Şaşırdım

SIRADAN bir maç değil.. 26 yıldır kazanılmayan Türkiye Kupası’na giden yolda önemli bir karşılaşma.. Yaklaşan kongre öncesi, bir de bu kulvardan elenmek işine gelmez yönetimin.. Aragones de farkında..

Maçı kazanmak istiyor istemesine ama ana hedef "gol yemeden" kazanabilmek.. Bütün bunları düşünürken kadroyu görünce açıkçası şaşırdım.. Hiç beklemiyordum Aragones’ten bu kadar keskin, bu kadar cesur, bu kadar kritik bir hamle yapmasını..

Sakat olmamasına karşın takımın beyni, yıldızı, kaptanı Alex yok.. Ama yine kornerden gol atabiliyor Fenerbahçe.. Yine öndirek koşusu yapılabiliyor.. Galatasaray derbisinde Selçuk’a golü attıran Deivid’e bu kez Vederson asist yapıyor..

Semih, hazır değil.. Ürkek, güçsüz.. Sakatlıktan yeni çıkmış olmanın verdiği bütün dezavantajları yaşıyor. Ama buna karşın sahada.. Çünkü o haliyle bile Güiza’dan daha yararlı..

İstikrarsız oynayan Uğur Boral da yok.. Onun yerine Vederson formayı kapmış.. Edu’nun yerine oynayan Önder, tıpkı Konya’da olduğu gibi takımın en iyilerinden.. Trabzon maçında "puan getiren" kurtarışlar yapan Volkan da yedek.. Ama yine gol yemiyor Fenerbahçe.. Üstelik bu takıma bir an önce alışması gereken Gökhan Emreciksin de forma şansı buluyor.

Devrimin ilk adımı

Bu kadar keskin değişikliklerden sonra, takım olarak en az rakibi kadar koşan, pres yapan, mücadele eden bir görünüme bürünmüştü sarı-lacivertliler.. Buna karşın keyif yoktu sahada, kalite azdı, beklenen pozisyon zenginliğinin uzağında kalınmıştı.. Çünkü rakip istekliydi, hırslıydı, gençti ve en önemlisi Fenerbahçe’ye boş alan bırakmamak üzere çıkmıştı sahaya..

Evet şaşırdım dün akşam.. Küçük bir devrimin ilk adımını attı Aragones.. Adımı o mu attı, "artık hak edeni oynat" mı dendi, yoksa bu kez kimse karışmadı da İspanyol çalıştırıcı "doğru bildiğini" mi yaptı bilemem.. Alex artık "vazgeçilmez" değil.. Güiza artık "formasını da assa" oynayamayacak.. İster Kazım, ister Emre, ister Volkan isterse Carlos.. Artık kimsenin forma garantisi yok.. Çalışan, hak eden oynayacak.. Ama gerisinin gelmesi lazım.. Bu takıma Özer, Sercan, Mevlüt gibi geleceğin yıldızlarının monte edilmesi lazım.. Bu takıma hem aklıyla hem ruhuyla hem de fiziğiyle oynayanlar lazım..
Yazarın Tüm Yazıları