Evlatlarıymış gibi...

Güncelleme Tarihi:

Evlatlarıymış gibi...
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 26, 2012 00:00

Şırnak’ın Gülyazı köyünde minibüsün şarampole yuvarlanması sonucu, bir korucu, oğlu ve sekiz asker hayatını kaybetti. Kazada Gülyazı köylüleri yedi ay önce Uludere’de bombalanan çocuklarının cesetlerini sırtlarında taşıdıkları gibi, bu kez de kaza geçiren askerleri sırtlarında taşıdı. Olayın canlı tanıkları anlatıyor

Haberin Devamı

Revire kadar başucunda dua ettim
ULUDERE’DE OĞLU YÜKSEL ÜREK’İ KAYBEDEN EMİNE ÜREK

Minibüsün yuvarlandığı şarampole indiğimde bir askeri çıkardım. Köylüler sırtında taşıyarak minibüse bindirdi. Ben de minibüse binerek askerin başını dizime yasladım. “Anne, anne kurtar. Allahım beni oğluma bağışla” diye sayıklıyordu. Ağır yaralıydı. Kurtulması için askeri revire götürene kadar başucunda dua ettim.

Hiçbir aile tazminat almadı
YEDİ AY ÖNCE OĞLU MEHMET ALİ TOSUN’U KAYBEDEN KORUCU ZEKİ TOSUN
Kaza yerine koştum. Aracın üzerime devrilmesini göze alarak iki yaralı askeri çıkardım. Onlar da bizim evlatlarımız sayılır. Dilimiz farklı olsa da dinimiz birdir. Barış, huzur ve güven istiyoruz. Yedi aydır ‘adalet’ diyoruz. Ancak, devlet bize art niyetle bakıyor. Hiçbir aile tazminat almadı.

Haberin Devamı

Bu bir barış mesajıydı
GÜLYAZI KÖYÜNÜN İLERİ GELENLERİNDEN ALİHAN ÖZHAN
Türkiye’de yaşayanlara doğru bir mesaj verildi. Bu, barış mesajıydı. Kaza yerinden askerleri çıkardıktan sonra, en son korucu çıkarıldı. Köylüler askerlerin yardımına koşmak için adeta birbiriyle yarıştı. Çocuğunu bombalamada kaybeden birinin o askerleri kurtarmak için nasıl çabaladığına şahit oldum.

Her cuma aynı acı yaşanıyor
ORTASU KÖYÜ MUHTARI HAŞİM ENCÜ
34 insan vurulmuşsa kin tutacak değiliz. Nasıl kendi evlatlarımıza ağlayıp feryat ettiysek, askerler için de ağladık. Ben de sekiz yakınımı kaybettim. Her cuma aynı acı yaşanıyor burada ama bu, insanlığı değiştirmiyor. İki dakika sonra kaza yerinde seferber olduk. 34 çocuğumuza da aynı davranışı bekliyorduk.

Bizi öldürecek misiniz diye sordular
OĞLU ADEM ANT’I BOMBALAMADA KAYBEDEN REŞİT ANT
Onlara doğru koştuğumuzu  gören yaralı askerler, önce, “Bizi öldürecek misiniz” diye sordu. “Yok” dedim; “Sizi kurtarmaya geldik. Yüzü güldü. “Allah razı olsun” dedi. Tüm yaralıları tümenin revirine taşıdık. Askerler gelemedi. Tuzak olduğundan çekindiler.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!