Rüzgárlar kentinin çağrısı

ÇARŞAMBA gecesi, dolunayın aydınlattığı Troya kentinin kalıntıları arasından dünyayı sarsarak kendine getirmek isteyen barış çağrısı yükseldi.

Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, 43’üncü Uluslararası Troya Festivali’nin açılışındaki konuşmasında dünyaya seslendi.

"Günlerdir Lübnan ve Filistin’de sivil hedefler bombalanıyor. Savaş hukuku ihlal edilip çocuklar katlediliyor. Analar, babalar, uluslar geleceklerini yitiriyor. Binlerce yıl önce büyük dramatik bir savaşın yaşandığı bu topraklardan gerçek barışın egemen olduğu bir dünya için sesleniyoruz" dedi.

Her yıl barış ile ilgili bir konuda verilen Homeros Şiir Ödülü bu yıl yoktu. "Dünyada ödül verilecek barış kalmadı" diye açıkladı bu durumu Çanakkale Belediye Başkanı, ödül yerine bu yıl barış çağrısı yapmaya karar verdiler Çanakkaleliler.

Çünkü, "Acıların, savaşların yoğun yaşandığı bu topraklarda barışa olan dinmez özlemimiz artıyor" diyordu Gökhan, "Bir geçiş noktası olarak Troyalıların, Urartuların, Hititlerin, Selçukların, Osmanlının ve daha nice uygarlıkların yaşam bulduğu Anadolu topraklarında bugün geleceğe dönük sorumluluğumuz barışı yaşamak ve yaşatmaktır. Kendimizle ve çevremizle barış içinde yaşamak tarihten aldığımız öğretidir. Belki de bu yüzden bu topraklarda barışın önemi daha bir anlam kazanıyor."

***

HOMEROS
’tan Troya’yı, Troya’dan Çanakkale’yi, Çanakkale’den özgürlüğü öğrenmek gerekiyor.

Çanakkale Belediye Başkanı böyle derken bir şeyin daha altını çiziyor. "Bütün devletler, şu cümle için çok içtenlik ve ciddiyetle çaba sarf etmelidirler: Yurtta barış, dünyada barış"

Barış çağrısı orada lafta kalmıyor. Bir barış deklarasyonu hazırlanarak devlet başkanlarına yollanıyor.

Bir hafta sürecek olan festivalin ana teması "Barış kültürümüz olsun!"

Bu çok önemli bir seçim. Çünkü biz bu konular üzerine yeterince düşünmüyoruz.

Çocuğumuza sesimizi yükselttiğimizde, trafikte başkalarını hiçe saydığımızda bile çatışma kültürünü çoğalttığımızın farkında olmuyoruz.

Sorunlarımızı şiddet ile değil uzlaşma ile çözmenin yöntemleri var mıdır, bunlar neler olabilir? Bu soruları pek tartışmıyoruz. Oysa sadece çevremizdeki savaşlar nedeniyle değil, terör başta kendi sorunlarımızla başa çıkabilmek için de barış kültürü üzerinde düşünmeye ihtiyacımız var.

Yıldız Kenter gibi büyük bir sanatçılardan, Tiyatro Troya, Tiyatro Ti ve Bozcaada Çocuk Tiyatrosu’nun küçük sanatçılarına kadar geniş bir yelpazede süren müzik, resim sergileri, gençlerin kısa metrajlı film gösterimleri ile festival barış kültürünü her açıdan gündeme taşıyor.

Çanakkaleli kadınlar, kendi boyadıkları maskelerle aile içi şiddete karşı yürüyüş yaparak barış kültürünün ailede başladığı mesajı ile barış kültürünün ne kadar boyutlu olduğunu vurguluyorlar.

Türkiye’de ilk kez bir kentimiz barış çağrısı yapıyor. Bu Çanakkale’ye çok yakışıyor. Çünkü Başkan Gökhan’ın dediği gibi, "Barış, Doğu ile Batı’nın buluşma noktası, rüzgárların kenti, kültürlerin mirasçısı Çanakkale’nin çağrısıdır."
Yazarın Tüm Yazıları