Şapkada 3 yeni proje daha var

Sıradışı’nın bu haftaki konuğu, “kafe sihirbazı” olarak bilinen Jo Kohen.

Haberin Devamı

1956 İzmir doğumlu Kohen, evli ve üç çocuk babası. Tel Aviv’de araba teknisyenliği eğitimi almış, İsrail Ordusu’nda  10 yıl tank tamirciliği yapmış, 33 yaşındayken hayatını bir anlamda sıfırlamış, mutfak aşkının peşinde koşup pastacı olmuş. Cafe Reci’s, La Folie, Coco Loco, La Cigale, Peximet gibi İzmirlilerin yakından bildiği birçok mekanı hizmete sunmuş. Son olarak Levent Marina’da, Apropo Cafe, Jac Bar, La Cigale Lounge, La Cigale Restoran, Potiri Meyhane, Tarasa Nostalji adlı   6 yer birden açan Kohen, şimdilerde yine tatlı bir telaş içinde. Meyhane, tavuk ve donuk patisserie olmak üzere 3 yeni zincir için kolları sıvayan, proje, dekor, mönü dahil en ince ayrıntısına kadar planlayan Jo Kohen, yatırımcı bulması halinde hepsinin bu yıl hayata geçebileceğini söylüyor, şöyle diyor:

Haberin Devamı

Meyhane, tavuk, patisserie zinciri

“Meyhane zincirinde samimi bir ortam oluşturacağız. Hedef kitlemiz, balığı çok sevmeyen yeni jenerasyon. Onlar için bir-iki küçük balık, birkaç ara sıcak ve meze ile rakıdan oluşan konsept hazırladık. Klasik meyhane kültürünü yaşatmak istiyoruz. Türkiye’de doğru dürüst tavuk zinciri yok. Gelenlerin aynı yemeği ancak iki ayda bir yiyebileceği, 60 çeşit ürünün yer aldığı paket servise de uygun, ekonomik mönü oluşturduk. Çocukları, light beslenenleri de unutmadık. Donuk patisserie zincirine gelince... İzmir’de üretim tesisi kuracağız. Her şeyi burada üretip donuk göndereceğiz. İmalathane kurmak ve çok kalifiye eleman gerekmediğinden 30-40 metrekarede en çok 3 kişinin çalışacağı yerler olacak. Bundan önceki mekanlarımız İzmir’le sınırlı kaldı. Bunları tüm Türkiye için düşünüyoruz. Ben kendimi bir ressam, opera sanatçısı olarak görüyorum. Bir resim yapıp bu işi bırakamam. Bir opera söyleyip yatağa giremem.”

MODA
Kıyafetlerimin tamamı spor

· Modayla alakam yok. Rahat bir insanım, spor giyinirim. Giysilerimi hazır alırım.
· Gömleğim, tişörtüm bellidir. Marka düşkünlüğüm yoktur. Ancak pantolonda bana uygun olduğu için Ruba giyerim.
· Kravatı sevmem, kendimi sıkıntıda hissederim.
· Alışverişi çok sevmem. Bu nedenle gittiğimde birkaç tane birden alırım.
· Uçuk renklerden de hoşlanırım. Oranj, mor, pembe, sarı giyebilirim.

Haberin Devamı

GÜNE BAŞLANGIÇ
Hayatımda 24 saat yemek var

· Ortalama 24.00-01.00 gibi yatarım. Kalkış saatim değişken. Hayatımda 24 saat yemek var. İşe gidene kadarki süreçte kişisel bakımımı yapar, giyinirken televizyon seyrederim. Ancak, son zamanlarda haberler yormaya başladı. O nedenle pek fazla açmıyorum. Etraf yeterince negatif enerjiyle dolu, daha fazlasına gerek yok. Bu yüzden gazete de okumuyorum.

BESLENME
En basit lezzetleri severim

· Şeker hastasıyım ve kiloluyum. Bu nedenle yediklerime çok dikkat etmek zorundayım. Canımın çektiğini değil, izin verilenleri yiyebiliyorum.
· Kahvaltıyı atlamam. Ama saati değişebilir. Zeytin, peynir, yumurta, iyi bir ekmek, yazın domates beni mutlu eder. Öğlenleri çorba, ızgara tavuk-köfte ve salata.
· Akşamları yine ızgara, balık, salata ve peynir.
· Yemeklerin en basitini, halk yemeğini severim. Kurufasulye, bamya ve beğendi gibi lezzetlerden hoşlanırım.
· Simide ölürüm, öğleden sonraları bir tane yerim.
· Türk mutfağının hastasıyım, yüzde 100 ilk tercihimdir. Dünya mutfaklarından da gerçek Çin ve Amerikan lezzetlerini severim.
· “Evde de mutfağa girer miyim?” Çok sık olmamakla birlikte girerim. Zira günümün 15 saati işte geçiyor. Eve sadece uyumak için gidebiliyorum.
· Çok özel lezzetler yapmam ama onları çok özel sunarım. Bence sunum lezzetten daha önemli. Bir de kendi sevdiğimi değil, konuklarımın hoşlandığı lezzetleri yapmaya çok dikkat ederim.

Haberin Devamı

MEKAN
‘İşte budur’ dediğim olmadı

· İzmir’de; kendi mekanlarım dışında çok fazla dışarıda yemek yemiyorum. Yediğimde Kemeraltı’ndaki sulu yapan yerlere, Urla, Yeni Foça ve Ayvalık Cunda’da balık restoranlarına giderim.
· İstanbul’da; daha çok iş için giderim. Kendi kategorimdeki mekanlara oturur, kritik yaparım. Şu ana kadar, “İşte budur” dediğim yer olmadı.
· Yurtdışında; 6-7 ülke dolaştım. Belçika’nın yeri ayrıdır. Lezzet, sunum anlamında daha iyisini görmedim.
· Bir mekanda huzur, diyalog, iyi servis ve müzik ararım. Bence herkes mesleğini yapmalı. Restorancılığı da zevkle yaptığınız zaman başarılı olabilirsiniz. Bazen aynı ürünleri satan yan yana iki yerden biri dolup taşarken, öbürünün bomboş olduğunu görürsünüz. Niye? Çünkü ambiyans, hizmet ve diyalog farklı.
· Benim personelim, seviyeyi bozmadan müşteriyle sohbet eder. Adını, ne iş yaptığını bilir. Dertlerini dinler, mutluluklarını paylaşır. Bizim garsonlarımız erkek, kadın fark etmeden müşterilerce öpülüyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey göremezsiniz.

Haberin Devamı

OTOMOBİL
Sakin, kontrollü sürücüyüm

· Türkiye’deki ilk arabam Murat 131 Şahin’di. Hurda bir şeydi. Şu an 2011 model Volkswagen Passat’ım var.
· Çok sakin, etrafına çok bakan, kontrollü sürücüyüm.
· Ehliyetimi İsrail’de aldım. Orada kurallara uymamanın cezası ağır, ödeyemezsiniz. Bu alışkanlığım, terbiyem Türkiye’de de sürüyor. Hızı sevmem, kurallara uyarım.
· Bir otomobilden beklentim rahat ve ekonomik oluşudur.

KARİYER
Aslında araba teknisyeniyim

· İsrail’de araba teknisyenliği eğitimi aldım. İsrail Ordusu’nda 10 yıl tank tamirciliği yaptım.
· 33 yaşımda, 2 çocuk babasıyken hayatımı bu şekilde devam ettiremeyeceğime karar vererek pastacılık kursuna yazıldım. Hayata adeta sıfırdan başladım.
· Belçika, Fransa, İtalya, Almanya, Avusturya’da kafe işletmeciliğinden pastacılıkta son nokta olan şeker üflemeciliğine kadar eğitimler aldım.
· İsrail’de, ülkenin ilk dondurulmuş pasta fabrikasını açtım. İsrail küçük bir ülke. Bir süre sonra piyasaya kadınların evlerinde yapıp sattıkları pastalar egemen oldu. Bunun üzerine, 1992’de, doğup büyüdüğüm, dilini bildiğim İzmir’e döndüm.
· İlk olarak Yenişehir Gıda Çarşısı’nda Alaattin adında bir firma kurdum. Dondurulmuş kruvasan, kurabiye, börek, çörek vs. unlu ürünler imal etmeye başladım. Ancak, Türk toplumu donuk ürenlere hazır değildi (hala da değil). Kapattım, Cafe Reci’s zincirini açtım. Daha sonra La Folie, Coco Loco, La Cigale ve Peximet gibi birçok mekan hizmete sundum. Bir dönem Teleferik’te 3, Çeşme’de 4 yerim vardı.
· En son Levent Marina’da, Apropo Cafe, Jac Bar, La Cigale Lounge, La Cigale Restoran, Potiri Meyhane, Tarasa Nostalji adlı 6 yer birden açtım.

Haberin Devamı

SPOR
Mecburiyetten yürüyorum

· Gençliğimde voleybol oynadım. İş yoğunluğundan fırsat bulup sonra yapmadım.
· Ama şimdi biraz da mecburiyetten günde toplam 1 saat yürüyorum. Haftada 3-4 gün de Crowne Plaza İzmir’de hoca gözetiminde aletlerle çalışıyorum.
· Takım tutmam, iyi oynayanı desteklerim.

TATİL
Bilmediğim yerlere giderim

· Birçok insan iş olarak görebilir ama ben mutfağa girince dinleniyor, terapi oluyorum.
· Bu nedenle tatile fazla ihtiyaç duymuyorum. Ama şimdi 2 yaşında bir kızım var. Ona daha fazla zaman ayırabilmek için küçük kaçamaklar yapıyorum.
· Bilmediğim yerlere gitmek hoşuma gidiyor.
· Bir de Sakız Adası’nı çok seviyorum.

HOBİ
Yemek kitabı yazacağım

· Kuşkusuz yemek, yemek, yemek... Yeni kafeler, zincirler açmak, personel yetiştirmek, onlara mesleği sevdirip inceliklerini öğretmek en büyük hobim.
· Ev ve dükkan dekore etmeyi de çok severim.
· Bir de el sanatlarına düşkünüm. İleride yapacağım.
· Sadece yemek kitabı okurum. Kütüphanemde 500 civarında var. Kararlıyım, bir gün ben de yazacağım.

SEVİMLİ DOSTLAR
Kızım için papağan aldım

· Köpeklere hayranım. Hayatımda hep oldular. Ancak yoğun çalışıyorum. Eskisi kadar ilgilenemiyorum. Alıp da bakmamak bencilce geliyor. Bu yüzden ölümünün ardından yenisini almadım.
· Şimdi kızım için aldığım bir papağanımız var. Adını ‘Koko’ koyduk. Onunla muhabbet etmeye çalışıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları