Sekiz saatlik işgünü talebinden işçi bayramına

Güncelleme Tarihi:

Sekiz saatlik işgünü talebinden işçi bayramına
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2010 12:03

İşçi sınıfına ait bir tatil gününü sekiz saatlik iş günü hakkını kazanmak için bir araç olarak kullanma fikri ilk olarak Avustralya’da doğdu. Avustralyalı işçiler 1856’da toplantıların ve gösterilerin yapılacağı ve sekiz saatlik işgünü hakkının talep edileceği bir günlük iş bırakma eylemi yapmaya karar verdiler. Bu kutlamanın tarihi 21 Nisan olarak belirlendi.

Haberin Devamı

Başta, Avustralyalı işçiler bunu sadece 1856 yılı için planlamışlardı. Ancak bu kutlamanın ülkedeki işçiler üzerindeki etkisinin büyük olması ve işçileri hareketlendirmesiyle kutlamanın her yıl tekrarlanmasına karar verildi.


Aslında, işçilerin kendi güçlerine inanıp cesaretlenmeleri için kendilerinin kararlaştırdığı bir iş bırakma eyleminden daha fazla ne işe yarayabilirdi? Fabrikaların ve atölyelerin daimi kölelerine ne kendi ordularını kurmalarından daha fazla cesaret verebilirdi? Dolayısıyla işçi sınıfına ait bir bayram fikri kolayca kabul edildi ve hızla Avustralya’dan diğer ülkelere de yayıldı ve en sonunda dünyayı fethetti.


Avustralyalıların izinden giden ilk ulus Amerikalılar oldu. 1886 yılında 1 Mayıs’ın evrensel iş bırakma günü olmasına karar verdiler. O gün 200 bin işçi çalışmadı ve sekiz saatlik işgünü hakkı için eylemler yaptı. Daha sonra polisin ve hukuk sisteminin engellemeleri yüzünden bu kadar büyük çaplı eylemler yapılamadı ancak 1888’de kararlarını yenilediler ve bir sonraki kutlamanın 1 Mayıs 1890’da yapılmasına karar verdiler.

Haberin Devamı


Öte yandan Avrupa’daki işçi hareketi de güçlendi ve canlandı. Bu hareketin en güçlü göstergesi 1889’da toplanan Uluslararası İşçiler Kongresi oldu. 400 delegenin katıldığı bu kongrede sekiz saatlik işgününün ilk talep olmasına karar verildi. Fransız sendikalarının temsilcisi Bordolu işçi Lavigne, bu talebin evrensel bir iş bırakma eylemiyle bütün ülkelerde yinelenmesini istedi. Amerikalı işçilerin delegesi de yoldaşlarının 1 Mayıs 1890’da grev yapacaklarını söyleyince, Kongre bunun evrensel işçi bayramı olmasına karar verdi.

SADECE SEKİZ SAATLİK İŞ GÜNÜ İSTEMİŞLERDİ

Burada da 30 yıl önce Avrupa’da olduğu gibi işçiler tek seferlik bir gösteri düşünmüşlerdi. Kongre bütün dünyadan işçilerin 1 Mayıs 1890’da sekiz saatlik işgünü için birlikte eylem yapmalarına karar verdi. Kimse bayramın ilerleyen yıllarda tekrarlanmasından bahsetmedi. Normal olarak hiç kimse bu fikrin bu kadar başarılı olmasını ve işçi sınıfları tarafından benimsenmesini beklemiyordu.

Haberin Devamı


Ancak, 1 Mayıs’ın bir kere kutlanmasıyla herkes bunun her yıl yapılacak sürekli bir organizasyon olması gerektiğini anladı.


1 Mayıs sekiz saatlik işgünü talepleriyle ortaya çıktı ama bu amaca ulaşıldıktan sonra bile kutlamalara son verilmedi. İşçilerin burjuvaziye ve hakim sınıfa karşı mücadelesi devam ettikçe, bütün talepler gerçekleşmedikçe 1 Mayıs bu taleplerin yıllık göstergesi olacak.


Ufukta iyi günler görüldüğünde, dünyanın işçi sınıfı hak ettiğini elde ettiğinde de insanlık 1 Mayıs’ı geçmişte yaşanan sıkıntıların ve sancılı mücadelelerin anısına kutlamaya devam edecek.


*Sol düşüncenin en önemli isimlerinden biri olan Rosa Luxemburg’un bu yazısı ilk olarak 1894’te yazarın Sprawa Robotnicza isimli Lehçe eserinin içinde yer almış daha sonra 1971’de İngilizcesi Selected Political Writings of Rosa Luxemburg isimli kitapta yayımlanmıştır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!