‘Öpen adam’ olmak istemiyorum

Güncelleme Tarihi:

‘Öpen adam’ olmak istemiyorum
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 27, 2011 00:00

Kendi isteğiyle üç yıl önce ekranlara veda eden Şencan Güleryüz, o zamandan beri yola tiyatro oyunları ve dublajla devam ediyordu. Bu ayrılığın sebebini “kendinden sıkılmak” olarak özetleyen oyuncu, “Aama artık kameraları özledim, dönmeye hazırım” diyor.

Haberin Devamı

Fotoğraflarınız çekilirken aklıma geldi; seviyor musunuz poz vermeyi?

- Çok sevmiyorum. Oyuncuların genel hastalığı bu zaten. Biz poz vermeyi sevmeyiz de, bilmeyiz de. O daha çok modellerin sevdiği bir şey.

Ama siz de mimik ve jestlerinizi kullanmayı daha iyi biliyorsunuz, öyle değil mi?

- Ben sunucuyum aynı zamanda. Kendim olarak sahnede var olmayı çok iyi biliyorum. Bazı oyuncular vardır, çok yeteneklidir, bakarsın sahnede neler yapar. Ama oyun bitip de selama çıktığında utanır, seyirciyle göz göze gelemez. Çünkü oyundaki aslında sen değilsin. Bu da seni rahatlatıyor. Ama kendin olmak, seyircinin hayali bir karaktere değil de sana bakması rahatsız edici bir duygu.

Kendinizle baş başa kaldığınızda siz ne kadar rahatsınız?

- Ben kendimi seviyorum. Bunu uzun uzun düşünmüşümdür. Zaten işin temeli kendini tanımak ve bu biraz ağır iş. Konservatuvarın da amacı o. ılk başladığınızda sizinle bir oynarlar, kendinizi tanıtırlar. Karşılaştığınız şey çok da iç açıcı değildir. Ama bununla mücadele edebiliyorum, kendimi seviyorum.

BAŞKALARINA YARDIM EDEREK MUTLU OLUYORUM

Nasıl bir şey insanın kendini tanıması?

- Hepimiz kendimizi kandırarak hayatımıza devam ediyoruz. Çoğumuzun zaafları var. ılişkilerinize bakın; özel, arkadaşlık ya da iş ilişkilerinize, fark etmez; bunların devamlılığında mutlaka kandırmacalar vardır. Kendinizi kandırırsınız. Yoksa o ilişkiler devam edemez. Biz bunların farkına varıyor, gerçekleri görüyoruz. ışte bu rahatsız edici bir şey. Bizim camiadaki uyuşturucu ve alkol gibi bağımlılıklar da hayatı algılamaya başlamakla, bunun insanlara ağır gelmesiyle alakalı...

Siz mutsuzluklarınızla nasıl başa çıkıyorsunuz? Bunun ilacı ne?

- Ben işe insanları tedavi ederek başladım. Çevresindekilere çok yardımcı olan bir adamımdır. Başkalarına faydalı olarak aslında kendimi tedavi ettiğimi öğrendim. Her sabah uyandığınızda hayata başlayabiliyorsanız, yılmıyorsanız, direnciniz varsa, o sizi sağlıklı tutuyor. Bir de şunu keşfettim; insanı normal şeyler mutlu ediyor. Yani küçük şeyler... Annenizin, babanızın sağlıklı olması, huzurlu bir yuvanızın olması, arkadaşlarınızın olması... Ne kadar paran olursa olsun, dünya üzerinde yapabileceğin şeyler aynı.

TELEVİZYONDA KENDİMİ GÖRMEKTEN SIKILDIM

Neden uzun zamandır ekranlarda göremiyoruz sizi?

- Ben bundan üç yıl önce çok sıkıldım.

Neden sıkıldınız?

- Televizyonla ilgili hemen hemen her şeyi yaptım ve bir süre sonra çok çalışmak, her yerde olmak duygusu beni rahatsız etti. Oyunculuğa ara vermedim ama televizyona çıkmaya ara verdim. Çünkü kendimi görmekten sıkıldım.

Ne yaptınız peki bu süre içinde?

- Bir günüm bile çalışmadan geçmedi. Bu sene zaten her yerdeyiz. “Özel Hayatlar” adlı tiyatro oyunumuz çok ses getirdi. Ekranda görünmeyince bir şey yapmıyormuşsunuz gibi algılanıyor. Fakat biz oyuncuyuz. Kendimizi bulabilmek adına zaman zaman ara vermemiz gerekir.

Bu kararınızdan pişman olmadınız yani?

- Asla, kişisel gelişimim adına verdiğim bu aradan çok memnunum, mutluyum. Ama artık ekranı özledim.

TİYATROCULUĞU BU KADAR KUTSAL HALE GETİRMEYİN

Nasıl bir rol istiyorsunuz?

- Ben yapım şirketine bakıyorum seçerken. Doğru kadroda ve kendimi ifade edebileceğim bir işte yer almak istiyorum. 16 senelik profesyonel oyunculuk geçmişim var. Bu da belli bir birikim yaratıyor. Senaryoyu okuduğunuzda veya konuştuğunuzda işin nereye gideceğini görüyorsunuz. Bu yüzden kabul edebileceğim dizi sayısı maalesef çok az. Kaliteden ödün vermeyelim, doğru düzgün isimler arasında yer alalım gibi bir tercihim var. Amaç sadece para kazanmak değil. Tiyatro ve dublaj yaparak zaten para kazanıyorum. Biz iyi para kazanan insanlarız, kimse kendini kandırmasın. Başka meslek yaparak bu genç yaşımda edindiğim birikimi elde edemezdim. Tabii eğer kültürsüz değilseniz. Çünkü para harcamak da bir kültür meselesi.

Neden ağlıyor insanlar peki “Tiyatrodan hiçbir şey kazanılamıyor” diye?

- Yalan söylüyorlar. ızleyici gelmiyorsa, yapma o zaman. Ben bu işin bu kadar kutsallaştırılmasına da inanmıyorum. Biz eğlence sektöründe duygu satan adamlarız, bilim adamı değiliz. Hayat kurtarmıyoruz, doktor değiliz. Bizim insana kattığımız şey onları eğlendirmek. Kendini bu kadar önemsemek de doğru değil. Tiyatroyu, oyunculuğu bu kadar kutsal hale getirmek de doğru değil. Sadece işini iyi yapmak önemli. Benim hiçbir oyunum boş geçmedi. Tek bir oyunumuz batmadı. Sen şimdi 20 TL. kazanmaya alışıksan, tiyatrodan 3 TL. kazanmak sana az gelir tabii...

Şansınıza bütün oyunlarda hep öpüşüyorsunuz...

- Ya öyle oldu gerçekten de! Ama ben “öpen adam” değil, karakter oyuncusu olmak istiyorum. Avrupai bir tipim var. Spor yapıyorum, fiziğim gayet düzgün. Birçok rengim var. Dolayısıyla düzgün adam, mükemmel erkek, öpülecek adam, çok da sevdiğim roller değil. Daha gerçek, sokakta gördüğümüz insanları oynamak istiyorum. 38 yaşındayım ve bu tüm dünyada genç kuşak aktör yaşı.

Haberin Devamı

HANDE ATAİZİ’NİN YERİNİ MERAL BİLGİNER ALDI

Hande Ataizi “Özel Hayatlar”dan ayrıldı. Nedir son durum?

- Evet, oyunu bıraktı. Tekrar provaya başladık. Yeni bir oyuncumuz var.

Neden bıraktı?

- Bu konuda açıklama yapmak istemiyorum. Biz Kıbrıs’ta kanser hastaları yararına oyun oynayacaktık. Elde edilen gelir bir hastane yapımında kullanılacaktı. Ama Hande Ataizi gelmedi, maalesef yapamadık.

Peki onun yerine kimle anlaştınız?

- Yeni rol arkadaşımız Devlet Tiyatrosu oyuncusu Meral Bilginer. Hande’nin rolünü o çalışıyor.  

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!