Otobüslerdeki 400 milyon YTL’lik kaçak

BAYRAMIN ikinci günü Vatan Gazetesi’nde, Kerim Ülker’in ilginç bir haberi vardı.

Haberde; Ulusoy Genel Müdürü ve Tüm Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Başkanı Mustafa Yıldırım’ın; "Türkiye’de şehirlerarası ve uluslararası sefer yapan 11 bin otobüsü var. Her otobüsün kullandığı akaryakıtın neredeyse üçte biri kaçak. Bu, 300 bin ton kaçak akaryakıt ve yaklaşık 400 milyon YTL’lik vergi kaybı demek oluyor" şeklinde çarpıcı bir açıklaması yer alıyordu.

KAÇAK NASIL OLUYOR?

Bir otobüsün yılda 90 ton akaryakıt tükettiğini ve bunun 27 tonunun kaçak kullanıldığını söyleyen Yıldırım, 11 bin otobüsün kullandığı 990 bin ton akaryakıtın yaklaşık 300 bin tonunun kaçak kullanıldığını belirtiyordu.

Yıldırım’ın açıklamasına göre; "Yurtdışına, İran’a giden otobüsler, depolarını dolduruyor. Bir çok firma denizden gelen kaçak akaryakıtları kullanıyor. Otobüs sahipleri de çoğu zaman yüksek vergi ile baş edemeyip, illegal olan bu yönteme başvuruyor."

Haber yayınlandıktan sonra, iki hafta bekledim. Otobüs işletmecileri ya da yetkililer, haberle ilgili herhangi bir açıklama veya yalanlama yapmadılar.

Kuşkusuz olay otobüslerle sınırlı değil. Şehirlerarası ve uluslararası taşımacılık yapan kamyonlar da var. Türkiye’ye kaçak getirilip, özellikle doğu bölgesinde kaçak satılan akaryakıt da var.

Tümünü birlikte değerlendirdiğimizde, iki milyar dolar civarında bir vergi kaybı ortaya çıkıyor.

Bilmeyenler için hatırlatalım. Akaryakıt satış fiyatının yaklaşık üçte ikisi kadar vergi alınıyor. Bu yönüyle baktığımızda, vergisiz olarak satılan "kaçak akaryakıt" hem satan hem de alan açısından, son derece kárlı oluyor.

KAYITDIŞI İTİRAFI MI?

Otobüslerin; yılda 400 milyon YTL’lik kaçak akaryakıt kullanmaları, 400 milyon YTL "faturasız ödeme" yaptıkları anlamına geliyor.

Bu paranın ödenebilmesi için de, otobüs işletmelerinin yaklaşık 400 milyon YTL belgesiz yani açıktan satışlarının olması gerekiyor. Daha açık bir anlatımla, 400 milyon YTL akaryakıt bedelinin, kayıtdışı ödenebilmesi için, en azından bu kadarlık bir kayıtdışı gelirin olması gerekiyor.

Eskilerin kullandığı "Merdi kıpti şecaat arzederken sirkatin söyler" (Çingenenin mert olanı, yüreklice bir çıkış yaparken, yaptığı hırsızlıkları söyler) sözünde olduğu gibi, otobüsçülerin kaçak akaryakıt aldıkları açıklanırken, gelirlerini gizledikleri de itiraf edilmiş oluyor.

Bu arada otobüsçüler bize kızmasınlar. Açıklamalarımızın dayanağını, Tüm Otobüsçüler Federasyonu adına yapılan ve "her otobüsün kullandığı akaryakıtın neredeyse üçte birinin kaçak olduğunu" belirten açıklama oluşturuyor.

Olay gerçekten TOFED Başkanı’nın açıkladığı gibiyse, "kaçak akaryakıt" kullanımı yönünden, tahmin edilenin de ötesinde ciddi bir sorun var.

Sıra milletvekillerinde

2000 yılından itibaren emekli olan SSK’lıların, emekli aylıklarının yüzde 43’e kadar artmasına olanak sağlayan yasa hükmü, salı günkü Resmi Gazete’de yayınlanan 5698 sayılı Yasa ile yayım tarihi itibariyle, yürürlükten kaldırıldı.

Şimdi, emekliliğini iptal ettirip, birkaç yıl daha SSK’lı olarak çalışanların aylığının 3-4 kat artabileceği tartışılıyor. Dün de yazdığımız gibi, yakında bir yasa daha çıkar ve bu tartışmaya son verilir. Bırakın 3-4 katı, bir kat dahi emekli aylığı artışı yapılmaz.

Peki... Bir de milletvekilleri var. Bunlar ne olacak?

Anayasa’nın 86. maddesine göre, milletvekilleri; görevleri devam ederken, ayrıca 3 bin YTL civarında emekli aylığı alabiliyorlar. 5510 sayılı Kanun’un Geçici 10. maddesine göre de hem emekli aylığı hem de milletvekili aylığı alanlar "Sosyal Güvenlik Destekleme Primi" ödemiyorlar.

Milletin aslına uygulanan, niçin vekiline uygulanmıyor?
Yazarın Tüm Yazıları