Otizmden kuşkulanan anneye kulak verilmeli

Güncelleme Tarihi:

Otizmden kuşkulanan anneye kulak verilmeli
Oluşturulma Tarihi: Kasım 17, 2017 13:17

Otizm dendiğinde, Türkiye’de ilk akla gelecek isimlerden biri Prof. Dr. Yankı Yazgan. Yaklaşık 25 yıldır bu konuda çalışan çocuk-ergen psikiyatrı Yazgan, 22 ve 23 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek. Tohum Otizm Vakfı Yılbaşı Alışveriş Şenliği’nde dinleyicilerin sorularını yanıtlayacak.

Haberin Devamı

Otizmden kuşkulanan anneye kulak verilmeli
Aileler, çocuklarında neyi fark edip size geliyor?
- Küçük çocukların temel dürtüsü, annesi veya bakım veren kişiyle ilişki kurmaktır. Göz teması kurmak, gülümsemek, adıyla çağrıldığında dönüp bakmak yerine kayıtsız kalmak veya gecikerek bakmak bu ilişki arzusunun zayıflığına işaret sayılır. Değişime karşı rahatsızlık duyma gibi belirtiler, bazen çocuğun huyu ya da huysuzluğu şeklinde yorumlanarak gözden kaçabiliyor. Tekrarlayıcı hareketler, belli davranış kalıplarına takılıp kalma, kalıpların dışına çıkamama bir başka önemli davranış özelliği. Uç örnekleri çamaşır makinesine veya dönen nesnelere bakmak olarak tanımlanmakta olan tekrarlayıcılık, özellikle fiziksel özellikleri çocuğa ilgi çekici gelen belli konulara aşırı ilgi şeklinde de görülebilir. Söz gelimi lunaparklardaki ‘rollercoaster’lara, taşıtlara takılıp kalmak, ancak insan ilişkisine yeterince ilgi göstermemek gibi... Annelere çocuklarına ilişkin otizm kuşkusu duyduklarında kulak vermeliyiz. Problem var diyorlarsa büyük olasılıkla vardır.

Haberin Devamı

Otizmle ilgili en sık duyduğunuz sorular neler?
-“Ne olacak? Ne kadar iyileşeceğiz?” ya da “Acaba neden oldu, ben ne yanlış yaptım?” sık duyduğum sorular. “Okuyabilecek mi, kendi hayatını kurabilecek mi?” gibi sorular dışında “Âşık olabilecek mi? Birisini sevebilecek mi?” sorusu da gelir. Anlamlı ilişkiler kurabilecek kadar gelişen otizmli kişiler oluyor. Şu ya da bu çözüm varmış gibi mucizevi iyileşmeler vaat eden beslenme düzenlemeleri ve standart olmayan ilaçların kullanımı konusunda da sorular geliyor. Bu yaklaşımları bilimsel zeminde yeterli ilerleme olmamasının yarattığı boşlukta bir umut istismarı olarak görüyorum.

Birkaç yıl önce verdiğiniz röportajda çocukları 3 yaşına kadar televizyonla tanıştırmamak gerektiğini söylemiştiniz. Bugün çocuklar hep tabletlerle oynuyor.
- Bu, Amerikan Pediatri Akademisi’nin deklare ettiği bir veri. Tablet ve televizyonlar, çocukların 3 yaşına kadarki döneminde, sosyal dünyaya olan ilgisini kısıtlıyor, başka birisiyle ilişki kurmasını zorlaştırıyor. Sabırsız, bekleyemeyen, dikkatini odaklayamayan bir çocuk olma ihtimali artıyor. “Uçakta ağlamasın diye versek”, “Beş dakika izletsek ne olur” diye soruyorlar. Dünyanın sonu olmaz elbette ama uçakta beş dakika vermekle yetinmiyoruz ki. Ancak otizm tanısıyla ekran süresi arasında birebir ilişki kurmak doğru olmaz. Anne-babanın kendini yersiz yere suçladığı durumlardan birisi bu. Otizm, genetik bir zemin olmadan ortaya çıkmaz. Genetik zemini taşıyan herkeste aynı ölçüde otizm görmüyoruz. Otizme özgü algoritmik düşünce ve öğrenme yapısında olup otizmin tüm özelliklerini taşımayan, dolayısıyla tanı almamış bireyler var. Otizm riskini artırdığı bilinen başlıca bir etken varsa, o da erkeğin ileri yaşı. Çevresel etkenlerin otizmi tetiklediğini biliyoruz, ancak hangileri olduğuna ilişkin net bilgi yok.

Haberin Devamı

İlişki kurmuyorsa dikkat!

Karşımızdakini dinlerken gözüne, yüzüne bakarız. Bir şeyi bize eliyle işaret ederek gösterdiğinde, o yöne döneriz. İlişki kurmak, başkalarıyla bağ oluşturmak, doğuştan getirdiğimiz bir tür sosyal refleks. Otizm bu sosyal refleksin zayıf veya yok olduğu bir durum.

 

Tohum Otizm Vakfı’nın otizmli çocuklara yönelik çalışmalarını desteklemek, tanıtmak ve kaynak yaratmak amacıyla gelenekselleşen Yılbaşı Alışveriş Şenliği’ni herkes ziyaret edebilir. 22-23 Kasım’da, İstanbul Four Seasons Hotel at the Bosphorus’ta. Söyleşi programı şöyle:
22 Kasım, Seda Diker, 11.00-12.00: Kadınlık gücünü ve bereketini tekrar ele almak.
22 Kasım, Prof. Dr. Yankı Yazgan, 13.00-14.00: Çocuğumuzu geleceğe iyi hazırlamak
22 Kasım, Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, 17.00-18.00: 2018’in sağlık trendleri.
23 Kasım, Dr. Birep Aygün, 11.00-12.00: Genler bizim kaderimiz mi? Aslında kimin hikâyesini yaşıyoruz?
23 Kasım, Cemalnur Sargut, 13.00-14.00: Tasavvuf bakış açımızı nasıl değiştirir?

 

Haberin Devamı

 

Çığlık Nasıl Atılır? | Sarı Mikrofon

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!