Şampiyonlar Kocaeli'den çıkar

Güncelleme Tarihi:

Şampiyonlar Kocaeliden çıkar
Oluşturulma Tarihi: Ekim 24, 2010 13:40

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda (BESYO) 13 branşta öğrenim gören yaklaşık 250 milli sporcudan bazılarının uluslararası, bazılarının da ulusal müsabakalarda derecesi bulunuyor.

BESYO Müdürü Prof. Dr. Yavuz Taşkıran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüksekokullarında bin 800 öğrencinin eğitim, öğretim ve araştırma faaliyetlerini sürdürdüğünü söyledi.

Üniversite sınavının ardından yaptıkları yetenek sınavıyla öğrenci aldıklarını ifade eden Prof. Dr. Taşkıran, bunun yanı sıra olimpiyat, dünya, Avrupa ve Balkan şampiyonalarında ilk üçe giren sporcuların Yüksek Öğrenim Kurumu'na (YÖK) müracaat ederek okullarına direkt giriş yapabildiğine dikkati çekti.

Son 4 yıldır kontenjanlarının yüzde 50'sini çeşitli müsabakalarda dereceye girmiş sporculara ayırdıklarını belirten Taşkıran, halen dağ bisikleti, masa tenisi, boks, halter, yelken, güreş, kürek, karate, kayak, yüzme, judo ve voleybol ile hentbol gibi takım sporları dahil olmak üzere çeşitli branşlarda yaklaşık 250 milli sporcunun yüksekokullarında eğitim gördüğünü anlattı.

Taşkıran, kamuoyunun yakından tanıdığı sporcular arasında halterde Sibel Şimşek, Aylin Daşdelen, Nurdan Karagöz, halter ve bilek güreşinde Şule Şahbaz, boksta Nagihan Gül'ün olduğunu bildirdi.

'ULUSAL SPOR AKADEMİSİ' ÖNERİSİ

“A'dan Z'ye tüm branşlarda milli sporcumuz var” diyen Taşkıran, milli sporcuların yaşadığı devamsızlık sorununun çözümü için “Ulusal Spor Akademisi” kurulmasını önerdi.

BESYO'da kabul gören görüşün “spor yapan öğrencilerin uygun olduğu zamanda dersini alması” yönünde olduğunu dile getiren Taşkıran, şöyle devam etti:
“Milli sporcularımıza çeşitli ayrıcalıklar tanıyoruz. Yıl içinde müsabakalar ve kamplar için izin isteyen milli sporcularımız için federasyonlarından yazı gelmesi koşuluyla devamsızlıktan kalmamalarını sağlayacak önlemler alıyoruz. Ancak, bizim önerimiz 'Ulusal Spor Akademisi' kurulması yönünde. YÖK ile Gençlik Spor Genel Müdürlüğü aralarında bir protokol yaparak 'Ulusal Öğrenci Kartı' hazırlanır. Bu kart milli oyuncularımızın kamp yaptığı şehirde bulunan BESYO'da derslerini görebilmesini sağlar. Takip edebilmek için de bir veritabanı oluşturulur. Biz de öğrencimizi takip edebiliriz.”

UÇAKTA SINAV

Taşkıran, milli sporcu olan öğrencileriyle ilgili ilginç bir anısını da şöyle anlattı:
“Geçtiğimiz mayıs ayında Romanya'ya gitmek üzere uçağa bindiğimde Avrupa şampiyonasına hazırlanan halter milli takımımızla karşılaştım. Milli takımın çoğu kendi öğrencilerimizden oluştuğu için hostesten kağıt kalem istedim. 'Ne yapacaksınız hocam' diye sorduklarında 'Burada sınav yapacağım' dedim. Hepsi şaşırdı. Daha komiğiyse, bir süre sonra pilot yolculara uyarılar da bulunurken 'Aramızda milli oyuncularımız var. Hocaları da onları uçakta yakalayınca sınav yapacakmış. Hocamıza rica edelim de kırık not vermesin' dedi.”

Prof. Yavuz Taşkıran, Gençlik İl Spor Müdürlüğü ile aralarında iyi bir işbirliği olduğunu anlatarak, “Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kağıtspor ya da özel şirketler olsun birçok kurum bizlere imkanlar sunuyor. Sahalarından faydalanıyoruz. BESYO'nun Umuttepe Yerleşkesi'ndeki bulunduğu arazi 24 dönüm. Tesisimizin yapımı hemen hemen tamamlandı. Şu an kapalı yüzme havuzumuzun inşası devam ediyor” diye konuştu.

AVRUPA STANDARDI İÇİN ÇALIŞMA

Kocaeli BESYO'nun başarısının altında yatan en önemli nedenin, spor yapanların korunup kollanması olduğunu vurgulayan Taşkıran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Başarının altındaki bir diğer neden ise okulumuzda görevli 50 öğretim üyesi var. Hocalarımızın hepsi aktif şekilde spor yapmış. Ter dökmüş birisi olmak, öğrenciyi de anlamak demektir. Eğer hocamız o gün ders yapmamışsa mutlaka telafi dersi yapar. O nedenle çarşamba günleri öğleden sonraları telafi dersleri ya da paneller olur. Okulumuzu Avrupa Birliği standartlarına uygun hale getirmek için bilimsel çalışmalar yapıyoruz. Paneller düzenleyerek, gelişmeler hakkında öğrencilerimizi bilgilendiriyoruz. Ayrıca nerede bir bilimsel kongre varsa orada bir Kocaelili mutlaka vardır.”

TÜRK ANTRENÖR YETİŞTİRİLMESİ

Türkiye'de yabancı antrenör sayısının artmasıyla ilgili tartışmalara da değinen Taşkıran, federasyonların antrenörlük yetiştirme politikalarının yetersiz olduğunu savundu.

“Antrenörlük bölümlerimiz var, ancak çok ciddi yenilenmeye de ihtiyaç var” diyen Taşkıran, şu görüşleri dile getirdi:
“Antrenörlük dersinde fizyoloji, anatomi dersleri yanında öğrencilerin bir kulüple sürekli çalışması lazım. Okul hayatının yarısı kulüpte geçmeli. Ayrıca yabancı dil sorunu var. Öğrencilerin gelişmeleri takip etmesi için yabancı dil bilmesi gerekir. Bunun için de federasyonların olağanüstü çalışması lazım. Mesela bilimsel nitelikte dergiler yayımlamak lazım. Bütün gelişmelerden antrenörlerin haberi olması gerek. Okumadan antrenörlük olmaz. TÜFAD ve Antrenörler Derneği ile geçen yıl 5 kez seminer yaptık. Bunu niye yapıyoruz? Çünkü, antrenörün istekli olması, yabancı dil bilmesi ve literatürü takip etmesi lazım. Birtakım seminerler olduğu zaman antrenörlerin gitmesi lazım. Antrenör dil bilecek, gelişmeleri ve teknolojiyi bilecek.”

“BAYAN BİSİKLETÇİLERLE İLGİLENİLMİYOR”

KOÜ BESYO 2. sınıf öğrencisi milli eskrimci Atanur Erim ise spora 1997'de yılında başladığını, 2006 yılında ilk defa milli formayı giydiğini söyledi.

O tarihten bugüne Avrupa ve dünya şampiyonalarında pek çok derece elde ettiğini hatırlatan Şimşek, ayrıca Balkan üçüncülüğü, Türkiye şampiyonluğu, ikinciliği, üçüncülüğü ve Kocaeli birinciliği olduğunu kaydetti.
Şimşek, şu anki hedefinin okulu başarıyla tamamlamak olduğunu, ardından da eskrimde Avrupa ve dünya şampiyonu olmak istediğini dile getirdi.

BESYO 3. sınıf öğrencisi milli bisikletçi Tuğba Karaarslan da milli takımda artık yarışmayacağını, çünkü son Avrupa ve Dünya şampiyonalarına kendilerinin götürülmediğini ifade etti.

“Federasyon özellikle bayan bisikletçilerle ilgilenmiyor” diyen Karaarslan, “Türkiye şampiyonluğu derecelerim var. 2007, 2008, 2009 yıllarında klasmanlarda dereceler aldım. En son Avrupa şampiyonlarında yarıştım. Ancak iyi derece yapamadık. O da imkansızlıklardan kaynaklanıyor. Benim gibi çok yarışçı var. Özellikle bayanlarla ilgilenilmiyor. Okulda imkanlar daha iyi olabilir” şeklinde konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!