Özel okullar nasıl öğrenci alacak?

Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde yapılan değişiklikler özellikle çocuğunu yabancı okullara göndermek isteyen velilerin kafasını karıştırdı. Yönetmeliğe göre özel liselere öğrenci alımı değişti. Yani özel okulların lise bölümleri isterse sınavsız, isterlerse sınavlı öğrenci alabilecek.

Haberin Devamı

Aslında bugüne kadar hemen hemen tüm Türk Özel Liseleri sınavsız öğrenci kabul ediyordu. Ancak, prestij için SBS puanıyla öğrenci aldığını ilan ediyordu. Hele ilk puanlar yabancı liselerin puanını bile geçiyordu. Kayıt dönemi sonunda ise sınava giren, girmeyen tüm öğrencileri kabul ediyordu. Yeni yönetmelik aslında varolan bu durumu yasalaştırıyor. Yani özel okul isterse sınavla, istemezse sınavsız öğrenci alacak. Asıl sorun, yabancı liselerde. Çünkü, binlerce öğrenci bu okullar için yarışıyor. Bunlar arasında kuşkusuz ilk akla gelen Amerikan Robert Lisesi, Alman Lisesi'nin nasıl öğrenci alacağı sorusu.

Amerikan Robert Lisesi müdürü Güler Kamer, bu yıl ve önümüzdeki yıl SBS sonuçlarına göre öğrenci alacaklarını belirtiyor. Ancak daha sonraki sene için henüz bir karar vermediklerinin altını çiziyor. Kamer, yönetmelikte bir değişiklik olmadığı takdirde sınavla öğrenci almaya devam edeceklerini vurgularken, bu sınavın ortak bir sınav mı, yokse okulun kendi sınavı mı sorusuna şimdilik net bir cevap veremeyeceklerini söylüyor. Alman Lisesi'nin durumu da pek farklı değil.

Haberin Devamı

Üniversitelere af

Bir yakınım bundan beş yıl önce yüksek lisans için aftan yararlanarak üniversiteye döndü. Döndüğüne bin pişman oldu. Türkiye'nin en büyük devlet üniversitesinde yüksek lisans derslerini vermiş, tez aşamasında tezini belirtilen sürede tamamlamadığı için kaydı silinmişti. Yani anlaşılır bir nedenden yüksek lisansını tamamlayamamıştı. Önce aftan yararlanmak için fakülteye başvurdu. Fakülte, aylar geçmesine rağmen bir türlü kendisine dönmedi. Defalarca arandıktan sonra aldığı cevap, hukuk bürosunun kendisinin durumunu incelediği oldu. Yani çok basit bir nedenle kaydı silinen öğrenci sadece tezini vermek için aylarca uğraştı. Araya birilerini soktu. Sonunda aftan yararlanacağı açıklandı. Sıra tez danışmanı ve hocalara gelince bin dereden su getirildi. Yüksek lisans yaptığı alanda çalışmasına rağmen, hocalar önce aftan gelenlerden pek hoşlanmadıklarını net bir şekilde ifade ederek, uzun süre oyaladılar. Kimse tez danışmanı olmak istemedi. Haftada en az iki kere işyerinden izin alarak fakültesinin yolunu tuttu. Sonunda bir hocayla anlaştı. Ama, hoca ne teziyle, ne kendisiyle ilgilendi. Kağıt üzerinde tez danışmanı olarak kaldı. Tezini tamamlayıp jüri önüne çıktığında, kendisinin aftan gelmesinden hoşlanmadığı yüzüne bir kez daha söylendi ve doğal olarak jüriden tam notu alamadı. İkinci kez üstelik başka bir üniversiteden hoca yakınının danışmanlığı ile tezi kusursuz hazırladı. Zar zor yüksek lisans diplomasını alabildi. Kendisi gibi olan arkadaşlarıyla konuştuğunda onların da üniversitelerde benzer tepkilerle ile karşılaştığını gördü.

Haberin Devamı

Üniversiteden atılanlarla ilgili affın son 30 yılı kapsayacağı konuşulurken benim aklıma işte bunlar geldi. Kılık kıyafet, devamsızlık, harç parası ödemememe ve hele de terör suçları nedeniyle atılanları düşününce taslağın kabul edilip yasalaştığı zaman üniversitede nasıl karşılaşacağını tahmin bile etmek istemiyorum.

Zaten meclis her ne kadar bu affın kapsamını genişletmek istese de eminim üniversitelerden tepki sesleri gelmeye başlayacak. Gençlere önerim, şimdiden af karşısında çok sevinmesinler, daha önlerinde çok engel var.

Ev ödevleri

"Öncelikle verilen harfleri inceleyin (e,l,a,t,i,n,o,r,m,u, k,ı,y,s). Her birinde 5’er cümle bulunan metin tabloları oluşturun. Toplam 4 metin tablosu oluşturun. Metin tablolarını renkli kalemlerle özgün olarak belirlediğiniz ebatlardaki renkli kartonlara hazırlanmış kılavuz çizgilere renkli kalemlerle yazabilirsiniz. Yazdığınız her metne bir başlık bulunuz. Kurduğunuz cümlelerin arasında anlam bakımından bütünlük olmasına dikkat ediniz. Yazdığınız metni görsellerle (resim) destekleyiniz. Göreve uygun bir kapak hazırlayınız."

Haberin Devamı

İşte ilköğretim birinci sınıfa verilen bu performans ödevi geçen hafta meclisi karıştırmaya yetti. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile CHP'liler arasındaki tartışmayı izleyen birçok veliden veliden tepki geldi.

Bazı okulların öğrencilerine verdiği ödevler hem velileri, hem de öğrencileri zorluyor. Aslında ödevin anlamı, okulda yapılanı tekrar ve pekiştirme. Ama, birçoğu bu amaçtan uzak veriliyor.

Çocuklarınızın ödevlerini arada bir inceleyin. Kaçı öğrenciye, kaçı veliye verilmiş bir bakın. Bazı okullarda iş çığrından çıkmış vaziyette. Çocukların kapasitelerinin üstünde verilen çalışmalar nedeniyle aileler onların imdadına ister istemez yetişiyor, yani kendileri yapıyor.

Yazarın Tüm Yazıları