın.

Onlar fırsatını bulsalar sizi bir kaşık suda boğarlar.

Bu yüzden kininizi, nefretinizi hep diri tutun.

Sayın Başbakanım.

Şu üniversiteden getirdiğiniz ve zaman zaman fikir sorduğunuz güya bilim adamı var ya... Siz onun bugünkü duruşuna bakmayın. Daha düne kadar o da sizin aleyhinizdeydi.

Hatta bir seferinde sizin için ‘Öyle yapmasa daha iyi olurdu’ demek cüretini göstermişti.

Şimdi utanmadan gelmiş size danışmanlık yapıyor.

Lütfen püskürtün etrafınızdan bu adamı.

Biz sizin her türlü danışma ihtiyacınızı fazlasıyla yerine getiririz.

Sayın Başbakanım.

Şu medya patronlarına arada sırada ayar vermek gerekir.

Siz ki halkın yüzde 68’inin desteğini, tek başınıza arkanıza almışsınız.

Unutmayın: Halk sizi acayip seviyor ama medyayı hiç sevmiyor.

Bu yüzden çekinmeden onlara vurabilirsiniz.

Kampanya filan yapacak durumda değiller.

Unutmayın, onların ipi sizin elinizde.

Sayın Başbakanım.

Size yakın gibi duran şu yazar bozuntusuna biraz fazla önem veriyorsunuz.

Tamam, adam sizin zor gününüzde hep yanınızda oldu, düşman filan değil ama geçen gün bir yazısında sizi eleştirdi.

İşte bakın o yazı! ‘Başbakan’ın bu konuya dikkat etmesi gerekir.’

Gördünüz mü?

Sen kimsin ki Başbakan’ın neye dikkat etmesi gerektiğini yazıyorsun?

Öyle değil mi Sayın Başbakanım.

Bu adamdan da uzak durmanızda sayısız yarar var.

Bizimkilerin gazetesinde yazan şu adam ise fırsatını bulduğunda sizi yıpratmak için elinden geleni yapıyor.

Bakın, işte ‘Başbakan keşke böyle demeseydi’ diye yazmış.

O kim ki? Koskoca yüzde 68’lik Başbakan’a akıl öğretiyor.

Hem bizimkilerin gazetesinde yazıyor, hem de güya bağımsız takılıyor. Buna bir ders vermenin sırası gelmedi mi?

Sayın Başbakanım, unutmayın, memleketini düşünen sadece sizsiniz, gerisi hikáye.

Kısacası herkes size ve bize düşman...

***

Evet, ‘danışman kadrosu’nun ‘sonuçtan’ yola çıkarak kurgulanmış telkinleri bunlar...

Ama hemen söyleyelim:

Bu metinden hareketle sakın ‘Başbakan çok iyi ama ah o etrafındakiler olmasa’ tarzındaki klasik geyiği çevireceğimiz akla gelmesin.

Unutulmasın ki başbakanlar, danışmanlarından da mesuldür.
Yazarın Tüm Yazıları