Sağlıklı yaşam çılgınlığı hasta ediyor

Birçok konuda olduğu gibi "Sağlıklı yaşam"ın da suyunu çıkarmakta geç kalmadık!

Okurlarımızdan gelen uyarıları dikkate alarak "Yaşasın Hayat Ekibi" iki haftadır yazılı ve görsel medyada çıkan sağlık önermelerini not etti. Anlatılanları, yazılıp çizilenleri gördükçe onlar da ben de hayretler içinde kaldık! Müthiş bir bilgi kirliliği var. Aman dikkat edin!

Sağlığımız bize bağışlanan en önemli miraslardan biri. Bu mirası har vurup harman savurarak da, koruyup güçlendirip geleceğe hazırlamak da bizim elimizde. Ne var ki, dikkat edilmediği zaman kaş yapayım derken göz çıkarılabiliyor. Sağlıklıyken, sağlıksız hatta hasta biri haline bile gelinebiliyor. Eğer dikkat etmez, her okuduğunuza duyduğunuza gördüğünüze inanırsanız başınıza iş açabilirsiniz. "Sağlığımı güçlendireyim" diye çıktığınız yolda bir "sağlık gazisi" olabilirsiniz.

UZMANLARA DİKKAT EDİN!

Arkadaşlarımın tuttuğu notları gözden geçirirken zaman zaman ter içinde kaldım. Hatta biraz korktuğumu bile söyleyebilirim. Sorun öncelikle sağlık önermelerini yapanların güvenilir sağlık uzmanları olup olmadıkları ile ilişkili. Herkes aklına geleni istediği gibi yazıp çizme, söyleme özgürlüğüne sahip ama bunu bir uzman görüşü haline getirirse işin rengi değişiyor. Bu uzmanların veya danışmanların uzmanlıkları ve danışmanlıkları da çoğu zaman kuşkulu olabiliyor. Obezite uzmanlığı, kilo yönetimi danışmanı, beslenme danışmanı, antiaging uzmanı, bitkisel tıp danışmanı, fitoterapi uzmanı, saç sağlığı danışmanı gibi hiçbir anlamı olmayan alanlarda uzmanlıklarını ilan edenlerin çoğu sağlık bilgilerini aktarırken daha kahraman, daha cesaretli ve dikkatsiz davranabiliyor.

HER ŞEYE İNANMAYIN

Sağlığa yönelik her önermenin sağlığınıza yapılmış bir müdahale olduğunu unutmamalısınız. Bu önermelerin, sağlığınızı bozabileceğini, hatta tehlikeye atabileceğini bilmelisiniz. Öğrendiğiniz hiçbir yeni bilgiyi doktorunuza sormadan uygulamamalısınız. Yanlış yapılan diyetlerin, faydasız bitkisel desteklerin, bazı bitkisel çayların, doğal şurupların, sihirli iksirlerin, rast gele yutulan besin desteklerinin, belki faydası olur diye uygulanan yiyecek içecek önerilerinin, hatta egzersiz tavsiyelerinin sağlığınıza zarar verebileceğini bir kez daha hatırlatalım.

SAĞLIK ÇILGINI OLMAYIN

İşin bir başka yönü daha var. Bazıları her şeyin başı sağlık diyerek işi o kadar çok ciddiye alıyorlar ve çılgınlık düzeylerine taşıyorlar ki bu nedenle girdikleri stres bile sağlıklarının canına okuyabiliyor. Sağlıklı olacağım derken ruh sağlıkları bozulabiliyor. Telaş ve dikkatsizlik nedeniyle zararlı bazı şeyler faydalıymış gibi uygulanabiliyor. Sadece sağlıklı olmak tutkusu uğruna hayatın keyfi, lezzeti hatta kendisi ıskalanabiliyor. Hayat dediğiniz şeyin içinde çok şey var. Eğer "her şeyin başının sağlık olduğunu" unutursak bazı can sıkıcı şeylerle karşılaşabiliyoruz ama "her şeyi sağlığa endekslersek" hayatın birçok keyfinin farkına da varamayabiliyoruz.

Ne sizi yanıltabilecek sahte uzmanların, bilimsellikten uzak, hatta zararlı olabilecek önerilerine itibar edin ne de, siz kendinizi bir "sağlıklı yaşam hastası" haline getirin. Dikkat etmezseniz her iki durum da size zarar verebilir.

Küçük balıkları tercih edin bebek balıkları değil

Denizlerimizin kirlendiği, bu kirlenmeden balık neslinin de nasibini aldığı bilinen bir gerçek. Bir taraftan kirli ve oksijeni azalmış sular, diğer taraftan bilinçsiz ve dikkatsiz yapılan balık avcılığı balık stoklarının süratle azalmasına yol açıyor. "Doğa gözcüleri derneği" üyelerinden aldığımız bir uyarıyı düzeltme olarak yeniden gündeme getirmek zorundayız. Eğer geleceğimizi düşünüyorsak, balık neslini de düşünmek zorundayız. Okurlarımıza büyük balık yerine imkanınız varsa küçük balıklar yiyin derken "bebek balık" tanımını sadece küçük balık anlamına kullandık. Bebek balıkların yani henüz yeterli ve doğal büyüklüğe ulaşmamış yavru balıkların tüketimini asla önermiyoruz.

Down sendromu kalıtımsal mıdır

Down sendromu zeka geriliği ve değişik sağlık problemlerine yol açan genetik bir bozukluktur. Değişik ağırlıkta gelişme sorunlarına yol açabilir. 750’de bir görülür ve en sık rastlanan zeka geriliği sebebidir. Tedavisi yoktur, ancak sendromun daha iyi anlaşılmasıyla erken tedbirler alınmaya başlandığında Down’lu çocuk ve erişkinlerin yaşam kalitesinde iyileştirmeler yapılmaya başlanmıştır. Down sendromunun sadece yüzde 2-3’nün kalıtımsal olduğunu söyleyebiliriz.

Uykusuzluk beynin sigortasını artırıyor

Pansilvenya Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışma sadece bir gün bile olsa uyku eksikliğinin beynin çalışmasında sorunlar yarattığını ortaya koydu. Gece yeteri kadar uyumayanların gündüz uyku ve uyanıklık hali arasında sık sık geçişler yaptıkları anlaşıldı. Uyku eksikliğinin dikkat kaybına, odaklanma güçlüğüne ve verim düşüklüğüne yol açtığı bu araştırmayla bir kez daha onaylandı.

Su içmeniz için 5 neden

Günde 4-5 litre su içerek zayıflayın önerisini çok sık duyuyorum, bu kadar çok miktarda su içmek mümkün müdür? Etkisi nedir?

Hava sıcaklıklarının artışı ile de su içmemiz için nedenlerimiz çoğaldı. Ancak bu nedenlerin başında "kilo vermek için su için" önerisini hatalı buluyorum. Özellikle son günlerde verilen öneriler arasında "günde 4-5 litre su için" cümlesine dikkat! Bilinçsiz su tüketiminin neden olacağı sağlık sorunları ile uğraşmak inanın kilo vermenizden daha zor. Su için çünkü;

1) Vücudumuzun yüzde 60’ı sudur ve vücudun bu kusursuz dengeyi sürdürebilmesi için su için. Vücut sıvısı sindirim, emilim, dolaşım, tükürük salgısı, besin öğelerinin taşınması ve vücut ısısının sürdürülmesi için gereklidir.

2) Kas dokusunun enerjik halini sürdürebilmesi için su için. Özellikle egzersizden 2 saat önce yaklaşık yarım litre su içimi önerilirken, sonrasında da terle kaybedilen sıvının yerine konması açısından sıvı alımına devam edilmelidir. Aksi taktir de kas yorgunlukları kaçınılmazdır.

3) Cildinizin sağlıklı görünümünün devamı için su için.

4) Vücudunuzun süzgeçleri böbreklerinizin sağlıklı halini sürdürebilmesi için su için.

5) Bağırsak faaliyetlerinizin devamlılığı için özellikle diyet esnasında su için.

Çabuk kilo alıyorum

Boyum 165 cm, 32 yaşında bir bayanım. Çok kolay kilo alıyorum bunun nedeni ne olabilir?

165 boyunda ve 32 yaşındaki bir kadın için sağlıklı vücut ağırlığı aralığı 51 kg- 68 kg arasındadır. Sizin için en uygun vücut ağırlığı ise vücut şekline göre değişir. Sağlıklı sınırlar içerisinde kalmak, şişmanlığa bağlı hastalıkların ortaya çıkmasını engelleyen koruyucu faktörlerin en önemlisidir. Sağlığınızı korumak için hastalık ortaya çıktıktan sonra "Ne yapacağım?" yerine , uygun olan vücut ağırlığınızı koruyarak yani, "Sağlıklı ve kaliteli yaşam için ne yapmalıyım?" derseniz hayatınızda daha emin adımlarla ilerlemiş olursunuz.

Kilo artışının nedenleri genetik faktörler, hormonal sorunlar, bazı ilaçlar, beslenme bozuklukları, hareketsiz yaşam olarak sıralanabilir.
Yazarın Tüm Yazıları