Politik ağız ishaline şiirsel bir yaklaşım

Kuthan FİŞEK
Haberin Devamı

Mevcut hükümetin yüzüncü günü geçenlerde doldu, enflasyon hızı yüzde 100 sınırına dayandı. Oysa, yüzde 40'lara falan düşmüş olması gerekiyordu.

Batıya giderek doğuya varacağını zanneden, pusulasını şaşırıp yolun yarısında karaya oturan Kristof Kolomb özentisi birileri, Samsun'u ‘‘Trabzon’’, Trabzon'u ‘‘Samsun’’ zannetti. İkisini birden ‘‘Akdeniz'in İncisi’’ yapacağını söyledi.

Mezarlıkta ıslık çalan politikacılarımız var. ‘‘Bizi kapatamazlar!’’

Başkalarının felaketinden nemalanmak isteyenler, timsahların soğuk gözyaşlarını dökenler var.

Oturup bunları dinleyenler, dediklerini aktarmaya çalışanlar var.

Hepsinden sıkıldım.

Bu pazar günü, izninizle, ‘‘şiirsel’’ takılacağım...

* * *

Jean de la Fontaine, çocuk masallarıyla tanınır.

Ama, aslında, on yedinci yüzyılın en acımasız siyasal eleştirmenidir.

Olmayacak laflar eden, dediğini duymayan, sözünü tutmayan politikacıları itin kuyruğuna sokup çıkarmakta üstüne yoktur.

‘‘Şarlatan’’ şiirini yazdı.

Sabahattin Eyüboğlu da, ölümsüz üslubuyla, Türkçeye kazandırdı.

* * *

Şarlatanlar eksik olmaz dünyadan

Bu mesleğin, ne hikmetse

Hocası, bilgini boldur her zaman.

Kimi, ‘‘Peygamberim’’ diye çıkar ortaya

Kimi Çiçeron geçinir köyde, kentte.

Bu sözde Çiçeron'lardan biri

Öyle övermiş ki kendini,

Söz sanatının Allah'ıymış nerdeyse.

Bir hımbılı, bir mankafayı, bir hödüğü

Bülbül gibi konuştururmuş isterse.

-Evet baylar, diyormuş kükreyerek.

Bir hödük, bir hayvan, bir eşek

Bir e.oğlueşek getirin bana,

Uğraşıp adam edeyim inanmayana.

Gelsin nutuk söylesin önünüzde,

Cübbe, takke de giysin isterseniz.

Bu sözler kralın kulağına gitmiş,

Çağırtmış üstadı saraya, demiş:

-Bir güzel boz eşek var ahırımda benim,

Şunun bir hatip olmasını isterdim.

-Başüstüne, demiş bizimki.

Siz istersiniz de ne olmaz ki...

Bir hayli para almış gider ayak!

Tam on yıl sonra eşeği kürsüye çıkaracak.

-Yoksa demiş, asın beni razıyım,

Sırtımda diplomalarım, başımda iki uzun kulak.

Saraylılardan biri yanaşıp şarlatana,

Gizlice demiş ki kulağına:

-Görmeğe geleceğim seni asılırken,

Tam darağacına yakışacak adamsın,

Bize bir nutuk çekmeyi de unutma sakın;

Tumturaklı, dokunaklı cinsinden,

Kulağında küpe kalsın çaçaronların.

-Sen hava alırsın, demiş şarlatan.

On yılda ya kral ölür, ya eşek ya da ben.

Herif haklı, asıl on yıl bekleyen deli.

Bugünü iyi yaşamak mesele,

On yıl sonra kim kala, kim öle.

* * *

Yorum yapmama gerek var mı?

Yazarın Tüm Yazıları