Özelleştirme rezaleti

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Aydın'da devlete ait Testaş isimli bir kuruluş vardı. Burada elektronik malzeme üretiliyordu. Ülkemizde direnç, seramik disk kondansatör ve metalize polyester kondansatör üreten tek fabrika burasıydı. Teknik ayrıntılara girmiyorum. Üretim 1981 yılından beri devam ediyordu.

1995 yılında bir gün Bakanlar Kurulu, bu tesisi özelleştirme kararı aldı. Karar uyarınca ihale açıldı ve 160 dönüm arazi üzerinde kurulu, 15 bin metrekare kapalı alana sahip Teştaş, 20 Aralık 1995 tarihinde satıldı.

Toplam fiyat 1 milyon 150 bin dolar!

575 bin dolar peşin, geri kalan 575 bin dolar ise bir yıl sonra ödenmek koşuluyla!

Alıcı, Tayvan'lı işadamı Cheng Chung Lee. Yabancı işadamı fabrikanın yüzde 60'ına sahip oluyor.

Şu andaki manzara çok ilginç. Geri kalan hisselerin neredeyse tamamı, Aydın'da Refah Partisi'nin finansman kaynağı olarak bilinen iki aileye ait.

Demek ki, Aydın'ın göbeğindeki koskoca bir üretim merkezi, özelleştirme bahanesiyle 1 milyon 150 bin dolar karşılığında satılmış oluyor! Ölmüş eşek fiyatına!.. Ve dikkatinizi çekerim, bu tesisin 160 dönümlük arazisi, imarlı arazi! Üzerine ne biçim evler, apartmanlar yapılacak!

***

Testaş'ı alan firmanın ismi Taiwan Firstohm Aydın. Fakat daha ilk günden başlayarak firmanın yerli ve yabancı ortakları arasında görüş ayrılıkları çıkıyor. Devlete para ödenmesinde bile sorunlar yaşanıyor.

Sonuçta yabancı ortak kaçıp gidiyor. Yerli ortaklar ise işin kolayına kaçıyorlar. Fabrikaya bir çivi bile çakılmıyor... Bir süre sonra icralar, hacizler başlıyor.

Ve koskoca Teştaş'ta üretim, 1997 yılı sonunda durduruluyor.

Fabrika kapanıyor.

Burada çalışmakta olan 123 işçi, kimsenin umurunda bile değil.

Satış sözleşmesinde açık hüküm var:

‘‘Alıcı, şirketin mevcut faaliyetlerini en az 3 yıl devam ettirecektir...’’

Bu hüküm de kimsenin umurunda değil.

Fabrika kapatılmış, üretim durdurulmuş, işçiler sokağa bırakılmış.

***

Bir düşünün, Aydın'ın göbeğinde, kente beş kilometre mesafede, 160 dönüm araziye ve 15 bin metrekare kapalı tesislere sahip kamu kuruluşunu 1 milyon 150 bin dolar'a satıyorsunuz! Buna makineler falan dahil.

Bu paraya siz İstanbul'da lüks bir daireyi ancak alırsınız.

Aydınlı yerli ortaklardan biri, şirketin bazı ödemelerini kendi cebinden yapıyor. Sonrasında ‘‘alacaklı’’ olarak şirketi icraya verip haciz getiriyor. Fabrikanın makineleri satışa çıkarılıyor.

Tayvan'lı ortak, kendi ülkesinde vergi kaçakçısı olduğundan, yurtdışına çıkış yasağı getiriliyor. Bu yüzden Türkiye'ye gelemiyor.

Olayları size çok özetleyerek veriyorum.

Ama neresinden baksanız komedi, neresinden baksanız rezalet!

***

Aydın'daki Testaş arazisi, şimdi uykuda bekliyor!

Bir süre sonra burası parsellenecek. İmar planı zaten hazır!..

Ve üzerine apartmanlar yapılacak.

Fabrika olarak ölmüş eşek fiyatına satılan koskoca bir tesis, topluma apartman olarak geri dönecek!

Buraya sadece 1 milyon 150 bin dolar ödeyerek sahip olan uyanık vatandaşlarımız, kısa süre sonra köşeyi inanılmaz bir biçimde dönecek.

***

Ey bu ülkede özelleştirme yapan ve yaptıran kişi ve kuruluşlar!.. Bu işi ya ciddiye alın, ya da hiç yapmayın.

Eğer yapacaksanız, adam gibi yapın.

Dünyanın neresinde 1 milyon 150 bin dolar'a koskoca fabrika satılır?

Ayıptır, günahtır.

Diyelim ki sattınız, bu işin sonrası ne oluyor?

Fabrikayı kim çalıştıracak, nasıl çalıştıracak? Nerede bunun güvencesi?

‘‘Ben sattım, başımdan bir derdi daha attım’’ demekle özelleştirme olur mu?

O zaman çıkın ortaya ve mertçe açıklayın:

‘‘Ey vatandaş, bu tesisler bizim başımızın belasıdır. Bunları fabrika olarak değil, arazi olarak satıyoruz. Müteahhitler ve yap-satçılar gelip ihaleye girsinler...’’

Böylesi daha dürüst olmaz mı?

Zaten dikkat ediniz, özelleştirme amacıyla satılan tesislerin pek çoğunu alanlar, üretimin değil, arazinin peşinde.

Onlar fabrikaları değil, fabrikaların arazilerini satın alıyorlar... Ve üretimi durdurup pusuya yatıyorlar. Oralarda apartman temellerini atmanın hayaliyle yaşıyorlar. Hiç kuşkunuz olmasın, o arazilerde bir süre sonra villalar, apartmanlar, siteler yükselecek.

Çünkü bunun hiçbir yaptırımı veya cezası yok.

Testaş, bu örneklerden sadece bir tanesi.

Tayvan'lı ortak Cheng Chung Lee ortada yok!.. Aydınlı ortaklar Ali Rıza Acar ile Özalp Ailesi ise orada!

Kimin umurunda! Hesap soran yok ki!













Yazarın Tüm Yazıları