Şapka (^) var mı yok mu

Bazılarına göre, şapkanın kullanılması kalktı, bazılarına göre uygulanıyor.

YAŞANMIŞ BİR OLAY

Yıllar önce, Çanakkale’de bir konferans sırasında yaşadığım ilginç bir şapka olayı var.

Çanakkale’nin bir ilçesinde, yerel gazete çıkardığını belirten, düzgün giyimli birisi sordu;

ÆSayın Hocam, "a"nın üzerindeki şapka kalktı mı, duruyor mu?

-Net bir şey söyleyemeyeceğim. Kalktı diyen de var, bazı harflerde uygulanıyor diyen de...

ÆAhh... Kalktı deseydiniz, çok sevinecektim, dedikten sonra, başından geçen olayı anlattı.

Arabası ile adrese teslim kömür satan biri, gazeteye ilan verir. İlanda, kömürün fiyatına arabacının nakliye kárının da dahil olduğunu eklemeyi ihmal etmez. Ancak, hazırlanan metne, "kár"ın üzerindeki şapka konulmayınca ilan şöyle çıkmış:

"Bulunmaz fırsat!.. Kömürün tonu 200 YTL. Buna arabacının karı da dahil..."

İlanı okuyanlar, arabacıyı kömür için değil, diğer konu için arayınca, olanlar olmuş. Adamcağız ve karısı, çok zor duruma düşmüşler. Ardından, arabacı ile gazetenin sahibi "kárı dağıtma" konusunda mahkemelik olmuşlar.

GÜLGÛN FEYMAN  ÇÖZDÜ

Gazete sahibi de "a"nın üzerindeki şapkanın kalkmadığını, bunun için soruyormuş.

Bir süre önce, "Gülgûn" isminde, şapka olmayacağını iddia eden nüfus memuru ile sorun yaşayan Feyman, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nü arayarak, ismindeki "u" harfi üzerinde inceltme iminin (^) olup olmadığını sormuş.

Hemen ardından, Yalçın Bayer’in köşesinde; İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri’nin; "İsimlerde inceltme iminin (^) kaldırılmasının söz konusu olmadığı, bildirilen isimlerde inceltme iminin bulunması durumunda, beyan edildiği şekliyle nüfus aile kütüğüne tescil edildiği" açıklaması yayımlandı.

Böylelikle şapkanın kalkmadığı da netleşmiş oldu...

Ekonomi - politika bile papağan

ÜNLÜ bir siyasetçi ekonomi-politika bilen papağanın methini duyar ve bulunduğu dükkana gider. Doların değer kaybı nedeniyle fiyatı 22 bin dolara çıkmış olan bu yeşil papağanın her iki ayağında ip bağlıdır. "Sağ ayağındaki ipi çekerseniz ekonomik değerlendirme yapar, sol ayağındaki ipi çekerseniz politik değerlendirme yapar" der dükkan sahibi.

Ünlü siyasetçi önce papağanın sağ ayağındaki ipi çeker. Papağan, "Bu ortamda faizleri düşürmeye kalkma" der. Siyasetçi bu tavsiyeden pek hoşlanmaz ve bu kez papağanın sol ayağındaki ipi çeker. "Ülkedeki gerilimi tırmandırma" der papağan. Bu cevabı da pek beğenmeyen siyasetçi dükkan sahibine dönüp sorar: "Her iki ayağındaki ipi aynı anda çekersem ne olur?" Dükkan sahibinden önce papağan cevap verir: "Düşeriz be sersem!"

Doğmamış çocuğun nüfus cüzdanı ne olacak

ADAMIN biri, 10 Mayıs 1988 olan doğum tarihini Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak 10 Mayıs 1990 olarak düzelttirmiş. Yargıtay’ca incelenmeksizin kesinleşen bu karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca "kanun yararına" temyiz edilmiş.

Yargıtay da 10.5.1988 olan doğum tarihinin 10.5.1990 olarak düzeltilmesi işlemine ilişkin mahkeme kararını, nüfus cüzdanının 10 Aralık 1989 tarihinde alınması nedeniyle "Bir şahsın doğmadan nüfusa tescili söz konusu olamayacağından, yapılan düzeltmeyi hayatın olağan akışına aykırı" bularak bozmuş (Yarg. 18 HD., 6.10.2008 Tarih ve E.2008/7133, K.2008/9855).

Özetle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, yaşını düzelttiren vatandaştan daha uyanıkmış...

Adil olmak

"EĞER, hükümdar adil ise kanuna gerek yok.

Eğer, hükümdar adil değil ise kanunun gereği yok."

Konfüçyus

(Teşekkürler Nur EKESAN)

Yanlış yol

ÆSORU: Bir otobüs şoförü, araçlar yolun sağından gidip, solundan geldiği halde, yolun solundan gidiyormuş. Trafik polisi de bu adama ceza yazmıyormuş. Niçin?

-YANIT: Çünkü şoför, yaya gidiyormuş.

Kaçıncı kat

TEMEL ile oğlu Amerika’ya giderler. 1000 katlı otelin en son katındaki odada kalacaklardır. Asansör de o sırada bakımdadır. Başlarlar çıkmaya... 100. katta oğlu "Baba sana çok önemli bir şey söylicem" der. Temel "Sabret çıkınca söylersin" diye karşılar. 200, derken 300 ve sonunda 999. katta Temel "Haydi söyle" der. Çocuğun yanıtı şöyle olur "Anahtarı resepsiyonda unuttuk..."

Deveden helallik

DEVE kervanı ile yük taşıyan biri, işi bırakmaya karar verdiğinde, develerden de helallik almak ister. Hepsi haklarını helal eder. Sıra en baştaki büyük deveye gelir. O da; "Efendi sen benim sırtımdan para kazandın, çoluk çocuğunu geçindirdin hem de bize sahiplik ettin. Bu nedenle karşılıklı tüm haklarımız helal osun! Ancak sana bir hakkımı helal etmiyorum" der. Bunun üzerine deveci sorar; "Nedir o hak, söyler misin?" Deve; "Ağam bizi şehirlere getirdiğinde, eşeğin kuyruğuna bağlayıp yürütüyordun ya, işte o hakkımı helal etmiyorum."

(Teşekkürler Ataman ÖZDEMİR)

Herkes dünyanın düzene girmesini ister. Fakat çabayı komşusundan bekler.

A.Tardieu