Pazar notları

Hani, demokrasiyi getirmek için darbe yaparlar ya, ona benziyor.

Bölünmek için birleşmek.

Birleşmek için bölünmek.

Neler var neler.

Barış Harekatı deyip savaşmak.

***

Esad’a nasıl cezaysa bu, müdahaleyi davul zurnayla duyurdular.

Yetmedi... Ne kadar süreceğini ilan ettiler.

O da yetmedi... Kara Harekatı olmayacağını defalarca tekrarladılar.

Öyleyse?

Ne için bunca zahmet?

Birkaç tane göstermelik füze için.

Ama adı müdahale.

Esad’ı cezalandırma.

Öf... Ne büyük laf.

***

Koskoca Amerika, böyle komik şeyler yapacağına, bir Barış Taaruzu başlatıp ateşkesi sağlasaydı, itibar kazanırdı. Barış Taaruzu’na katılmayacak devlet var mı? Yok... Esad’ı kıskıvrak bağlayacak yöntem sadece buydu. Üç beş füze değil.

***

Sürekli barış palavrası atıp bir yandan da silahla oynamak, insanlığa yakışmıyor.?Bu devirde savaş mı olur?

Esad cinnet geçirse bile onu teskin ve tedavi etmekle yükümlüyüz.

Savaşı herkes yapar.

Marifet barışı sağlamak.

Geç kalınmıştır. 100 bin kişi ölmeden, 2 milyon kişi

göçmeden davranmalıydık.

Heyhat, hâlâ diyoruz ki savaşa hazırız... Demeyin bunu... Telaffuzu bile ağzımıza yakışmıyor.