Onuncu Yıl Marşı

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Doğan Hızlan abimizin birkaç gün önce Hürriyet'te çok güzel bir yazısı çıktı. ‘‘Onuncu Yıl Marşı Cumhuriyet Marşı Olsun’’ başlıklı bu yazısında Doğan abi özetle şöyle diyordu:

‘‘Çalınıp söylendiğinde herkesi etkileyen Onuncu Yıl Marşı'nın sözlerini Faruk Nafiz Çamlıbel ile Behçet Kemal Çağlar birlikte yazdı. Cemal Reşit Rey besteledi.

Hiçbir marş onun kadar bir ağızdan, içtenlikle söylenmedi. Ortak bir duyguyu, ortak bir coşkuyu yansıtıyordu, güftesi ve bestesiyle. Bir marş, ulusal ve duygusal bir rüzgârı yakaladığında, yarattığı dalganın üzerinde sörf yaparız. O marşlar insanlık tarihinde yıldızın parladığı anların unutulmaz sesidir.

Onuncu Yıl Marşı bütün bu özellikleri taşır. Cumhuriyet'in 50. yıldönümü için bestelenen marşı kim hatırlıyor?

Hepimiz, Onuncu Yıl Marşı'nı her dinlediğimizde, ilk günlerin yaratımcı, katılımcı, aktif coşkusunu hissederiz.

Cumhuriyet'in belli yıldönümlerinde yeniden bir marş yazmanın mantığını anlamıyorum.

Ben Onuncu Yıl Marşı'nın Cumhuriyet'in bütün kutlamalarında söylenen bir marş olmasını öneriyorum. Yeni yarışmaların gereksiz olduğu kanısındayım.

Marşların kalıcılığını, onu söyleyen topluluklar tayin eder. Bazı marşlar -ki Onuncu Yıl Marşı bunlardan biridir- resmi kimliklerinden sıyrılıp sivil bir kimlik kazanırlar. Kitlesel bir müzik, kitlenin onayını almadıkça yürürlükte değildir.

Cumhuriyet'in 75. yılı için yeni bir marş güftesi ve bestesi aramaktan vazgeçelim.

Onuncu Yıl Marşı, Cumhuriyet'in tek marşı olsun. Onu zaman dilimine hapsetmeyelim.’’

***

Bu yazının altına imzamı atıyorum. Bu marş gerçekten de, Cumhuriyet kavramını bize en iyi veren marşlardan biridir.

Cumhuriyet'in 10. yılı için 1933'de bestelenmiştir ve inanılmaz bir coşkuyu sergilemektedir. Hem sözleri, hem de bestesi mükemmeldir.

Çıktık açık alınla on yılda her savaştan

On yılda 15 milyon genç yarattık her yaştan

Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan

Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan

Türk'üz, Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri.

Türk milleti bu marşı özellikle son yıllarda benimsedi. Ulusal duygular ve ulusal coşku arttıkça, Onuncu Yıl Marşı dillerden düşmez oldu. Bilmeyenler öğrendi ve sevdi. Milyonlarca insanımızın belleklerine kazındı.

Pek çok yerde tanık oluyoruz.

Maçlarda, düğünlerde, nişanlarda, resmi toplantılarda, yemeklerde, akla gelen ve gelmeyen her yerde bu marş söyleniyor.

Hem de coşkuyla, inançla, gururla...

Orkestralar, bandolar Onuncu Yıl Marşı çalıyorlar.

***

İtiraf edeyim, Doğan Hızlan abimizin yukarıda sözünü ettiğim yazısını okuduğum zaman bir yerde de üzüldüm!.. Çünkü bu doğrultuda bir yazıyı ben yazmayı düşünüyordum ve önceliği Doğan abi almıştı.

O sabah hemen telefon açıp kendisini kutladım.

Sonra bizim gazete bu konuyu sürdürdü. Pek çok kişiden görüş aldı. Hemen hepsi, bu öneriye katılıyordu.

Yine Doğan abinin yazısından öğrendiğime göre, Kültür Bakanlığı cumhuriyetin 75. yılı dolayısıyla ‘‘75. Yıl Marşı Güfte Yarışması’’ açmış. Bu yarışmaya katılan 199 eser arasından hiçbiri birinciliğe değer bulunmamış.

Bu işten vazgeçelim.

Elimizde pırıl pırıl bir marş var. Milletin sevgisini kazanmış, her yerde coşkuyla söyleniyor.

Sözleri son derece anlamlı.

Bestesi çok güzel.

Aradan 500 yıl bile geçse, bu marş ‘‘cumhuriyet coşkusunu’’ yaşatmaya devam eder... Çünkü toplumun nabzını yakalamıştır.

O nabız öyle kolay yakalanmaz.

***

‘‘Her savaştan açık alınla çıkmak’’ cumhuriyet rejiminin, her alanda önüne çıkarılan bütün engelleri çiğneyip geçmesini simgeler.

‘‘On yılda 15 milyon genç yaratmak her yaştan’’ cumhuriyet rejimini benimseyen kitleler yaratmayı gösterir.

‘‘Anayurdu demir ağlarla örmek’’ yurdumuzun ekonomi savaşını kazanması, sanayileşmesidir.

Gerisini anlatmaya hiç gerek yok:

Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan... Türk'üz, cumhuriyetin göğsümüz tunç siperi... Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri...

Cumhuriyet coşkusunu, cumhuriyet ruhunu daha güzel verecek sözleri ve besteyi nasıl ve nereden bulacaksınız?

Evet, bütün yüreğimle katılıyorum. Onuncu Yıl Marşı, bundan sonra Cumhuriyet Marşı olarak kabul edilmelidir.

Bu öneriyi görüşüp kabul edecek olan makam hangisidir? Yetki kimdedir? Hükümette mi, Kültür Bakanlığı'nda mı, yoksa bir başka kuruluşta mı? Hiç bilmediğim bir konu.

Ama her kimde ise, bu kararın bir an önce alınmasını diliyorum.













Yazarın Tüm Yazıları