Önce basiret

Sabahtan akşama kadar kavga.

Vatandaşla polis, yüzgöz olmuş artık.

Böyle gider mi?

Tansiyonu ancak siyasi irade düşürebilir. Bir adım geri çekilse ne kaybeder?

***

Böyle dönemleri bilirsiniz. Öfkeyle neler söylenir.

Nice haberler uydurulur.

Fısıltı Gazetesi büyük tahribat yapar. Ondan sonra sirayet başlar. Eylemler yayılır. Yayılınca devlet daha şertleşir.

O sertleşince, sokak iyice siyasallaşır. Geçmişte olduğu gibi kıyma makinalarına benzer masallar anlatılır.

Cuma akşamı Beyaz?TV’de Rasim Ozan’la Adnan Keskin birbirine girdi. Ankara’da bir genç kız, buldozerin altında ezilip hayatını kaybetmiş... miş. Tam bir tevatür.

Kızın ismi ne?

Soyismi ne?

Öğrenci mi, emekçi mi? Kim?

Belli değil.

Aman dikkat...

Bir adım sonrası,

Gazi Osman Paşa marşıdır: Olur mu, böyle olur mu?

Olmaz ama getirdiği çağrışım budur.

***

Öyleyse basiret.

Önce basiret.

Bütün bu patırdı sırf Ağaç Sevgisi’nden mi? Peki, İnsan Sevgisi sıfır mı?

İşte bu noktada, siyasi irade, ağaç severler’e bari insan sever olarak yaklaşmalı.

Ne kaybeder?

Hükümetin veya Devletin burnu mu yere düşer?

Hayır.

Başbakanın her konuda ne kadar kararlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Kendini yeniden ispatlamasına lüzum yok.?Bu yangının hükümete karşı bir organize hareket olduğuna inanıyorsa bile, yangını söndürmek yine ona düşer. Tuzağa düşmekten daha iyidir.

Bereket Ordu Göreve diye bir pankart görmedik.

Allah daha da göstermesin.

Bir o eksikti.

Ama unutmayın ki...

Basiretler bağlanınca, her türlü felakete davetiye çıkar. Türk Baharı lafını boşuna mı ortaya attılar?

Aman dikkat... Aman ha.