Ritz politikası

Hadi ULUENGİN
Haberin Devamı

İkisi de aynı harfle başladığından mıdır nedir, otomobil markasında ‘Rolce Royce' neyse otel simgesinde de ‘Ritz' odur. Konaklama bab'ında zirvededir. Çünkü, kılıflarında bu alameti farikayı taşıyan yastıklar diğerlerine benzemezler. Naftalinleri asalet kokar. Yeni zengin değil, derin zengindirler.

Zaten ‘Ritz' ibareler sayılıdır. Ötekiler gibi her köşebaşına dikilmezler.

Nitekim, uluslararası ricalin en kaymak tabakasını ağırlarlar. Mükellef odalarının ve gölgeli barlarının mahremini dünya siyasetine tahsis ederler.

‘Ritz' oteller kendilerini ağırdan satarlar ve ‘ağır' müşteri beklerler.

* * *

AH, hele Madrid'deki ‘Ritz'...

Tam Prado caddesi üzerindedir ve aynı adı taşıyan ünlü müzeye bitişiktir.

Ceviz mobilyalı odanızdan aşağıdaki teraçaya inip yarı tropikal ağaçların gölgesinde buğulu bir kup şampanya içtikten sonra Kastilya sıcağı ağır mı bastı, garsona küçük bir işaret edin, ‘groom'un değil bizzat teşrifatçı başının gümüş tepsi içinde masanıza getireceği müze bileti emrinize amade olacaktır.

4. Felipe sokağından karşıya yaya geçin ve serin galerinin muhteşemliğinde kendinizi Goya'nın, Velasquez'in, Greco'nun İspanyolluk renklerine bırakın.

Dönüşünüzde ‘lift boy'un asansör kapısını açmasını bekleyin. Resepsiyon öncesinde, ‘dressing service' tarafından itinayla ütülenmiş smokininizi giyin.

Sonra asansörü kullanmayın ve mermer merdivenlerden tekrar aşağı inin.

* * *

DAVETE kadar oyalanırken bu defa terasa uğramayın. Bara yerleşin.

Artık şampanyaya da dokunmayın. Bir Luis Bunuel filminden çıkmış fraklı garsonun tavsiyesine uyun ve ‘Ritz usulü' kokteylde karar kılın.

Yandaki çok alımlı kadının Latin aksanından hareket ederek de, kendisinin, aileden miras ‘haciendas'a toprak reformu uygulandığı için yaşlı petrol milyarderiyle evlenmiş Venezuellalı bir yarı-asil afet mi, yoksa mevsimlik alış veriş amacıyla Madrid'e uçmuş ve odasına ısmarladığı hafif yemeği yerken Borges okuyan Arjantinli bir tanrıça mı olduğu konusunda fikir yürütün.

Ve de dua edin ki, resepsiyon bitimi ‘Ritz'e döndüğünüzde ve hızla bara göz attığınızda, mutlu bir tesadüf eseri Latin kadın yine orada olsun.

O zaman, sizinle aynı davete katılmış olan ve son viski bardağı etrafında dünya politasından konuşan diplomatları veya siyasetçileri tanımazdan gelin.

Kainatı kurtarmak sizin üzerinize vazife değil. Zaten Madrid'desiniz.

Kadının yanına gidin ve asla ‘Venezuellalı mısınız?' diye sormayın.

‘Prado'daki El Greco'yu mu hatırladınız?' türünden bir uvertür yapın.

Cevap beklemeden Bunuel filminden çıkmış barmene dönün ve konyak söyleyin.

Hesaptaki imzanın yanına ise en az üç sıfırlı bir peseta banknotu bırakın.

‘Ritz' otelin zevkine varmak için kadehi önce yumuşak ışığa, sonra Latin kadına doğru tutun ve kristal bardağın üzerine işlenmiş ‘R' harfine bakın.

* * *

BEN nerden mi biliyorum? İşte meslek icabı, cüssemi asil çarşaflara asla serememiş olsam dahi yolum söz konusu otele epey ve hep teğetlemesinden düştü.

Üstelik, sırf paşa gönlüm için İspanya başkentine gittiğimde de Prado temaşasından sonra ‘Ritz'in hiç olmazsa barına uğrayacak kadar ekabirim.

Bu yazıyı ise dünkü NATO zirvesinde iş bağlayan Türk ve Yunan heyetlerinin aynı otelde ikamet etmesinden dolayı yazıyorum. Yalanım yok, kıskanıyorum.

Şu anda da Ege sorununu değil, Bunuel filminden çıkmış barmenin hazırladığı bir kokteyli ve ‘R' armalı bardağın ötesinden gözüken bir kadını düşünüyorum.

Yazarın Tüm Yazıları