Rüya...

Nitekim Erbakan sık sık rüya görürdü...

Bu rüyalar genelde MKYK toplantılarından bir gece öncesine rastlardı... Bakarsınız bir ak sakallı-nur yüzlü kişi, falancanın MKYK'ya girmesini istiyor...

Ya da; ak sakallı kişi ağlayarak ‘‘Aman Necmettin tedbir al...’’ diyor, tabii ki partinin kapatılması olasılığına karşı tedbir olarak parti varlıkları Hoca'nın üzerine geçiriliyor...

Hoca bir tek 28 Şubat'ı rüyasında göremedi...

*

Demek ki bu rüya işi, parti tüzüğü gibi bir şey...

İşte; önceki gün bir Faziletli milletvekili rüya ile transfer oldu...

Milli Gazete'den okuyoruz:

Fazilet kapatılınca bir başka partiye geçmeye kalkan Mukadder Başeğmez, o gece rüyasında Erbakan'ı görüyor...

Erbakan ‘‘Mukadder nerdesin?..’’ diye seslenmektedir...

Mukadder ‘‘Burdayım Hocam...’’ diye koşar...

Hoca'nın dizinde iki örtü vardır, birini kaldırır ki Hoca'nın bir bacağı yok...

(Anlıyorsunuz harhalde; Mukadder gidince bir bacak gitmiş gibi demek...)

Mukadder ağlamaya başlar:

‘‘Hocam nasıl oldu bu iş?..’’

Hoca tebessüm ederek ‘‘Dur dur Mukadder, bak şimdi...’’ der, öbür örtüyü kaldırınca Mukadder bakar ki, aaa öbür bacağı yerinde...

Mukadder rahatlayıp sorar:

‘‘Hocam nedir bunun hikmeti?..’’

Hoca ‘‘Buna gönül diliyle konuşmak denir Mukadder’’ der...

Vay canına...

Rüya burada bitiyor...

Mukadder, bu rüya üzerine elbette partiye törenle döner...

*

İşte; ilk seçimlerde iktidara bu zihniyet aday...

DSP, MHP, ANAP iktidarda bittiler... Medya ve aydınlar CHP'ye ambargo koydular... Umut verecek yeni oluşumlar yok...

Sahnede; aynı zihniyetin iki parçası, yenilikçiler (!) ile işte bunlar var...

İktidarı ele geçirmek için ilk kez iki dinci parti yarışıyor...

Eğer Erbakan, eski Erbakancıların oylarını tutarsa... Tayyip; Erbakan'dan umudu kesmişlerin ve saf vatandaşların oylarını toplarsa, ilk seçimde ‘‘siyasi İslam’’ tek başına iktidardır...

O zaman iyi rüyalar size...