GeriSeyahat Pompei ve Efesos’tan sonra en gerçek üçüncü kalıntı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Pompei ve Efesos’tan sonra en gerçek üçüncü kalıntı

Pompei ve Efesos’tan sonra en gerçek üçüncü kalıntı

Sicilya’nın Mazzaro del Vallo adlı kentinde 1999 yılında yaptığım ‘Akdeniz: Åžiir ve Estetik’ baÅŸlıklı konuÅŸmamdan aktarıyorum: ‘Kendime Akdeniz var mı, yok mu sorusunu sormuyorum. Bir tane deÄŸil birden fazla.Ama iki tanesi gözle görülecek, elle tutulacak kadar somut: Bir yanda yüksek duvarlı bir avlunun içinde AkdenizleÅŸmiÅŸ bir havuzun ve fıskıyenin çevresinde yaÅŸayan, içe dönük, mistik ve Müslüman Akdeniz; bir yanda, kapının önünde, sokakta ve alanlarda yaÅŸayan Pagan ve Hıristiyan Akdeniz.’ (Åžiirde Devrim, Adam Yayınları, S.21) Ostia Antica’da bu gözlemime bir baÅŸka gözlem eklenecek. Arabamızı önünde park ettiÄŸimiz kale duvarının yanında günümüzde de yaÅŸayan Rönesans kasabasının arabesk yerleÅŸimini de gördükten sonra, Roma’nın pagan dünyasının kurduÄŸu kentin bir dama tahtasına benzediÄŸini düşüneceÄŸim. Bu kentin basit ve gerçekçi geometrisi. Sanki cetvel ve pergelle çizilmiÅŸ kent. Biraz sonra, insanın bireye dönüştüğü pagan Roma kentinin bir kamusal varlık olduÄŸunu, insanın göz ufkuna engel getirmediÄŸini göreceÄŸim. Kuzey Afrika’nın Müslüman Medinesinde ya da Kasbahında on adım sonrasında önünüzü göremezsiniz. Sokaklar labirent gibidir.Rönesans mahallesinden Ostia Antica’nın aÄŸzına yürüyerek yaklaşıyoruz. Ama güneÅŸe teslim olmayan koyu aÄŸaç gölgesinin, gölgelerinin altından. GüneÅŸin altında ısı 40 derecenin üzerinde.Uçak pisti gibi upuzun bir yol. Yolun iki tarafında mantara benzeyen fıstık çamları ve aralarında da serviler. Bir sarı-kızıl düzlüğün üzerinde. Cetvelle çizilmiÅŸ yolu bir antik kapı kesiyor. Kapının içinden pagan Roma’nın açtığı yol görünüyor. Yolun ufkunu kesen hiçbir engel yok.Roma lejyon birliklerinin, Küçük Asyalı ve Suriyeli kölelerin, senatörlerin, konsüllerin ve cumhuriyetçilerin yürüdüğü cilalanmış granit yolun üzerinde dört kiÅŸi yürüyoruz Ãœlker, Elvan Uysal, Paolo ve ben. Elvan fotoÄŸraf çekecek, Paolo rehberlik edecek.TAM ANLAMIYLA YAZLIKDostum, Yunan Åžair Titos Patrikios’un ‘Senin Ostia Antica en gerçek üçüncü kalıntıdır. Birincisi Pompei, ikincisi Efesos, üçüncüsü de Ostia Antica’ dediÄŸini anımsıyorum. Ne zoru var, neden palavra atsın Titos?Roma tarihini okurken kralların, imparatorların, konsüllerin sık sık gittikleri Ostia’yı bir dinlenme, sayfiye kenti sanırdım. Oysa bir kışla ve tecim merkezi imiÅŸ... Yeni Ostia tam anlamıyla yazlık. Roma’ya trenle yarım saat uzaklıkta. Nüfusu 400 bin. Bazı Romalıların yaz-kış oturdukları bir yer. Ostia’dan Roma’ya gitmek Ãœsküdar’dan Karaköy’e gitmek kadar kolay. Karayolu ile de Mersin-Tarsus uzaklığında.Yeni Ostia’da yan yana halk plajları kilometrelerce uzanıyor. Denizden sonra kumsal elli-yüz metre kadar geniÅŸ. Daha sonra plajların tek katlı yapıları var. Kumsalda mantar gibi ÅŸemsiyeler. Deniz açık deniz. Dalgalı. Rengi bozbulanık. Bizim kaneviçe oymalı sahillerin laciverdine alışmış olanlara göre deÄŸil.Ostia’dan kıyı boyunca Lavinio’ya kadar gittim, karayoluyla. 33 kilometre boyunca uzanan kumsal. Yazlıklar, plajlar. 1950’lerden itibaren yazlık yerleÅŸim yeri olan kıyı hiç de baÅŸtan çıkartıcı deÄŸil. Ama siteler üniforma giymemiÅŸ. Lavinio’dan, Ä°kinci Dünya Savaşı’nda Amerikalıların çıkarma yaptıkları Anzio’ya kadar, belki de daha aÅŸağılara uzanıyor kumsal. Dediklerine göre dünyanın en uzun kumsalıymış. Kıyılarda eski yerleÅŸim yerleri yok. Onlar kıyının içerlerinde. Tepeler üzerinde ve vadilerde.Eski Ostia (Ostia Antica) ÅŸimdi kıyıdan birkaç kilometre uzakta. Zaten kıyıyı alüvyonla doldurmuÅŸ olan Tiber Irmağı da 2.500 yıl önce bugünkü yatakta akmıyormuÅŸ.Ostia Antica dinsel bakımdan, askeri bakımdan çok önemli bir yerleÅŸim yeri. Aziz Agustinus (MS.354-430) annesi Monica (MS. 331-387) ile Milano’dan gelip yurtları Afrika’ya giderken Ostia limanında mola verirler. Hıristiyan Monica burada ölür. Ölmeden önce, bir pagan olan oÄŸlu Agustinus’a Hıristiyan olmasını vasiyet eder. Bu vasiyet üzerine Hıristiyan olan ve azizlik mertebesine yükselen Agustinus Hıristiyanlık tarihinin Aziz Petrus, Aziz Pavlus gibi büyüklerinden sonra gelen en önemli kiÅŸisidir diyebiliriz.Aziz Agustinus bir temel kitap olan ‘İtiraflar’nda bu olayı anlatır. Ä°talyan tarihçiler Grek-Roma kökenlerini Aziz Agustinus’tan öğrendiklerini yazıyorlar.Bu nedenden olacak Aziz Agustinus 2004 yılında Ostia’nın koruyucusu ilan edildi.TRUVALI AKRABALARIMIZOstia’nın biz Anadoluluları ilgilendiren bir yönü var: Truva’nın Akhalar tarafından yıkılmasından sonra, arta kalan Truva halkına bir yurt arayan Aeneas, Truva’dan çıktıktan sonra Lavinnium’a varıp Roma’yı kuruncaya kadar uzun yıllar çile çeker ve sonunda Ostia’da karaya çıkar. Aeneas, Roma’nın ilk tanrıları (Ä°uppiter, Mars, Quirinus, Vesta) olacak olan Ata tanrılarını da yanında götürür. Vergilius’un büyük yapıtı, Ä°talyan edebiyatının övünç kaynağı Aeneis de ÅŸu dizelerle baÅŸlar: ‘Bir savaÅŸla yiÄŸidi ÅŸakıyorum, o yiÄŸit ki / kaderle sürüklenerek Troia kıyısından, en önde ulaşır Ä°talya’ya, Lavinium sahillerine... Latin soyu Albalı atalar iÅŸte buradan türeyip gelir, yüce Roma’nın surları iÅŸte bu çaÄŸdan kalır.’Bu durumda Ostia Antica’nın bulunduÄŸu yerde, Tiber Irmağı aÄŸzında karaya çıkanların Truvalı hısım ve akrabalarımız olduÄŸunu söylersek, yaptığımız deÄŸerlendirme abartma sayılmaz.Â
False