Okyanusta gürültü yapmak yasak

Güncelleme Tarihi:

Okyanusta gürültü yapmak yasak
Oluşturulma Tarihi: Eylül 09, 2003 19:52

Amerika’da bir federal yargıç, hayvanları korumak için Amerikan donanmasının dünya denizlerinde sonar testleri yapmasını yasakladı. Bir roketin fırlatılışı sırasındaki gürültü seviyesine eşit ses dalgaları balina ve yunusları tehdit ediyordu.

Sonar testleri balina ve yunuslar dışında diğer deniz canlılarına da zarar verdikleri için bu tür projeler hayvanları koruma yasalarına uygun değil, dedi San Francisco eyalet mahkemesinin yargıcı Elizabeth Laporte. Araştırmalar, sadece canlı açısından fakir olan bölgelerde sürdürülebilecek. Çevre kuruluşları on yılı aşkın bir süredir donanmayla tartışıyordu.

Amerikan donanması muazzam ses dalgalarıyla yabanca denizaltlarını takip etmek istiyor. Gemiler 215 desibellik ses dalgası yayabilecek 18 hoparlör ile donatılı ve hoparlörlerin yaydığı gürültü, uzay aracının fırlatılması sırasında meydana gelen gürültüyle eşit.

Donanmaya göre Amerikan savaş gemilerinin güvenliği için dünya denizlerinin %75’inin sonar tekniğiyle taranması gerekiyor. Fakat hayvanların korunmasından yana olanlar özellikle de deniz memelilerinin sonar testleri yüzünden konumlama sorunları yaşadıklarını ve bu durumun da besin arayışında tehlikeli sonuçlar doğurduğunu savunuyorlar.

Ayrıca gürültü nedeniyle beyin ve kulak bölgesinde meydana gelecek yırtıkların ölümcül kanamalara yol açmasından da endişe edilmekte. Yargıç sadece Pasifik okyanusunun %40’lık bir alanını sonar testlerine yasaklayacak. Yargıç, Pentagon’a ait belgeleri incelediğini ve yeni tekniğin gerekli olduğunu kabul ettiğini ancak aynı projenin sessiz çalışan dizel denizaltıları ile de gerçekleştirilebileceğini savundu. Ancak yargıcın balinaları uzun vadede koruyup koruyamayacağını zaman gösterecek. Donanma, Amerikan kongresinde hayvanları koruma yasasının değiştirilmesine yönelik bir kampanya başlattı ve sonar testlerini mutlaka sürdürmek istiyor.

Zehirsiz yılan yok

Son bir araştırmaya göre zehirli yılanlar sanıldığından çok daha yaygın. Dünya genelinde yalnızca 250 değil 2700 zehirli yılan türü bulunuyor diyor uluslararası bir araştırma ekibi ‘Rapid Communications in Mass Spectrometry’ dergisinde.

Ve zehirsiz olduğu için evlerde yetiştirilen yılanların bile zehir ürettikleri tahmin edilmekte.

Binlerce yılanı inceleyen Melbourne Üniversitesi bilim adamlarından Grieg Fry, zehrin yılan evriminde çok daha erken bir tarihte geliştiğini bulmuş.

Buna göre yılan zehri bundan yüz milyon yıl önce gelişmişti. Fry, ilk zehirli yılanların bataklıkta yaşayan ve günümüzdeki anakonda yılanlarına benzeyen dev sürüngenlerden geliştiğini düşünüyor.

Daha hızlı hareket edebilmek için ağır kaslarından kurtulan yılanlar avlarını öldürmek için yeni yöntemler bulmak zorundaydılar. Zehirsiz olarak sınıflandırılan yılan türlerinin tümü zehirli yılanlardan çok daha sonra ortaya çıkmıştır.

Ancak bu türlerin de hala zehir ürettiklerinden yola çıkan ve karayılanda kobra zehrine benzer bir madde saptamış Fry, araştırmalarım ev hayvanı olarak yetiştirilen çok sayıda yılanın gerçekte zehirli olduğu gösteriyor dedi.

Doğal ayıklanma kalıcı değil

New York’daki Hudson nehrinin Foundry Cove koyunda yaşayan Limnodrilus hoffmeisteri’nin yaşam alanı, bir pil fabrikasının atıkları yüzünden 26 yıldan bu yana kadmiyum ve diğer ağır metallerle zehirlenmişti. Stony Brook Üniversitesi bilim adamlarından Jeffrey S.Levinton, söz konusu bölgedeki su solucanlarının yeni çevrelerine uyum sağlayarak temiz bölgelerdeki solucanlara kıyasla çok daha yüksek kadmiyum konsantrasyonunda hayatta kalabildiklerini saptamıştı.

Ancak hükümet 1995 yılında koyu temizlettirdikten sonra solucanlar ilginç bir biçimde zehirli maddelere karşı bağışıklıklarını yitirdi. Organizmaların çevresel atıklara kısa sürede uyum sağlayabildikleri daha önceleri yapılan araştırmalarla zaten biliniyordu, fakat yeni çalışma, sürecin tersine işlediğini de göstermesi yani sonradan kazanılan yetilerin kaybını ve daha önceki reaksiyonların sadece birkaç kuşakta yeniden geri kazanılmasını göstermesi açısından önem taşımakta.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!