Reina’yı taklit ettiler tutmadı şimdi ’siz gelin açın’ diyorlar

Güncelleme Tarihi:

Reina’yı taklit ettiler tutmadı şimdi ’siz gelin açın’ diyorlar
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2007 00:00

Ünlü eğlence mekanı Reina’nın sahibi Mehmet Koçarslan, yurtdışında taklitlerinin başarılı olmadığını, ancak başta Berlin olmak üzere pek çok şehirden ’gelin, burada da siz açın’ yönünde teklifler aldığını açıkladı. Koçarslan, bunları "Başarımızın sırrı Boğaz" diyerek geri çevirdi.

İSTANBULLULAR kadar gelen yabancıların da gözde mekanı olan Reina, uluslararası marka olma yolunda ilerleriyor. Reina’nın Yunanistan ve İsviçre’de taklit edilmesinin ardından şimdi de "gelin ülkemizde Reina" açın teklifleri aldıklarını söyleyen yatırımcı Mehmet Koçarslan, "Başarımızın sırrı Boğaz" diyerek gelen tekliflere sıcak bakmadığını açıkladı.

REİNA’NIN SIRRI BOĞAZDA OLMASI: Taklit Reina’lar ortaya çıkıncaya kadar ismin uluslararası tescilini düşünemediklerini dile getiren Koçarslan, "Ama Yunanistan’daki olaydan sonra hemen hukuki yollara başvurduk ve Reina adını tüm dünyada tescil ettirdik" dedi. Başta Berlin Belediyesi olmak üzere pekçok ülkeden "Gelin bizim burada Reina açın" teklifleri aldıklarını belirten Koçarslan, "Dublin’de, Hong Kong’ta Reina açmamız için milyonlarca dolar teklif eden var. Berlin Belediye Başkanı ısrarla ’gel’ diyor. Ben yatırımcıyım, elbette bu tekliflerle ilgilenirim ama Reina’nın başarısının sırrı İstanbul’da Boğaz’da olması. Bu işte lokasyon çok önemli, o nedenle şu ana kadar kimseye olumlu yanıt vermedim" dedi.

LAS VEGAS PROJESİNE SICAK: Gelen tekliflerden sadece Las Vegas’taki bir projeye sıcak baktığını açıklayan Koçarslan, tercihinin yurtdışı yerine İstanbul’a yatırım yapmak olduğunu vurguladı. "Su akar Türk bakar" sözünü hatırlatan Koçarslan, "Kendi elimizdeki değeri bilmiyoruz. Avrupa’nın çamurlu sularında turlar, eğlenceler yapıp satıyorlar, biz 12 ay pazarlayabileceğimiz Boğaz’ı değerlendiremiyoruz. Oysa sermaye elimizde" diye konuştu. Mehmet Koçarslan’ın bu yılki asıl gözdesi Galatasaray’dan 2 milyon dolara 5 yıllık kiraladığı Suada olsa da, İstanbul ve eğlence sektörünü anlatırken "rüştünü ispatladı" dediği Reina örneğini verdi.

MİLYARCA DOLARLIK İŞ BAĞLANDI: Reina’nın 6 yılda uluslararası bir marka hale geldiğini söyleyen Mehmet Koçarslan, bunda yabancı misafirlerin de büyük bir etkisi olduğuna dikkat çekti. Sadece Türkiye’de yaşayan değil, İstanbul’u ziyaret eden çok sayıda yabancının Reina’ya geldiğini hatırlatan Koçarslan, bu tip mekanların yarattığı önemli bir ekonomi bulunduğuna da şöyle dikkat çekti. "Konuklarımızın yüzde 70’i yabancı. Türkiye’de 10 CEO geliyor bunlardan 8’ini ’beni Reina’ya götürün’ diyorsa, Reina artık rüştünü ispat etmiş demektir. Burayı sadece bir eğlence mekanı olarak görmemek lazım, bugüne kadar milyarlarca dolarlık iş bağlantısı Reina’da yapıldı. Yabancılarla iş yapan, milyon dolarlık anlaşmalara imza atacak olan herkes misafirini burada ağırlıyor. Dexia’nın CEO’su Axel Miller Denizbank’ı aldıklarını açıkladıkları toplantıda, bu alımdaki Reina faktörünü dile getirdi. Ekonominin kalbi İstanbul, Reina da İstanbul’un güzelliğini ve potansiyelini anlatıyor."

İstanbul belediye başkanı niye gelmiyor

REINA gibi mekanlara sadece magazinsel boyutuyla yaklaşılmasının doğru olmadığını vurgulayan Mehmet Koçarslan, şöyle konuştu: "Önümüzdeki günlerde Supper Club’ın İstanbul’daki açılışına ya Amsterdam Belediye Başkanı ya da Hollanda Kültür Bakanı katılacak. Ülkelerinin markası olarak bakıyorlar ve bu işleri böyle önemsiyorlar. Durum böyleyken İstanbul Belediye Başkanı bir kere bile neden Reina’ya gelmiyor? Reina gibi mekanlara sadece magazinsel bir yer gözüyle bakılmamalı, eğlence işi ciddiye alınmalı. Turizmin en önemli ayaklarından biri eğlence. En az konaklama, yeme içme, kültür-sanat, kum, deniz, güneş kadar önemli ve bu konuda bir boşluk söz konusu. Önümüz açılırsa çok daha iyi şeyler yapacağız. Bir master plan yapılıp, hedefler konulursa bunu başarırız."

Kuleli’de göz bir kule daha arıyor

MEKANLARINI Boğaz’da açmayı tercih eden Mehmet Koçarslan, Boğaz Köprüsü’nü Reina’nın, Kuleli Askeri Lisesi’ni de Suada’nın duvarına asılmış birer tabloya benzetiyor. Bu açıdan kendini oldukça şanslı bulan Korçlaslan, bu manzaraya baktıkça ilginç fikirler de geliştiriyor. Bunlardan biri de iki kulesi bulunan Kuleli’de bir kuleye daha ihtiyaç olduğu. "Kuleli geceleri çok güzel görünüyor ama dikkatli bakınca göz üçüncü bir kuleyi daha arıyor" diyen Koçarslan, izin verilirse bunu kendisinin yapabileceğine söylüyor. Köprünün ışıklandırmasını ise beğenmeyen Koçarslan, "panayır yeri gibi oldu" eleştirisi yapıyor.

2010 projesinde görev versinler, çalışayım

İSTANBUL’un, özellikle de Boğaz’ın potansiyelinin tam olarak değerlendirilemediğinden yakınan Mehmet Koçarslan, şöyle konuştu: "Böyle özel bir şehirde Reina gibi bir değil, bir çok yer olmalı. Bu şehrin potansiyeli düşünülürken eğlence sektörünün önemi de dikkate alınmalı. Buraya özel uçağıyla gelip, bir gecede 10 bin dolar harcayanlar var. Bu adam en pahalı otelde kalsa kaç para öder ki? Paris’e giden turist, bir yılda 3.5 milyar Euro’luk döviz bırakıyor. Bırakın Bodrum’u, Antalya’yı sadece İstanbul’la b35 milyar Euro’yu yakalarız. İstanbul’un Avrupa Kültür Başkenti olacağı 2010 yılına ilişkin bir proje yürüyor. İşin bu ayağı da düşünülmeli ve bizleri de bu projeye dahil etmeliler. Bu iş için bizi de görevlendirsinler, çalıştırsınlar. Böyle bir projede, eğlence sektöründeki bir yatırımcı olarak görev almayı isterim."

Amsterdamlı Supper Club İstanbul macerasını Koçarslan’la sürdürecek

GEÇEN yaz Kuruçeşme’de Sortie’nin içinde açılarak İstanbul’da faaliyet göstermeye başlayan dünyaca ünlü gece klubü Supper Club, yeni dönemde yoluna Mehmet Koçarslan’la devam edecek. Sortie’nin sahibi Erol ve Varol Kaynar’la kardeşlerle yollarını ayıran Koçarslan’la birlikte çalışmak için anlaştı. Merkezi Amsterdam dışında Roma, San Francisco, Sidney, Singapur ve Londra’da şubeleri bulunan Supper Club, bu kez Koçarslan’ın bir diğer mekanı olan yine Kuruçeşme’deki Crystal’in bir yarısında açılacak. Supper Club’ın İstanbul macerasına ilişkin çok fazla konuşmayan Koçarslan, "Bana geldiler ve işbirliği teklif ettiler. İşletmesini tamamen onlar yapacak, Crystal’den ayrı bir girişi olacak. Ben sadece yatırımcıyım" diye konuştu. Reina gibi mekanların başta ses problemi olmak üzere birçok olumsuz durumda baş kahraman olmasını "şöhretin bedeli" olarak açıklayan Mehmet Koçarslan, "Reina, Sortie, Angelique gibi mekanların adı çıkmış bir kere, ne olsa bizden biliniyor " dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!