Sağlıklı bebek doğurma şansınızı test edin

Güncelleme Tarihi:

Sağlıklı bebek doğurma şansınızı test edin
Oluşturulma Tarihi: Şubat 06, 2006 00:00

Anne adaylarının çoğu dokuz aylık süreci kazasız belasız atlatır, bebeğini kucağına almanın keyfine varır. Ancak bazıları için sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek kolay olmaz, çünkü onlar "riskli anne adayı"dır. Form Sante dergisi, yeni sayısında risk faktörlerini araştırıp bu konuyu masaya yatırdı.

Çoğu kadın, hayatının en anlamlı dönemlerinden biri olan hamileliği önemli bir sağlık problemiyle karşılaşmadan atlatabiliyor. Ancak bazıları için bu süreç hiç de kolay geçmiyor; anne adayının sağlıklı bir bebek sahibi olabilmesi için sık aralıklarla doktor kontrolünden geçmesi, tedavi olması ve yaşam alışkanlıklarına çok dikkat etmesi gerekebiliyor.

Çünkü, hamilelikten lohusalık döneminin bitimine kadar süren uzun ve yorucu maratonda sağlık sorunlarıyla karşılaşma riski, her anne adayında farklı oranlarda seyrediyor. Örneğin 35 yaşın üzerindeyseniz Down sendromlu bebek doğurma riskiniz artıyor. Diyabetiniz varsa, hamilelik döneminde yüksek tansiyondan yakınmanız ve bebeğinizde doğumsal kusur gelişme riski, bu hastalığı olmayan bir anne adayına oranla belirgin şekilde yükseliyor.

Bazı risk faktörleri taşıyor olmanız, hamileliğinizde mutlaka sorun yaşayacağınız anlamına gelmiyor, bu sadece riskin yükseldiğini gösteriyor. Benzer bir şekilde sizde risk faktörü olmaması da, hamileliğinizin tümüyle sorunsuz seyredeceğini ifade etmiyor.

Peki ya siz sağlıklı bir bebek doğurma şansınızın ne olduğu konusunda fikir sahibi misiniz? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kağan Kocatepe’nin hazırladığı bu test ile, riskli bir anne adayı olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz. Uzmanlar risk faktörlerinin hamilelikten önceki dönemde belirlenmesinin, önlem alınması açısından çok önemli olduğuna dikkat çekiyorlar. Çünkü, anemi, kronik hipertansiyon veya diyabet gibi risk faktörlerinin büyük bir kısmı günümüzde kontrol edilebiliyor. Bunun aksine kontrol altına alınamayan risk faktörlerinde ise daha sık gerçekleştirilen doktor muayeneleri sayesinde, sorun henüz gerçekleşmeden önlem alınmaya çalışılıyor. Dolayısıyla "riskli" grupta yer alıyorum diye hemen paniğe kapılmanıza gerek yok. Yeter ki risk faktörü taşıyan alışkanlıklarınızı değiştirmek için bir an önce kolları sıvayın ve rutin kontrollerinizi ihmal etmeyin.

TEST

1) Kaç yaşında doğum yapmayı düşünüyorsunuz?

a- 20-30 yaş arası

b- 30-35 yaş arası

c- 35 yaşından sonra



2) Doğum yaptığınızda eşiniz kaç yaşında olacak?

a- 40 yaş öncesi

b- 40-45 yaş arası

c- 45 yaşından daha fazla



3) Mesleğinizin özellikleri hangisine uyuyor?

a- Evdeyim veya masa başında hafif bir işteyim

b- Masa başında çalışıyorum, yoğun stres altındayım

c- Ruhsal ve bedensel olarak stresli bir işte çalışıyorum



4) Eşinizle aranızda akrabalık var mı?

a- Kesinlikle yok

b- Uzak akrabayız

c- Birinci derecede kan bağımız var



5) Kilo durumunuz nasıl?

a- İdeal kilodayım

b- İdeal kilonun üzerindeyim / normalden düşük kilodayım

c- Aşırı kiloluyum / aşırı zayıfım



6) Geçirdiğiniz ameliyatlar var mı?

a- Hiç ameliyat olmadım / veya karın içiyle ilgili olmayan sorunsuz bir operasyon geçirdim

b- Karın içi, ancak yumurtalık veya rahimle ilgili olmayan sorunsuz bir operasyon geçirdim

c- Yumurtalıkları ve / veya rahmi ilgilendiren bir operasyon geçirdim



7) Jinekolojik bir rahatsızlık geçirdiniz mi?

a- Hayır, yıllık kontrollerime düzenli olarak gidiyorum / basit vajinitler dışında bir sorun yaşamadım

b- Tedavi oldum ve sorunum şu an için ortadan kalktı

c- Halen tedavi gördüğüm rahim veya yumurtalıkla ilgili bir rahatsızlığım var



8- Herhangi bir hastalığınız var mı?

a- Hiçbir hastalığım yok

b- Tedavisi tamamlanmış hastalıklarım var

c- Tedavisi devam eden hastalıklarım var



9- Eşinizin herhangi bir hastalığı var mı?

a- Hiçbir hastalığı yok

b- Tedavisi tamamlanmış hastalıkları var

c- Tedavisi devam eden hastalıkları var



10- Sizin veya eşinizin ailesinde sakat doğum, zeka özürlü birey veya diğer bilinen genetik kalıtsal hastalıklar var mı?

a- İkimizde de yok

b- İkimizden birinin ailesinde böyle bir hastalık var

c- Her iki ailede de var



11- Sigara kullanıyor musunuz?

a- Hiç içmedim / bıraktım

b- Hamileliğimi öğrenir öğrenmez bırakacağım

c- Bağımlıyım ve bırakabileceğimi sanmıyorum



12- Alkol veya bağımlılık yapıcı madde kullanıyor musunuz?

a- Hiç kullanmadım / bıraktım

b- Hamileliğimi öğrenir öğrenmez bırakacağım

c- Hamilelikte de bırakabileceğimi sanmıyorum



13- Daha önce gebelik yaşadınız mı?

a- Daha önce sağlıklı bir veya daha fazla, ancak dörtten az doğumum var

b- İlk gebeliğim olacak

c- Daha önce, düşük, erken doğum, ölü doğum veya sakat doğum gibi sorunlu bir veya daha fazla doğumum oldu



14- Doktor muayenelerine ne zaman gitmeyi düşünüyorsunuz?

a- Hamile kalmaya karar verdiğim zaman gideceğim

b- Hamile kaldığımı öğrendikten sonra gitmeyi düşünüyorum

c- Düzenli doktor kontrolünün gerekli olduğuna inanmıyorum

RİSK FAKTÖRLERİ NELER?

Anne adayının yaşı: 18-35 yaş aralığı, anne adayının hamileliği tolere edebilmesi açısından en uygun dönem. Çok erken veya ileri yaşlardaki hamilelikler ise bazı olağandışı durumların gelişme riskini artırıyor.

Anne ve baba adayının mesleği: Kimyasal maddelere ve radyasyona maruz kalınan mesleklerde çalışanlar risk altında. Çalışma temposu ruhen ve bedenen zorlayıcı olan anne adaylarında erken doğum riski artıyor.

Akraba evliliği: Genel popülasyonda varolan yüzde 2-3’lük sakat bebek doğurma riski, akraba evliliklerinde iki kat artıyor.

Hamilelik öncesindeki kilo durumu: Anne adayının ideal kilonun çok fazla üzerinde olması da bir risk faktörü.

Operasyonlar ve hastalıklar: Daha önceden geçirilen jinekolojik operasyonlar önemli risk faktörü. Anne adayının geçirdiği ya da şu anda var olan kalp hastalıkları, diyabet, anemi gibi bazı sağlık sorunları da hamileliğin seyrini olumsuz yönde değiştirebiliyor. Hamilelikte geçirilen kızamıkçık ve toksoplazma gibi hastalıklar da anne adayı ile bebeğin sağlığını olumsuz yönde etkiler.

Genetik geçiş gösterebilen hastalıklar: Anne ile baba adayının akrabalarında varolan zeka geriliği, metabolizma hastalıkları, bazı bedensel hastalıklar, anomalili doğumlar ve şizofren gibi bazı ruhsal hastalıklar, nesilden nesile genetik geçiş gösterebiliyor. Bu tür hastalıklara sahip kişilerin anne ya da baba adayına akrabalığı ne kadar yakınsa, bebeğin bu hastalığa yakalanma veya hastalığın taşıyıcısı olma riski o kadar yükseliyor.

Daha önce yaşanmış hamileliklere ait özellikler: Önceden sorunsuz geçmiş olan hamilelik, anne adayında ve bebekte olağandışı durum ortaya çıkma olasılığını azaltıyor. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, önceki hamilelikten sonra diğer risk faktörlerinden birinin devreye girip girmediği.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!