Sarımsağın tahtı sallanıyor
Güncelleme Tarihi:
Vampir Kont Drakula’nın ödünü koparan sarımsak, kolestrole karşı aynı başarıyı gösteremiyor. Yapılan son araştırmalar, sarımsağın hap şeklindeki türevlerinin, yüksek kolestrol ile mücadelede sadece ılımlı derecede etkilerinin bulunduğunu ortaya koydu. Bilim adamları, sarımsağın etkilerinin sorgulanabilir olduğunda karar kıldılar...
‘Dünyanın harikalarından biri’’ olarak da nitelenen sarımsağın tıpta kullanımı antik dönemlere gidiyor. Sarımsak, daha kısa bir süre öncesine kadar ‘‘90’lı yılların aspirini’’ olarak tanımlanıyordu. Sarımsağın, insan yaşamını uzattığı, kan pıhtılaşmasını önlediği ve kolestrol oranını azalttığı belirtiliyordu. Bütün bunların, sarımsaktaki aktif allicin maddesinden kaynaklandığı ifade ediliyordu.
Sarımsak ölmüştür
Daha önceki araştırmalar, sarımsağın kolestrol oranını yüzde 9-12 oranında azalttığı sonucuna varırken, bu çalışmalardan kuşku duyularak yapılan son araştırmalar, kolestrol düzeyinin sadece yüzde beş oranında azaldığını ortaya çıkardı.
Yeni araştırmalarla ilgili bilgiler, Annals of Internal Medicine bilimsel yayın organının ilk çıkacak sayısında yer alacak. Dr. Edzard Ernst, ‘‘sarımsağın çok ılımlı bir etkisi var’’ derken, Dr. Sidney Alexander, ‘‘bence sarımsak meselesi ölmüştür, artık hiç bir uzman tavsiye etmiyor’’ şeklinde konuştu.
Son üç yılda, sarımsak haplarının yıllık toplam satışları 223 milyon dolardan 174 milyon dolara düştü. Uzmanlar, kolestrol düşürücü diğer ilaç ve yöntemlerin çok daha etkili olduğunu ifade ediyorlar. Örneğin, kolestrol düşürücü margarin olan Benecol yüzde 10-20 oranında etki sağlıyor.
Tazeyken yenilmeli
Ancak, sarımsak savunucuları yüzde beş oranının yabana atılmaması gerektiği üzerinde duruyorlar. Aynı görüşü savunan uzmanlar, ‘‘sarımsak hap olarak değil, günlük diyetin bir parçası olarak ve taze taze yenilmelidir’’ diyorlar. Yine aynı görüşten olanlar, sarımsak araştırmalarının tamamen haplar üzerinde yoğunlaştığını ve taze sarımsağın ciddi bir araştırmaya alınmadığını ifade ediyorlar.
Sarımsağın yararlarına inanan bir uzman ise, konunun araştırılması gerektiğini söyleyip ‘‘Birisi çıkıp da sarımsağın tazesiyle bilimsel araştırmalar gerçekleştirinceye kadar bu mesele kesinlikle kapanmamıştır’’ dedi.