Peruğu atınca Fransız mankenlere benzettiler

Kanseri yendikten sonra, hastalık serüvenini ‘Kanser Bana da Yakışmadı’ adlı kitabında toplayan NTV prodüktörü Tülay SaÄŸlam, saçları döküldüğünde yedi ay peruk takmış. Kaşıntı yapan peruÄŸu attığında, arkadaÅŸlarının Fransız mankenlere benzettiÄŸi Tülay, hastalığı yenebileceÄŸine ‘reiki’ sayesinde inanmış.Cahit Sıtkı Tarancı’nın deyimiyle ‘yolun yarısı’na yaklaşırken meme kanserine yakalanan 35 yaşındaki Tülay SaÄŸlam, bir an kaybettiÄŸi umudu, ‘reiki’ ile yakaladı. SaÄŸlam, saÄŸ memesinin üçte birini, koltukaltı lenf bezlerini, uzun saçlarını elinden alan hastalıkla mücadeleden bitkin düşüp, tam vazgeçtiÄŸi noktada, ‘reiki’ sayesinde, kanserli bir hastanın gülümseyiÅŸiyle tanışmış. MEMEMÄ° ALDIRMAM ÖLÃœRÃœM DAHA Ä°YÄ° Kanseri yendikten sonra, hastalığın tüm evrelerinde yaÅŸadıklarını ‘Kanser bana da yakışmadı’ adlı kitabında toplayan NTV prodüktörü SaÄŸlam, bir gün kemoterapi alacağı doktorun muayenesinde tanık olup ÅŸaşırdığı o anı ve sonrasını şöyle anlatıyor:‘Baktım karşımda oturan kanser hastası sürekli gülümsüyor. MeÄŸer, o sırada ona refakat eden kadından ‘reiki’ alıyormuÅŸ. Aynı kadın beni de Tacettin Ocak adlı ‘reiki’ hocasıyla tanıştırdı. O günden sonra ilaçların yan etkileri daha hafif gelmeye baÅŸladı. İçimdeki, evrendeki enerjiyi doÄŸru kullanarak özünde bu hastalığı, ilaçların deÄŸil benim yeneceÄŸime inandım.’Tülay SaÄŸlam, memesindeki kitleyi iki yıl önce saÄŸlık programı hazırlarken fark etmiÅŸ. Doktor ve ultrasonları çeken uzman radyologlar önemli bir ÅŸey olmadığını söyleyince, 1,5 sene boyunca bu kitleyi önemsememiÅŸ. İç rahatlığı, iÅŸi gereÄŸi 2003 Temmuzu’nda Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras’la yaptığı röportaja kadar sürmüş SaÄŸlam’ın. Rahatsızlığını aktarınca Prof. Uras onu önce muayene, ardından da hemen ameliyat etmiÅŸ. Ameliyat sonrasında kitlenin kanserli olduÄŸunu, memenin üçte birini alması gerektiÄŸini söyleyince SaÄŸlam’ın tepkisi net olmuÅŸ:‘Mememi aldırmam, böyle ölürüm daha iyi.’ Ä°lk travmayı atlattıktan sonra, Uras kendisini daha sonra meme plastiÄŸi yaptırabileceÄŸine ikna edince, SaÄŸlam için koltukaltı lenf bezlerinin de alındığı beÅŸ ameliyatlık süreç baÅŸlamış. KEMOTERAPÄ°DEN ÖNCE SAÇLARIMI KESTÄ°RDÄ°MÄ°ÅŸin en zor kısmı kemoterapi tedavisi olmuÅŸ. Ve saçlarının dökülmesine fırsat vermeden kısacık kestirmiÅŸ. ‘Üç numaraya vurdurdum. Sürece müdahale edebilmek özgüven yarattı bende’ diyor.Saçsız kaldığı yedi ay boyunca önce peruk takmayı denemiÅŸ, ancak verdiÄŸi rahatsızlıklara alışamayıp, saçsız görüntüsünü de herkes çok beÄŸenince kurtulmuÅŸ ondan:‘Peruk ya kaşıntı, ya sıcaklık yapıyordu. Rüzgar esince düşecek diye sürekli elim saçımdaydı. Bir gün taksiye bindim, kapıyı kapattım. Kafamı çevirip camdan bakınca, bir tutam saç gördüm. PeruÄŸumun saçı orda kalmış, acımadığı için tabii ben farketmiyorum. Böyle ÅŸeyler insanı irite ediyor. Zaten son kitle temiz çıksın ben bunu artık takmayacağım demiÅŸtim. Çıkardığımda saçım çok kısaydı. Ä°ÅŸe geldiÄŸimde herkes beni Fransız mankenlere benzetti.’ HAYAT BENÄ° SAÄž MEMEM ÃœZERÄ°NDEN YOKLUYOR‘Beni hayata baÄŸlayan en önemli etkenlerden biri’ dediÄŸi iÅŸini bırakmayan SaÄŸlam, ‘Şimdi ne zaman canım sıkılsa hayata gri baksam, saÄŸ mememde bir sızlama hissediyorum. Hayat beni onu üzerinden yokluyor’ diyor. SaÄŸlam, reikinin anlamını ÅŸu sözlerle anlatıyor:‘Hastalığın başında bir arkadaşım ‘bu hastalık sana bir ödül olarak geldi’ demiÅŸti çok sinirlenmiÅŸtim. Ama ÅŸimdi hayatımda deÄŸiÅŸtirdiÄŸim ÅŸeylere bakınca bunun bir ödül olduÄŸunu anladım...’Ekmek arası yaÅŸamdan saÄŸlıklı beslenmeyeÄ°ÅŸinin temposu gereÄŸi öğünleri ‘ekmek arası’ bir ÅŸeylerle hızla geçiÅŸtirdiÄŸi için hastalığın kendisini bulmasının tesadüfi olmadığına inanan SaÄŸlam, yeni dönemde meyve ve sebze ağırlıklı beslenmeye baÅŸlamış;‘Günde beÅŸ porsiyon sebze meyve yemeye çalışıyorum. Her öğünde içinde kırmızı lahana, beyaz lahana, brokoli, semizotu, maydonoz, marul, turp ve havucun bulunduÄŸu salata yiyorum. Özellikle kırmızı turp salatasının, meme kanserinde çok etkili olduÄŸu kanıtlandı. Günde en az 5 domates ve bir kivi yiyorum. Haftada bir kırmızı et, sıklıkla da balık yemeye çalışıyorum. Çiftlikten getirtebilirsem yumurta ve tavuk da sıkça öğünlerimde yeralıyor. Beyaz unla yapılmış ürünler yerine, kepeÄŸi tercih ediyorum. Özellikle yoÄŸurt, meme kanserinde çok önemli. Her gün yarım kilo yaÄŸsız yoÄŸurt yiyorum. Ayrıca doktorların önerdikleri kalsiyum, selenyum ve betacoraten haplarını içiyorum. Sporun yanı sıra Latin danslarına gidiyorum; hem ruhumu hem bedenimi dinlendiriyor.’Â