Sakarya'daki vahşetin kurbanı Suriyeli anne ve oğlunu, 10 bin kişi uğurladı

Güncelleme Tarihi:

Sakaryadaki vahşetin kurbanı Suriyeli anne ve oğlunu, 10 bin kişi uğurladı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 08, 2017 16:24

Sakarya'daki vahşetin kurbanı Suriyeli anne ve oğlunu, 10 bin kişi uğurladı

Haberin Devamı

Ergün AYAZ- Aziz GÜVENER/ ADAPAZARI(Sakarya), (DHA) - SAKARYA'nın Kaynarca İlçesi'nde komşusu ve eşinin iş arkadaşı Birol Karacal ve Cemal Bay tarafından hunharca öldürülen Suriyeli  9 aylık hamile ve 20 yaşındaki Emani Al-Rahmun ile 11 aylık oğlu Halaf Al-Rahmun için düzenlenen cenaze törenini 10 bin kişi katıldı. Eşini, oğlunu ve doğacak olan bebeğini kaybeden Halid Al-Rahmun tabutlara sarıldığı sırada fenalaşınca bekletilen ambulansta müdahale edildi. Cenaze namazını kıldıran Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, yaptığı konuşmada  "Bize ne oldu ki zalimlerin, zulmün yaraladığı mazlumun zalimi olduk. Bize ne oldu ki, biz vicdanımıza ve merhametimize sığınan bebeğin katili olduk. Bunun üzerinde hepimiz düşünmeliyiz" dedi.
Kaynarca'da meydana gelen olayda, dün doğum için hastaneye gitmeyi planlayan 9 aylık hamile Emani Al-Rahmun ile 11 aylık oğlu  Halaf Al-Rahmun önceki gün hunharca öldürüldü. Komşusu ve eşinin iş arkadaşı Birol Karacal ve Cemal Bay, girdikleri evde önce 11 bebeğini boğarak öldürdükleri Emani Al- Rahmun'u kaçırıp tecavüz ettikten sonra katletti. Kamuoyunda büyük tepkiyle karşılanan vahşetin failleri kısa sürede yakalandı ve dün tutuklanarak cezaevine konuldu.
CENAZE TÖRENİNE
Vahşete kurban giden Halid Al- Rahmun ve bebeği Halaf Al- Rahmun'un dün İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsi işlemlerinin ardından akşam Adapazarı'na getirildi. Bugün, Adapazarı şehir merkezindeki Orhan Camii'ndeki öğle namazının ardından kılınan cenaze namazına Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez,  Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve yaklaşık 10 bin vatandaş katıldı.
Cenaze namazı öncesi kadın örgütleri temsilcileri 'Mesele Suriyeli olmak değil, kadın olmak' yazılı pankart açtı. Cenazede açılan pankartlarda  'Müminler ancak kardeştir', 'Irkçılık haramdır', 'Sakarya Suriyelilerin vatanıdır, Anadolu mazlumların yurdudur', 'Hepimiz Suriyeliyiz, hepimiz Türkiyeliyiz Çanakkale şahidimizdir' yazılı viz ve pankartlar açıldı. Kalabalık 'İdam' ifadeleri dikkati çekti.
BAKAN KAYA, BABAYA BAŞSAĞLIĞI DİLEĞİNDE BULUNDU
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya cenaze namazı öncesi eşi, oğlu ve doğmamış bebeğini kaybeden Halid Al- Rahmun'a başsağlığı dileğinde bulundu. Halit Al-Rahmun eşinin ve oğlunun tabutlarına sarılarak ağlarken fenalaşınca,  112 Acil ekipleri tarafından ambulansa götürüldü.
Bazı gruplar cenaze töreni öncesinde 'İdam' sloganları atarken, cenazeye katılanlar sık sık tekbir getirdi.
GÖRMEZ: İNSANLIĞI UTANDIRACAK BİR VAHŞET
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez önce anne, sonra ise bebeği için cenaze namazını kıldırdı. Namazın ardından konuşma yapan Mehmet Görmez, sir ara duygulanarak gözyaşlarına hakim olamadı.
Konuşmasında, 'insanlığı, insanlığından utandıracak bir vahşete şahit olduklarını' belirten Mehmet Görmez, "Bugün biz sadece bir cenaze namazı kılmadık. Biz aynı zamanda bütün insanlığı insanlığından utandıracak bir vahşete şahit oluyoruz. Biz bugün sadece bağrında ümmeti Muhammed'in bir evladını taşıyan bir annenin cenazesini kılmadık. Biz sadece biberonunda sütü eksik kalmış 10 aylık bir bebeğin cenaze namazını kılmadık. Biz aynı zamanda tarih boyunca mazlumlara umut olmuş aziz milletimizi mahcup edecek, hepimizi üzecek, mahsun edecek bir vahşete şahit olduk" dedi
Önce bir baba olarak, sonra Diyanet İşleri Başkanı olarak burada olduğunu kaydeden Görmez, "Bir babanın hassasiyeti, duygusallığı ne diyorsa, benim sözüm odur. Bize ne oldu ki zalimlerin zulmün yaraladığı mazlumun zalimi olduk. Bize ne oldu ki biz vicdanımıza ve merhametimize sığınan bebeğin katili olduk. Bunun üzerinde hepimiz düşünmeliyiz" diye konuştu.
VİCDAN BİZİ BİRLEŞTİREMEZSE, HER ŞEY BİZİ AYIRIR
Görmez konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Buradan bütün insanlığa sesleniyorum. Cenazesini kıldığımız anne ile 10 aylık bebek mi mülteci? Yoksa bizim vicdanımız mı mülteci? Onlar mı mülteci? Yoksa bizim merhametimiz mi mülteci? Bir hilalin gölgesine hepimiz sığındık. 10 aylık bebek sığmayacak mı bu tarih boyunca mazluma umut olmuş bu güzel vatana, bu aziz vatana. Bu cenaze merasiminde ülkemizde yaşayan bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum. Aziz kardeşlerim ülkemizdeki misafirlere ve muhacirlere bakarken hiçbirimiz siyasi mülahazalarımızın penceresinden bakmayalım. Hepimiz rabbimizin göğsümüze yerleştirdiği vicdan penceresinden, merhamet penceresinden bakalım. Vicdan bizi birleştirmezse her şey bizi ayırır. Merhamet bizi birleştirmezse, her şey bizi parçalar. Biz tarih boyunca zalimin karşısında durmuş, ama mazlumun ahından korkmuş bir milletin evlatlarıyız. Bunu hiçbir zaman unutmayalım. Sakarya 72 milletin muhacirine ensar olmuş mübarek bir şehirdir. Cenab-ı hak bizi böyle bir kötülük böyle bir vahşetle asla karşılaştırmasın."
İSLAM KONSEYİ BAŞKANI KONUŞTU
Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in ardından Suriye İslam Konseyi Başkanı Şeyh Usame Er Rifat konuştu.
Cenaze namazının ardından anne ve oğlunun tabutları tekbirler eşliğinde ambulansa taşındı. Anne ve oğlunun cenazeleri Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan uçakla Hatay'a götürülecek. Anne ve oğlunun cenazeleri Suriye'nin İdlib şehrinde toprağa verilecek.
BAKAN KAYA: KARDEŞLİĞİMİZİ BOZAMAYACAKLAR
Bakan Fatma Betül Sayan Kaya cenaze namazı öncesi yaptığı açıklamada, "Emani bize emanetti. Bu yüzden acımız gerçekten büyük. Ben eşine de başsağlığı dileklerimizi ilettim" dedi.
Son zamanlarda Suriyeliler üzerinden kirli oyunlar planlanmak istendiğini söyleyen Bakan Kaya, şunları söyledi:
"Buna karşı çok hassas ve duyarlı olmamız gerekiyor. Suriyeli kardeşlerimiz muhacir ve bize emanetler. Bu topraklar yüzyıllardır zulümden kaçanlara güvenli liman olmuştur. Suriye'de 6 yıldır büyük insanlık dramı yaşanıyor. 1 milyondan fazla insan katledildi çoğunluğu çocuk ve kadınlar. 6 milyon insan evinden ayrılmak zorunda kaldı. 5 milyonu farklı ülkelere sığındı. Bizim ülkemiz de 3 milyon Suriyeli kardeşimiz var. Biz onlara hiçbir zaman siyasi bir bakış açısı ile yaklaşmadık. Onları muhacir kardeşlerimiz olarak görüyoruz. 80 milyon vatandaşımız Suriyelilere biz açık kapı politikası ile kapılarımızı açmışken 80 milyon da Suriyeli kardeşlerimize evlerini ve gönüllerini açtı. Biz sahadayız ve vatandaşlarımızın sürekli içerisindeyiz."
Vatandaşların Suriyeli kadın, çocuk, öksüz ve yaşlılara nasıl sahip çıktıklarını gördüklerini belirtene Fatma Betül Sayan Kaya, "Son günlerde oynanmak istenen kirli planları da boşa çıkartacak bizim vatandaşlarımız. Buna eminiz. Suriyeli kardeşlerimize sahip çıkmamızı ifade etmek istiyorum. Onlar bize emanet. Onlar ülkelerindeki zalim Esed rejiminden kaçan Suriyelilere karşı bu kirli planlarda aynı zulmü işletmek istiyor. Bizim bu konuda duyarlı ve hassas olmalıyız. Onlar zalim bir zulümden kaçtılar biz burada güvenli limanız. Ülkelerindeki zulümler bittiğinde zaten hepsi vatanlarına dönmek için gün sayıyorlar. Ben Allah'tan emanet kardeşimize rahmet, doğmamış bebeğine rahmet diliyorum. Gerçekten yüreğimiz yanıyor. Allah rahmet eylesin. Bir 9 aylık hamile kadın ve 10 aylık bebek vahşice katledildi. Bizim kardeşliğimizi kimse bozamayacak. Vatandaşlarımız bu zulme nasıl tepki gösterdiyse bundan sonra ki kirli planları da bozacak olan bizim vatandaşlarımız. Başaramayacaklar ve kardeşliğimizi bozamayacak" diye konuştu.
Sosyal medyadaki provokasyonlara değinen Fatma Betül Sayan Kaya, şöyle konuştu:
"Sosyal medyadaki provokasyonlara karşı İçişleri Bakanlığımız çalışma başlattı. Basından da ayrıca kullandıkları haber diline karşı dikkatli olmalarını diliyoruz. Sosyal medyada özellikle çok fazla provokasyon başlatıldı. Ama basında maalesef bu provokasyon dilini destekler haberler yayınladı. Biz basının da temiz bir dil kullanmasını ve Suriyeli, muhacir kardeşlerimize karşı ön yargılı haberler yapmamasını adeta zulmü, suçu, vahşeti meşrulaştırır tarzda haberler yapmamasını bekliyoruz. Bu konuda da özel hassasiyet rica ediyorum. Bir kadın ve anne olarak yüreğim yandı. Ben eminim ki bütün kadınları bütün annelerin yüreği yandı. Vahşice katliamı yaşadık hep birlikte gördük. Ben basından da yapılan haberler kapsamında çok titiz ve dikkatli bir dil kullanmalarını istiyorum. Kardeşliğimizi hiç kimsenin bozmasına izin vermeyelim."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!